Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
'Kimim Ben?'
Çoğu zaman düşünürüm; şu içinde yaşadığımız günlerden geriye ne kalacak?
\nBu soruyu daha da kişiselleştirebiliriz: Bizlerden, yaşadığımız hayatlardan geriye ne kalacak?
\nGençlik günlerimizin heyecanlarına ne oldu? Elbet ülkülerimizin ateşi içimizde yanmayı sürdürüyor: Bağımsız, özgür, onurlu bir ülke, barış içinde bir dünya, insanların esenlik içinde yaşadığı bir toplumsal düzen.
\nİnsanca bir yaşam biçiminin sanat ve edebiyatla yoğrularak oluşabileceğine inandım. Edebiyatın olgunlaştırıcı etkilerini tatmamış insanların ne denli önemli konumlara gelseler de içlerindeki hamlığı gizleyemedileri bir gerçek.
\nBu yüzden olsa gerek, günlük hayatın hayhuyu, gelip geçiciliği karşısında sanata, edebiyata sığınmalı. Gerçek, kalıcı değerlerin yaşadığı, soluk aldığı yer orasıdır çünkü.
\nGünün geçiciliğinin kalıcılığa dönüştüğü yerdir edebiyat.
\n***
\nTahsin Yücel’in yeni yayımlanan denemeler kitabı Kimim Ben’i (Can Yayınları) okuyorum bir süredir. Tam da yukarıda değinmeye çalıştığım, günlük hayatla edebiyatın sınırları arasında gidip gelen yazılar.
\nTahsin Yücel, geçen yıllarda Salaklık Üstüne Deneme adlı kitabında da, günlük hayatımızdan trajikomik yanları keskin bir mizah duygusuyla ele alıp işleyerek edebiyatımıza benzersiz bir ürün kazandırmıştı.
\nKimim Ben? Daha alçakgönüllü bir yapıt. Edebiyatla hayatın sınırları arasında anılar, kişiler, olaylar bağlamında bir gezinti. Kimi zaman geçmişin kimi zaman da bugünün olaylarından yola çıkıp düşünen, eleştiren, gülümseten satırlar.
\nBöylesi kitapları okumaktan özel bir tat alıyorum. Çünkü bir yandan yazarın gözüyle her gün içinde yaşadığımız sıradanlaşmış olaylara ne denli farklı bakış açılarıyla yaklaşılabileceğini görerek şaşırıp mutlu oluyorum, öte yandan edebiyat dünyasının dünü bugününe ilişkin renkli olayları anımsatan bir anı kitabı okuyormuşçasına da güzel anlar yaşıyorum.
\n***
\nYazar ya da yayınevi kitabı bölümlere ayırmayı gerekli görmemiş ama denemelerin üç ana başlıkta toplandığı söylenebilir: Doğrudan edebiyat sorunları üzerine, anılar ve Türkçe sorunları üzerine olanlar.
\nAncak tüm yazıların ortak özelliği, kısa, kolay okunan, buna karşın okurunda kalıcı izler bırakan nitelikte olması.
\nTahsin Yücel, edebiyatın ticaret alanı değil, değerler bütünü olduğu bir dönemin yazarı. Bu nedenle yazdıklarında hep edebiyat değerleri öne çıkıyor. Onun Ataç’la, Tanpınar’la ve daha nice edebiyatçımızla ilgili anılarını okuyunca edebiyatımızın yıllar içinde nasıl olumsuz değişim süreçleri yaşadığı da daha iyi anlaşılıyor.
\nAslında Tahsin Yücel’i okurken bir yazarı değil, sanki bütün bir edebiyat tarihini okur gibi oluyorsunuz. Öylesine dolu, edebiyatın bütün bir geçmişi ve değerleriyle.
\nBöylesi yazar bulmak da güç artık edebiyatımızda. Günümüz yazarları sanki yalnızca “ben” demek için açıyorlar ağızlarını.
\nTahsin Yücel’in kitabı edebiyatın nasıl geniş düşünce ve hayat alanlarına yayıldığını göstermesiyle de örnek bir yapıt.
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev