En az 10 yıl, bana göre 20 yıl, 6’lı masa bileşenleri tek bir  parti gibi hareket etmeliler. Şu aşamada hemen hemen CHP dışındaki partiler parti çıkarlarını ön plana alan politikalar peşindeler. En azından 6’lı masadan en kazançlı çıkış arayışları görülüyor. İYİ Parti’yi bunun dışında tutmuyorum. Bir Saadet bu konuda suskun gibi.

6’lı masa bileşenleri doğrusu tek tek beni pek de ilgilendirmiyor. Cumhuriyetin ve ülkenin yıkılan, yıkılmakta olan temellerini onarmak birinci derecede önemli.

AKP SORUNLARI AĞIRLAŞTIRDI

AKP’nin 20 yılı, ülkemizin hemen hemen tüm sorunlarını katbekat ağırlaştırdı. Altından zor kalkılacak duruma getirdi. Ekonomi başta olmak üzere, eğitim, üniversiteler, bilim, dış politika, yoksulluk, eşitsizlik, nüfus artışı, yabancı istilası...

Yargıda taşların yerine oturtulması, demokrasi, insan hak ve özgürlükleri, basın özgürlüğü, tek adam yönetimi, demokrasi yönetim-yargı/ hukuk dengesinin inşası... Rüşvet ve yolsuzluğu gerektirmeyecek adil bir sistem, şeffaflık... Liyakat...

DEVRİMSEL BİR SÜREÇ

Türkiyenin ikinci yüzyıla adımını tüm bunları gerçekleştirmek için atmalıdır.

Birbirini yiyen, parçalanmış bir siyasal yapının, iktidar olduktan sonra bu hedeflere kilitlenmesini beklemek ne kadar olasıdır?

Parti, “kısım”, “parça” demektir. Bütünün parçası. Yani milletin bir kısmı.

Oysa, ikinci yüzyıl, yukarıda gerçekleştirilmesi zorunlu temel sorunları dikkate alırsak bir devrimsel süreci gerektirmektedir.

Bu süreci, “parça” değil, “bütün” tamamlayabilir, gerçekleştirebilir.

Bu çok partili sistemi reddetmek değildir.

Ama 10 parçalı veya 6 parçalı “parti”li siyasal sistem de ne kaderdir ne dokunulmazdır ne de kutsaldır.

İkinci yüzyılın bir ideali olmalıdır.

Bir ülküsü olmalıdır.

Bir bayrak altında, yeni bir Türkiye gerçekleştirilmelidir.

DÜŞÜK OLASILIK OLSA BİLE

Bu görüşümü açtığım kalabalıklardan bir itiraz gelmemektedir.

Çünkü tehlike büyük.

Millet parti değil, ülkeyi düşünüyor..

Birleşik güç, umutsuzlukları yerle bir eder.

Bir 5 yıl daha tek adamın yapacağı tahribat, altından daha zor kalkılacak bir Türkiye’yi net çağrıştırıyor.

Seçimin kaybedilmesi her ne kadar bir “son” olacağı konusundaki görüşlere katılmasam da (Türkiye, tek adamdan da yerine hazırladığı damatlardan da çok büyüktür) ve bir daha seçilme olasılığının bugünkü koşullarda düşük olduğunu görsem de düşük bir olasılığın bile gerçekleşme olasılığı korkutucudur..

TÜRKİYE İÇİN

6’lı masanın tümü (ve 2. yüzyıl idealine, ülküsüne soldan yeni katılımlar) bu olasılığı tamamen bertaraf edecek bir “Birleşik Cephe” veya “Birleşik Parti” görünümü, milletin önüne koyacakları uzun vadeli büyük bir ideal, kısa sürede ülkenin ayağa kalkmasını gerçekleştirebilir.

Yeni bir ruh...

Yeni bir politik anlayış...

Kişisel ve partisel çıkarları bir kenara itmek..

Tek vücut olarak ülkemizi yeniden gerçekleştirmek..

Ülke için, Türkiye için...

Bu mümkün olabilir mi?