Sirtakilerin Faturası! Demokrasiden Kleptokrasiye!Acı Reçeteler!

01 Temmuz 2011 Cuma
\n\n\n

Yunanistanda 1980-4 yılları arasında dört yıl görev yaptım! Papandreu Hanedanının ikincisi olan oğul ulusal-sosyalist Andreas Papandreunun 1981de Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütünden (KAAÖ) çıkalım! ve Avrupa Birliğine (AB) karşıyız! söylemleriyle kazandığı seçimi izledim.

\n

Pan-Helenik Sosyalist Hareketinin (PASOK) kurucusu Andreas, söylemini unutarak, aynı yıl Atinada AB üyeliğine imza koyarken gençler yandaki caddede Zülfü Livanelinin Hiroşima şarkısı ile karşıt gösteri yapıyorlardı.

\n

Hemen hemen her tüketim maddesi yurtdışından getiriliyordu. Yunanistanın kendi üretimi yok denecek kadar azdı. Üretim olmadığı için sanayiden söz etmek de olanaklı değildi. Geceleri tavernalarda eğlenip tabaklar kırılıyordu. Değirmenin suyunun nereden geldiğini önceleri anlayamamıştım!

\n

Bizim işçiler 50 yıl önce Almanyaya gittikten sonra ailelerine gönderdikleri havaleler dış ödemeler kalemleri içinde yer almaya başlamıştı. Oysa Yunanistanda bu dövizler 1922den sonra başta ABD olmak üzere çeşitli ülkelere göçenlerin gönderdikleri havaleler önemli kalemi oluşturuyordu. Bu vergisiz gelirler ailelerin değirmenlerine bol su taşıyordu.

\n

Gemicilik Yunanistanın bir başka önemli döviz kaynağı idi. Bu girdiyle de dış mal alımı karşılandığı için yerli üretime ne gerek vardı? Kaldı ki gemilerde çalışanlar da ailelerine katkı sağlıyorlardı.

\n

Turizm de Yunan dış ödemelerine önemli bir girdiydi. Dolayısıyla üretmek yerine tüketmek daha ucuza geliyordu.

\n

Bir de buna 1981 üyeliği ile ABden gelen dev boyutlardaki ekonomik yardımlar da eklenince gel keyfim gel olmuştu Sirtakilerde kırılan tabakların haddi hesabı yoktu! Dışalım ve dışsatım arasındaki ticaret dengesinde açık olsa ne yazardı, ödemeler dengesidenk değil miydi?

\n\n\n\n\n

Yunan halkı yaşam boyu hep ekonomik sirtaki oynayacağını sandı. Oysa evdeki hesap artık çarşıya uymaz olmuştu!

\n

1974 Kıbrıs bunalımının ve Ege sorununun ürküttüğü tüm iktidarlar Türkiyeye karşı bir silahlanma yarışına girdiler. Son model Fransız Mirage savaş uçakları alındı. Almanya tersanelerinde zırhlılar, denizaltılar yaptırıldı. ABDden son model tanklar sipariş edildi. Böylece döviz girdileri de çıktılara dönüştü

\n

ABdeki üye sayısı 27’ye ulaşınca Brükselden gelen yardım paraları azalmakla kalmadı, AB bütçesine katkıda bulunması için Atinaya pamuk eller cebe denildi. Yunanistan bir alıp iki vermeye başladı.

\n

Bu arada demo-krasi (halk yönetiminin) vatanı denilen Atinada her iktidar döneminde klepto-krasi (hırsızlık yönetimi) öne çıkmaya, kayıt dışı para artmaya başladı. Artık dışalım ürünleri de Drahmiden Avroya geçilince fiyat artışları dar gelirliyi sıkar oldu.

\n

2004 Atina Olimpiyat Oyunları ekonomik bunalımın kıvılcımını çaktı. Tesisler için harcanan milyarlarca Avro devlet bütçesini, dış ödemeler dengesini sarstı.

\n

2009 seçiminde sağcı Konstantin Karamanlisin Yeni Demokrasi Partisi, iktidarı Papandreu hanedanından torun Yeorgiosa devrederek tüm bu olumsuzluklardan kurtuldu.

\n

Yeorgios, koltuğa oturduğunda ölümcül bir durumla karşılaştı. Gençlerde işsizlik oranı yüzde 35e çıkmış, Yunanistanın toplam borcu 600 milyar Avroya (yaklaşık 1.4 trilyon TL) yükselmişti. Borsa son 20 ayda yüzde 55 değer yitirmişti. Hastane ve okulların kapanması olasılığı belirmişti. Yunan jetleri, akaryakıtsızlıktan ulusal günde uçamaz olmuştu. İflas kapıdaydı!

\n

Yeorgiosun sihirli değneği olmadığı için bitkisel yaşamdaki ekonomiyi canlandıramayınca Atinanın göbeği sayılan, Yunan meclisinin bulunduğu, efsun askerlerinin nöbet değişimiyle gösteri yaptıkları Sintagma (Anayasa) Alanında hareketlenme başladı.

\n

Önce gençler sokağa döküldü. Onları işçiler ve ardından memurlar izledi. Yunanistandaki geleneksel 48 saatlik grevlere katılanlar sanki Sintagma Alanında nöbet tutarak devir teslim yapıyorlardı.

\n

Grevler zamanla şiddete dönüştü. Vitrinler kırıldı. Yangınlar çıkarıldı. 5.000 polis Atina caddelerinde kızgın göstericilere karşı koymak için gözyaşı bombaları kullandı. Bıraksalar polisler de göstericilerin saflarına katılmakta tereddüt etmeyeceklerdi. En kârlı çıkanlar gaz maskesi satıcıları oldu!

\n

\n\n\n\n\n

Yunanistandaki çöküntü, AByi de olumsuz etkiledi. Almanya-Fransanın başı çektiği Avrocular ile Sterlinden şaşmayan İngiltere; Yunanistanda başlayan Avrupa sonbaharının Portekiz, İspanya ve son üye ülkelere de sıçrama olasılığından kaygılanır oldular.

\n

Sonuçta kendilerini Yunanistana el uzatmaya, Yunanistanı da kemer sıkmaya ikna ettiler. Atinaya 3 Temmuza kadar süre tanıdılar. Çarşamba günü önünde gaz bombalı gösterilerin sürdüğü Mecliste, iktidarın kemer sıkma paketi 138e karşı 155 oyla kabul edildi. Hayır çıksaydı bankaları ordu koruyacaktı!

\n

Ulusal Sorumluluk Oylamasından önce Yunan Merkez Bankası Başkanı Meclisten çıkacak hayır, intiharımız olacak dedi. Atinaya giden Fener Patriği Vartolomeos Soydaşlar olarak çok daha güç günler geçirdik. Dualarımızla her zaman yanınızdayız! sözleri ile kameralar önünde Yeorgiosu destekledi.

\n

Oylamadan sonra Avrupa Dış Siyasa Vakfı Başkan Yardımcısı Theodore Culumbis Kavramsal olarak dev, ancak uygulamayı gerçekleştirmede bir bebek adımı, diye tanımladı. Yunanların nefretini çeken Almanya Başbakanı Angela Merkel Çok iyi bir haber dedi.

\n

Bu yazı yazılırken, Yunan meclisi paketin uygulanmasına ilişkin yasayı da oylayacaktı. Yasanın kabulü, ABnin verdiği süre bitmeden AB-Uluslararası Para Fonu (UPF) ve Avrupa Merkez Bankasının (AMB) öngördüğü 110 milyar Avroluk kredinin 12 milyarının serbest bırakılmasının kapısını aralıyor. Yunanistana 5 yıl süre ile 28.4 milyar Avro taze kredi açılacaktı. Bu dilim, kurumuş tulumbaya dökülen yarım kova su görevini yapıp ekonomiye ilkyardımı üstlenecekti. Bunun karşılığında Yunanistan şu önlemleri alacaktı:

\n

Bazılarını baba Papandreunun kamulaştırdığı enerji tesisleri olmak üzere, havaalanları, limanlar, demiryolları, Telekom, olimpiyat yapıları özelleştirilecek ve 5 yılda 50 milyar Avro sağlanacak.

\n

Memur sayısı azaltılacak. Emekli olan 10 memurun yerine ancak 1 kişi alınacak. Yılda 800 milyon Avro tasarruf edilecek.

\n

Vergi sınırı olan 12 bin Avro 8 bine inerken herkesten dayanışma amacıyla yüzde 2-4 oranında kelle vergisi alınacak.

\n

KDV yüzde 19dan yüzde 21-23e çıkacak.

\n

*Çalışma saatleri 37.5ten 40 saate ayarlanacak.

\n

Savunma harcamalarında 2015e kadar 1 milyar Avro makaslanacak.

\n

Sorunlar şimdilik askıya alınırken Yeorgios, Deli değiliz. Bugünkü önlemleri alacağımızı düşünemezdim. Yunanlar için, vatan için doğruyu yapıyorum. Yunanistan ekonomisinin çökmesinin getireceği sonuçları hiçbir Yunanın yaşamasını istemiyorum dedi.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları