Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Cemal Süreya Kaç Yaşında?
Hayat ne garip! Beş gün sonra Cemal Süreya, “Üstü kalsın” deyip aramızdan ayrılalı 22 yıl oluyor. Oysa gözümün önünde dünmüş gibi capcanlı, Kadıköy’deki Hatay Lokantası’nda oturduğumuz masa. Çevresindeki kalabalık...
\nOzanların yaşadıklarına da öldüklerine de inanamıyor insan. Çünkü şiir denen büyülü sözler onları bizden ayırmıyor; onlarla yatıyor, onlarla kalkıyoruz. Ölümünden bu yana elliye yakın basım yapmış toplu şiirleri. İnsanlarımızın hayatlarında karşılık bulan bir şiir demek onunki.
\nYaşarken hepimiz gibi sıradan birer insan onlar da, hayatın türlü acıları ve mutluluklarını yan yana yaşayan. İnsanın anayurdu çocukluğunda yaşağı acılar ise hiç silinmemecesine kalıyor içinde.
\nCemal Süreya’yı ozan kılan belki de çocukluğunun o büyük acıları: Daha yedi yaşındayken Erzincan’dan Bilecik’e ailesiyle birlikte zorunlu sürgün. Yine aynı yıllarda annesiz kalmak, zorlukları bitmeyen bir çocukluk...
\n\nAnnem çok küçükken öldü
\nbeni öp, sonra doğur beni.
\n***
\nBütün bu acıların üstüne “neşeli” bir şiir yaratmıştır yine de. Çoğu zaman rengârenk bir tabloya bakar gibi, şakacı bir müzik dinler gibi oluruz şiirlerini okurken. Sanki eğlenmek istemiştir hayatın ona sunduğu bütün acılarla. Oynak havanın dibindeki bir tortudur ancak trajik geçmiş.
\n\nKan var bütün kelimelerin altında
\nİşte o kandır senin gülüşün
\nSızmıştır hayatın derinlerine
\n\nCemal Süreya’nın da aralarında olduğu 1950’lerde ortaya çıkan yeni ozanlar, geleneksel şiirimizin son izlerini de sildiler bir bakıma. Böylece Nâzım Hikmet’le başlayıp Orhan Veli’yle süren şiirimizin çağdaşlaşma evreleri bu kuşakla son aşamasına ulaştı. Türkçe şiir Picasso, Dali, Klee gibi çağdaş resmin renklerine, oynak çizgilerine, çağdaş müziğin kırık ezgilerine kavuştu.
\n\noysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
\nbir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
\nseni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
\n***
\nMaya Sahnesi’nde gösterimi süren Tiyatro Gerçek’in “Üstü Kalsın” oyununu geçen hafta ikinci kez izledim. Cemal Süreya’nın şiir sanatının kendisine dönüşmüş varlığı, yalınlığı ve derinliği cisimleşmiş olarak gözümüze ve kulaklarımıza aynı anda sunuluyor.
\nBir tiyatro sahnesinde şiirin böylesine can bulması, ender görülebilecek mutlu buluşmalardan biri. Bir şiir dinlemenin, bir oyun izlemenin ötesine geçiyor, sahneden izleyiciye yansıyan. Sanki şiir görünmez bir şeymiş de, onu ilk kez o sahnede gözlerinizle görüyormuşsunuz duygusu...
\n\nO ozanlar var ya büyük ozanlar
\nBiz yanarken çıkardığımız dumanlar.
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'