Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Eyyamcılık...
Önce gençler için açıklayalım.
Eyyam, günler demek. Arapça yevm sözcüğünün çoğulu.
Eyyamcılık; olayına ve gününe göre işine geldiği gibi değerlendirme yapanlar için kullanılan bir niteleme.
Nedense siyaset alanında pek kullanılmıyor. Kimi spor yorumcularının hakemler ya da futbol federasyonu yöneticilerini eleştirmek için dillerine takılmış sözcüklerin başında geliyor.
Ama “eyyam yapmak” diyerek bir yanlışa da imza atıyorlar.
AKP yönetici ve sözcülerinin Ergenekon kararlarına yöneltilen haklı eleştirileri savuşturmak için yaptıkları açıklamaları dinleyip okudukça aklıma takıldı.
Bir kez daha kanıtlandı ki geçmişle bugünü karşılaştırınca eyyamcılık konusunda da olağanüstü başarılılar.
Hatta son günlerde, kendilerinin suçlarının zamanaşımına uğradığına inanıyor olmalılar ki işi tehdide kadar vardırdılar.
Kararları eleştirenleri, özellikle de Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedefe koymuş durumdalar.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, özel yetkili mahkemelerin koşullu kapatıldığını unutmuş olmalı ki şöyle diyor:
“Bu sözlerden vazgeç. Sonra keser döner sap döner. Bak sonra ne olur biliyor musun? Bu beğenmediğin mahkemelerin karşısına çıkmak durumunda kalabilirsin.”
Başbakan Erdoğan da bayram namazı sonrasındaki açıklamasında, Kılıçdaroğlu’nun suç işlediğini söylerken Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin sözlerini de “çok çirkin” buluyor.
Erdoğan, Kılıçdaroğlu için şöyle diyor:
“Yargı organı istediğim kararı verdiği zaman iyi; istemediğim kararı verirse kötü diye bir yaklaşım olamaz. Burada ana muhalefet partisi genel başkanının yapmış olduğu açıklamalar suç teşkil etmektedir.”
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) yetkililerinin Milli Görüş gömleği giyinikkenden bu yana Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve kimi yerel ağır ceza mahkemelerinin kararları sonrasında söylediklerini alt alta yazmaya kalksam beş, altı günlük köşe yazısına sığdıramam.
Özellikle de açılan kapatma davasında “demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykırı eylemlerin odağı haline geldiği” saptaması sonrasında...
Hizbullah ve Madımak davaları daha unutulmadı.
MİT Müsteşarı Fidan’ın ifadeye çağrılmasının ardından söylenenlerle apar topar yasa değişikliği yapılması da henüz akıllarda.
Özel görevli mahkemelerin doğrudan kaldırılmasının incitici gerekçelerine karşın Fethullahçılarla pazarlık sonrasında şartlı kapatmaya evet denilmesi de bir başka eyyamcılık örneğidir.
Madem eyyamdan söz açtık. Eyyamı Bâhur’u da unutmayalım.
Yılın en sıcak günleri için kullanılan bir halk deyimidir. Miladi takvimde ağustos ayının ilk haftasına, Rumi takvimdede temmuz ayının son dönemine rastlar. Saatli Maarif Takvimi’ne göre bitti ama hızını kesmedi.
Anlatılanlara bakılırsa eylül ayında da sürecekmiş. Bizim için farkı yok ama iktidar şimdiden bunalmaya başladı...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Urla'da hasat 1 ay gecikme ile başladı:
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması