Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Sağım Solum Şair
Geçen hafta Söke’deki edebiyat şenliğindeki bir toplantıda Fahri Özdemir Türkiye’de ne çok şair olduğundan söz etti. “Ama şiir kitapları kaç satıyor?” dedi. Şiir yazanların onda biri bir şiir kitabı alsa, sanırım bu alanda dünya rekoru kırarız.
\nToplantıdan sonra iki anımı aktardım Fahri’ye.
\n***
\nKırk yıl kadar oluyor. Gündüz otobüsüyle İzmir’e gidiyorum. Şoförün arkasındaki koltuktayım. Elimde bir kitap. Agatha Christie’nin bir romanı. Okumaya çalışıyorum. Karnım aç. “Artık dursak da bir şeyler yesek” diye düşünüyorum.
\nSonunda, bir lokantanın önünde durduk. Kendimi aşağı attım. Atar atmaz da omzuma bir el yapıştı. Döndüm. Yaşlı bir adam.
\n“Beyefendi, ben en arka koltukta oturuyorum. Dikkat ettim, kitap okuyorsunuz. Demek ki edebiyata meraklısınız. Müsaade buyurun, size şiirlerimi okuyayım.”
\nElini cebine atıp bir tomar kâğıt çıkardı. Koluma girdi. Beni “edebiyata meraklı olmayan öteki yolcular”ın yanından uzaklaştırarak başladı şiirlerini okumaya.
\nHem okuyor, hem açıklamalar yapıyor:
\n“Beyefendi, dikkat buyurun. İstanbul’un iki yakası... Avrupa yakası ile Asya yakası... Boğaz Köprüsü’nü bu iki yakayı birleştiren bir kolyeye benzetmişim. Nasıl buldunuz?”
\nNasıl bulduğumu söylememe olanak vermiyor ki... Geçiyor bir başka şiire.
\n“Ataköy’e aslında Atakent denilmeliydi. Ata’mızın adına köy değil, kent yakışır. Ne dersiniz, beyefendi?”
\nOkudu, okudu... “Yolcuların otobüste yerlerini almaları rica edilinceye” kadar... Ne sözünü kesebildim, ne bir lokma ekmek yiyebildim.
\nOndan sonra da bir daha otobüste elime kitap almadım.
\n***
\nDaha da eski bir anı… Trendeyim. Yolculuktan sıkılmışım. “Bari restorana gidip bir çay içeyim” dedim. İngilizce bir şiir antolojisi vardı yanımda. Onu alıp “yemekli vagon”a geçtim. Masalar boş. Çayımı söyleyip kitabımı okumaya koyuldum.
\nBiraz sonra orta yaşlarda bir adam geldi yanıma. Masaya oturmak için izin istedi. Bir çay da o söyledi.
\nBen kitabımı okuyorum, adam çaktırmadan beni izliyor. Bir süre sonra dayanamadı, “Beyefendi” dedi, “bir şiir kitabı okuyorsunuz galiba”...
\n“Evet” dedim.
\n“Siz de şiir yazar mısınız” diye sordu.
\nKazara “Yazarım” desem yandık!
\n“Hayır” dedim. “Ben sadece okurum.”
\nBir Türk gencinin, hele kitap okuyan bir Türk gencinin şiir yazmamasına pek akıl erdiremedi. Daha önce hiç işitmediğim, bugün de hatırlamadığım bir ad söyledi. “Ahmet Filânca’yı nasıl bulursunuz” diye sordu.
\n“Bilmem” dedim. “Hiç şiirini okumadım.”
\n“Peki, Mehmet Falanca’yı?”
\n“Onu da bilmiyorum” dedim.
\nSınama sürüyordu:
\n“Ali Bilmemkim’e ne dersiniz?”
\nBenim için telefon rehberinden rasgele seçilmiş adlar gibiydi bunlar. Acaba gerçekten Türk şiirinin bu kadar dışında mı kalmıştım?
\nOnu da bilmediğimi söyleyince dayanamadı adam. “Nasıl olur, beyefendi!” dedi. “Geçen hafta dört yıldız aldı!”
\nDurumu nice sonra kavrayacaktım. Bir gazetenin pazar ekinde okurların şiirlerine yarım sayfa ayrılıyor, gönderilen şiirler üç yıldız, dört yıldız gibi değerlendirmelerle yayımlanıyordu.
\nMasa komşum, bunun üzerine beni sınamayı kesti. Bir daha da ağzını açmadı. Öyle ya, dört yıldızlı bir şairi bile bilmeyen biriyle ne konuşabilirdi ki!
\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Tanrıkulu'ndan Diyarbakır iddiası: Kayyım atanacak mı?
- Akşener'den oy bölme tartışmalarına cevap!
- YURTTAŞLAR KABİNEYE ATEŞ PÜSKÜRDÜ!
- Ekonomik kriz tiyatronun yolunu unutturdu
- Yerel seçime son 5 gün
- Akşener Özel'in o sözlerini hatırlattı
- İmamoğlu önceki dönemi anlattı
- Mart ayı 1. Dönem Çocuk Meclisi toplandı
- İmamoğlu eşi Dilek İmamoğlu ile Vefa Bozacısı'na gitti
- Özel İYİ Partili ve AKP'li adayları yerden yere vurdu
En Çok Okunan Haberler
- 'Tutulma öncesi yiyecek, su, yakıt stoklayın!'
- Emekliye promosyonda yeni gelişme!
- Bakliyat ve kuruyemiş devi iflas etti
- Murat Kurum'dan şaşırtan vaat!
- Kurum'un eşine: 'Onun eşine aşığım'
- Erdoğan'dan 'emekli maaşı' açıklaması
- İstanbul'da büyük yangın!
- ‘İktidar yapsın, bugün çekeriz adayımızı’
- Ali Koç'tan Ankara hamlesi!
- ‘O iş bitti kardeş’