Adını, Yunanistan’ın Olympia kentinde İÖ 776’daki ilk oyunlardan alan çağdaş olimpiyatların 27.’si bu kez Londra’da cumartesi günü başlıyor. 12 Ağustos’a değin sürecek oyunlara Londra, 1908 ve 1948’de de ev sahipliği yapmıştı.

İlk oyunlar yalnızca atletizmde olmak üzere bir gün sürmüş, sonraları 30 güne çıkmıştı. Anadolu’da ilk olimpiyatları Antiohos 4. Epifanes İÖ 167’de Hatay ilimizdeki antik “Dafne (bugünkü Harbiye)” kentinde 30 günlüğüne düzenlemişti.

İlk günkü törenine Romalı giysileri ile 5 bin genç, 5 bin Misyalı, 3 bin Kilikyalı, 3 bin Trakyalı, 5 bin Galatlı, 20 bin Makedonyalı katılmıştı. Ne var ki İmparator 1. Teodosius, İS 394’te “paganizm (putpereslik)” gerekçesi ile iptal etmişti.

Olimpiyatların temel söylemi “citius (daha hızlı), altius (daha yüksek), fortius (daha güçlü)” olarak tanımlanıyor. İlk çağdaş olimpiyatlar kadın sporcusuz olarak 1896’da Atina’da düzenlenmişti.

O tarihte birinci olanlara altın yerine gümüş, ikincilere bakır madalya verilmişti. Madalyanın önünde “tanrıların babası” Zeus, “zafer tanrıçası” Nike’yi tutarken, arkasında ise Akropol görülüyordu.

Londra’da dağıtılacak madalyayı İngiliz sanatçı David Vatkins tasarladı. Sanatçı, ön ve arka yüzdeki başlıca simgelerin, oyunların ruhunu, geleneğini vurgulamak için Nike’nin, Londra kentini vurgulamak için de Thames Nehri’nin kullanıldığını söyledi.

Madalyanın arka yüzünde ise çağdaş kent, mücevhere benzer, jeolojik bir maden filizi gibi temsil ediliyor. Mikado oyunundaki çubuklara benzetilen arka plan, sporcuların enerjisini, takım ruhunu yansıtıyor. Thames Nehri, ortadan kurdele gibi geçiyor. Spor ve disiplin, madalyanın kenarında yazıyor.

İran, madalyadaki simgeyi “Sionist” olarak nitelediği için olimpiyatlara katılmayacağını bildirdiyse de sonradan “görkemli katılımın gerçekleşeceğini” açıkladı.

Londra oyunlarının en öne çıkan vurgusu “doping” olgusunda toplanıyor. Doping merkezlerinin, günde 400 sporcuda, yasak olan 240 maddeyi değerlendirecek biçimde hazırlandığı duyuruldu. Londra’da otel ücretlerinin geçen yıla kıyasla yüzde 102 oranında arttığı bildiriliyor!

Türk Kızlarının Başarıları!

Olimpiyatlar için söylenmiş en önemli sözün, “Olimpiyatta yarışmak, madalya almak kadar önemlidir!” olduğunu anımsamakta yarar var. Türkiye bu kez bu “önemi şimdiden kazanmış” en geniş sporcu sayısı ile katılıyor.

2008’de Beyjing’de yapılan oyunlara 28 dalın 12’sinde 20’si kadın olmak üzere 68 sporcumuz katılmıştı. Londra’ya, Beyjing’deki toplam sporcu sayısına denk biçimde 66’sı kadın olmak üzere, 114 sporcumuz 16 dalda katılıyor. Bunların 11’ini yabancı doğumlu sporcular oluşturuyor.

İlk kez, jimnastik, badmington, bayanlar voleybol, bayanlar basketbol ve atletizmde kadınlar (4x400) beş dalda yarışacak. Paralimpik sporcularla toplam sayı 87 kadın, 94 erkekle 181’e çıkıyor.

Madalya kazansınlar kazanmasınlar Türk kızlarının“katılım başarısını” şimdiden kutlamalıyız. Çarşaflara, türbanlara sokulmak istenen kızlarımız, bir anlamda bu baskıları kırarak Londra’da “sporcu giysileriyle” boy gösterecekler.

Geçenlerde bir ulusal sporcu kızımız, Süreyya Ayhan’ın kendisine esin kaynağı oluşturduğu için atletizme başladığını söylemişti. Süreyya’yı örnek alan pek çok kızımızın varlığı bir gerçektir. Şimdiki sporcu kızlarımız, daha genç kardeşlerine örnek olacaklardır.

52 yıl aradan sonra olimpiyat oyunlarına ilk kez “takım karşılaşmalarında” katılıyoruz. Filenin, basketin kızları; erkek sporcularımızı sollayıp Londra’da boy gösterecekler. Övünülecek bir olay. Bu arada 4x400 yarışında ilk kez koşacak 4 kızımıza da başarılar dileriz. Güce bağlı dallardaki kızlarımız da ilkleri gerçekleştiriyorlar.

Türk kızlarının bu başarısıdır ki Müslüman ülkelere örnek olmuş, bu yıl ilk kez Suudi Arabistan atlı yarışmalara, atletizme üç kadın sporcuyu gönderme kararı almıştır.

Türkiye’de haltercilerin önünü açan Naim Süleymanoğlu’nu unutmamak gerekir. Naim ile patlayan halterde 9 sporcumuz yarışacak.

1948 Londra Olimpiyat Oyunları’nın bende unutulmaz iki anısı vardır. Birincisi, olimpiyatlarda atletizmde “ilk madalyayı” üç adım atlamada 15.02 m. derecesiyle üçüncülüğü kazanan Ruhi Sarıalp’in elini öpüp imzasını almıştım. Atletizmde ancak 2004 Atina’da Eşref Apak çekiç atmada üçüncülük kazanmıştı. Bu kez atletizmde kadınlı-erkekli 33 sporcumuz yarışacak. Ne mutlu bu günleri görenlere!

İkinci anım ise o tarihte TV olmadığı için görmediğim, ancak galiba rahmetli Eşref Şefik’in anlatımıyla radyoda dinlerken coşmuştuk. İki minderde, aynı anda Yaşar Doğu ile Celal Atik güreşiyorlardı. Bir an iki güreşçimiz birbirlerine bakıp “tamam” işaretini verdikten sonra, aynı anda rakiplerini tuş etmişlerdi. Aynı minderlere bu kez 13 güreşçimiz çıkıyor.

Boks ve yüzmede altışar sporcumuz arasında ilginç bir durum var. Yüzmede Derya Büyükuncu, sanki olimpiyatlara abone olmuşçasına şimdi 6. kez katılıyor. Bu da bir başka rekor!

Ayrıca, boks, yüzme altışar, atıcılık, yelken beşer, bisiklet ve tekvandoda üçer, judo, masatenisinde ikişer, badmington, okçuluk ve jimnastikte birer gencimiz yarışacak. Tüm sporcularımıza başarılar diliyoruz.

Londra’da Kuş Uçurtulmayacak!

1972 Münih Olimpiyatları’nda yaşanan terör katliamının bir benzerinin olmaması için, 2004’te Atina Olimpiyatları’nda olağanüstü güvenlik önlemlerine, 25 ülkenin, aralarında Türkiye’den olmak üzere, savaş gemileri de katılmıştı.

Beyjing Oyunları’nda da güvenlik sağlanmıştı. Ama bu kez Londra, şimdiye kadar görülmemiş boyutlarda önlemlere başvuruyor. 23 bin polise ek olarak 14.500 asker, oyunlar boyunca görevde olacak. Tesislerde ayrıca 23 bin kadar polis görev yapacak.

Londra’nın içinde 48 km2’lik alan her türlü uçuşa yasaklandı. Bu alana yaklaşan uçak ya da helikopterler önce telsizle uyarılacak, ardından işaret fişeği atılacak, yine de yoluna devam edecek olan uçak ya da helikopter düşürülecek.

Londra’da bazı evlerin çatılarına “güdümlü füzeler” yerleştirildi. Bazı bina sakinleri bu konuşlandırmayı dava ettilerse de mahkeme itirazları reddetti! Ayrıca Typhoon savaş uçakları ile Puma helikopterleri de devriye uçuşu yapacaklar. Oyunların güvenliğinden sorumlu bir kişi “Herhangi bir tehdit almış değiliz… Yalnızca önlem alıyoruz!” demekle yetindi.

Bu arada oyunların güvenlik ihalesini 280 milyon sterline kazanan G4S şirketinin, sonuçta 50 milyon kaybedeceği açıklandı.