Meslekten ekonomiskt R.T. Erdoğan’ın son “ekonomik işleri” hakkında basında çıkan yazılardan alıntılar yapacağım:

1- [Mandacılık otoyolu dolara bağlamaktır: Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan bir kur krizinin daha fitilini ateşlediği konuşmada yaşananları “ekonomik kurtuluş savaşı” olarak nitelendirirken “Kur, faiz ve fiyat artışları üzerinde oynanan oyunları görüyoruz; mandacı iktisatçıların politikalarını reddediyoruz” ifadelerini kullandı. Erdoğan “dış güçler, faiz lobisi” gibi ekonomik gidişatın sorumlusu olarak öne sürdüğü söylemlerden sonra şimdi de “mandacı iktisatçılar” ifadesiyle TL’yi savunan iktisatçıları hedef aldı.

Erdoğan “mandacı” ifadesiyle iktisatçıları hedef aldı. İktisatçılar “Mandacılık, TL’yi değersizleştirip halkı yoksullaştırmaktır” dedi.] (Mehtap Özcan Ertürk, Sözcü, 24.11.2021)

(O günden bu yana dolar 18 liraya çıktı 13 liraya indi ve bu arada birkaç milyarlık vurgun yapıldı.)

2- [Erdoğan, Türkiye’ye yabancı ülkelerden müdahale olduğu iddialarını işaret ettiği açıklamasında, “Türkiye belki de ilk kez kendi ihtiyaçlarına uygun ekonomik yönetim anlayışı edinme fırsatı bulmuştur. Ülkemizi hep yaptıkları gibi denklemin dışına itmek isteyenlerin oyunlarını görüyoruz, kendi oyunumuzu oynayarak karşılık veriyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

Erdoğan’ın bu sözleri akıllara daha önce katıldığı bir televizyon programında kullandığı ifadeleri getirdi.

Erdoğan yayında, “Bizde bir âdet var, ülkede başımıza bir şey geldiği zaman hemen ‘dış güçler’ deriz, yabancılar deriz, şu deriz bu deriz, onlara bazı isimler buluruz. Ve bunlar sebebiyle biz ayağa kalkamıyoruz, kalkınamıyoruz, birliğimiz beraberliğimiz bozuluyor filan. Yani bu doğru da olabilir ancak ben buna katılamıyorum. Niye katılamıyorum? Eğer sizin bünyeniz güçlüyse, sağlamsa bünyede olan virüs hiçbir zaman sizin vücudunuza zarar veremez” demişti.] (T24, 24.11.2021)

***

Kuruluşundan bu yana AKP ve kurucularından son kalan R.T. Erdoğan’ı çok yakından izleyip 20 yıllık iktidar dönemi hakkında birkaç kitap yayımlamış biri olarak R.T. Erdoğan’ın iç ve dış siyaset ve dahi ekonomi konularında yaptığı açıklamaları ciddiye almam artık ve bu, çoktandır mümkün değil. Hele siyaset, ekonomi, dolar ve enflasyon işlerine Allah ve Yüce Tanrı’yı karıştırdığı konuşmalarını. Dış güçlerin doları varsa kendilerinin Allahı varmış; Allah’ın yardımıyla ekonomik bunalımı evvel Allah aşacaklarmış; Allah’ın inayetiyle kurtuluş savaşı veriyorlarmış...

Madem ki Yüce Allah AKP ve R.T. Erdoğan’la bu kadar ilgili, 20 yıldır yapıp ettiklerine kızmış olamaz mı? Dinler tarihinde bunun  çok örnekleri var. Bunlardan biri de İsraillilerin Babil sürgünü oldu.

İsrail toplumunda bir mutlu dönemden sonra erime, çözülme, yolsuzluklar ve sapkınlıklar dönemi, ardından Babil sürgünü; yeni yaşamın ayartmalarına, Kenan tanrılarına ve artan adaletsizliklere karşı bir direnme gereksinimi doğuyor. Bu dönem İnancın En Güzel Tarihi’nde* şöyle anlatılıyor (s. 33):

“Gerçekten de Musa’nın dini idealini bütün olarak savunan, inançlılar arasında en inançlı bir grup insan çıktı; bunlar mensup oldukları halkın, zaafları ve Bağlaşım’ı umursamazlıkları yüzünden Tanrı’nın yolundan saptığını ve cezalandırılmayı hak ettiğini görmekten öfkeye kapılıyor, isyan ediyorlardı. Olup bitenlere şiddetle karşı çıkarak ve herkese dinlerinin özünü hatırlatarak bu ‘peygamberler’ gelecekte dinler tarihi için belirleyici bir rol oynadılar. (…) Yahve’nin cezasının tehdidi altındaki soydaşlarına, durup dinlenmeden, ödevlerini hatırlatıyorlardı. Asurluların karşı durulmaz ve amansız askeri kuvveti, peygamberlerin kötümserliğini haklı çıkararak Yahve’nin mutlak gücünü parlak biçimde doğruluyordu. Zira peygamberler anlamış ve herkese de anlatmışlardı ki Asurluları İsrail’i yeryüzünden silmeye gönderen, Asur tanrıları değil, Yahve’nin kendisiydi.” (İşaya, 5: 25-26)

***

Yahve, Hz. Musa’yı kendisine peygamber yapan tek Tanrı’dır. Yoldan çıkan İsraillileri Asurluları kullanarak cezalandırıyor. “Gaz” ile “Fren”i karıştıran Erdoğan’ın sığındığı Tanrı da AKP iktidarını kötü yönetimi, halkı yoksullaştırması, hırsızlık, yağma, soygun ve adaletsizlik yüzünden cezalandırıyor olamaz mı?

* Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, La Plus Belle Histoire de Dieu, Editions du Seuil.