Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
CHP'nin Gerçek Eksiği
Ankara Üniversitesi SBF’den Armağan Öztürk, 4 Aralık tarihli Radikal İKİ’de yayımlanan “İki CHP” başlıklı yazısında, CHP’deki gelişmeleri özetledikten sonra;
\n“…partide sosyalistlerle Kemalistler arasında bir mücadele var”…
\ndiyor ve çözümü;
\n“Kemalist ve sosyalist radikalizme karşı partiyi dengeli bir bütünlük içinde tutacak tek potansiyel alternatif, yani sosyal demokratlar…(ın) parti içinde ağırlığının artmasında” görüyor ve “Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi ‘yeni CHP’den gerçekten de partinin halka ve sola daha yakın olması gibi bir şeyi anlıyorlarsa, bu konuda daha kararlı adımlar atmalı” diyor.
\nÖztürk’ün, yapıcı ve yol gösterici çözümlemelerinin bir eksiği var.
\nCHP’de parti içi savaşımın ya da Öztürk’ün seçtiği sözcükle mücadelenin sosyalist radikaller ile Kemalistler arasında olduğu varsayımı doğruları yansıtmıyor.
\nCHP’deki parti içi savaşım, gerçekte, partinin sağcılaşmasını; yapısına cemaatçiliğin de şırınga edilerek tüzüğü ve programıyla AKP’lileştirilmesini isteyenlerle buna karşı çıkanlar arasındadır.
\nSiyaseten ömrünü tamamlamış ya da başarısız olmuş sağcılar ve cemaatçiler, milletvekili adaylarının saptanmasında çok etkili oldukları yetmezmiş gibi, seçimlerden sonra da CHP’ye danışman olarak akıl vermeyi sürdürüyor.
\nParti, Meclis’te tutarlı ve etkili bir muhalefet sergileyemiyor; kurulduğu açıklanan gölge kabinenin gölgesi bile görünmüyor. Devlet, yaz boyu çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) AKP anlayışı doğrultusunda yeniden yapılandı; CHP Meclis açıldığında bunları gür ve tutarlı bir karşı çıkışla, kamuoyunun gündemine taşıyamadı. Ana muhalefet, AKP’ye ucuz laf yetiştirmenin sığlığında kalıyor; derinleşemiyor. Ekonomi, yeniden enflasyon-faiz sarmalına dolanıyor; CHP’den ekonomik önlemler sesi, bütçe bağlantılı olarak bile çıkmıyor; hakça bir vergi düzeni; işsizlik; çalışma koşulları unutturuluyor. AKP dış politikada ABD’nin kaptanlığında Ortadoğu’ya yelken açıyor; CHP susuyor.
\n***
\nÖztürk’ün Kılıçdaroğlu’nu genel başkan olarak daha kararlı adımlar atmaya çağırması ise, üzülerek belirtmeliyim ki, tam anlamıyla bomboş bir istektir.
\nBu nokta bizi CHP’nin asıl eksiğine götürür. Şöyle ya da böyle yönetiliyor diye nitelendirmenin hiçbir anlamı yok; CHP, tek sözcükle, yönetilmiyor!
\nSeçimlerden sonra gündeme getirilen demokratik tüzük unutulmuştur. CHP, kendi içinde demokratikleşemediği için ülkeye de demokratikleşme öneremiyor.
\nİşbaşına geldikten sonra MYK’sini sıkça değiştiren Kılıçdaroğlu, kendisinden önceki yönetimler gibi sürekli olarak il ve ilçe başkan ve yöneticilerini değiştirmekle uğraşıyor. Örneğin, son 18 ayda yalnızca İstanbul’da beş il, onca ilçe başkanı değiştirildi. Bu kadar sık sahip değiştirmeye mahalle bakkalı bile dayanamaz, batar. Sürecin son bir örneği olarak CHP Tunceli İl Yönetimi geçen hafta görevden alındı. Görevden alınan il başkanının “tamamen hukuksuzluktur” dediği bu işlem, bir başka Dersim katliamı değil de nedir?
\nNedenleri parti kamuoyuna bile açıklanmayan görevden almaların hangi ölçüye göre yapıldıkları da belli değildir. Üyelikten başlayan katılımcı, demokratik bir parti yapısı ve işleyişi oluşturma yerine Kılıçdaroğlu kendi atadığı il yönetimlerini ilçe yönetimlerini atamalarında özgür bırakacak kadar bile güvenmiyor. Parti enerjisini ilkesiz ve anlamsız bir biçimde kendi içinde tüketiyor; kendi kendini yiyor!
\nSonuç olarak, üzülerek belirteyim ki, Kılıçdaroğlu bu partinin ideolojisinin cumhuriyetin değerleriyle çağımız solunun eşitlik, özgürlük ve dayanışma ilkelerinin çoğulcu bir birleşimi olduğunun bilincinden uzaktır. Çok yanlış bir tutumla CHP sağcılaşırsa oy alır gibi bir yol izleniyor. Bu nedenle, partinin gizilgücü harekete geçirilemiyor; toplumun aydınlık geleceğinin güveni olunmuyor; çok başarısız bir yönetici görüntüsü sergileniyor; kimi milletvekillerinin olumlu uğraşıları da kişisel kalıyor; bütüncül bir muhalefet gücüne dönüşemiyor. CHP’nin ideolojisi yoktur diyebilen Kılıçdaroğlu, bu düşünsel belirsizliği nedeniyle kararlı bir birleştirici lider olamıyor.
\nOysa CHP’nin demokratik süreçleri işleterek iç tartışmalarından bir an önce kurtulması gerekiyor. CHP’nin durumu Özgür örneğinde olduğu gibi değişik yorumlara yol açıyor. Söylemeye gerek yok; eleştiriler, esas olarak daha güçlü ve etkili bir CHP isteğinden kaynaklanıyor.
\n***
\nODTÜ Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi, Elektrik Mühendisleri Odası, öğretim üyeleri dernekleri, Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Barış Derneği başta olmak üzere örgütlü savaşımın önde gelen örgütleyicisi; sosyalist düşünür; bilim ve sanatı kişiliğinde birleştirmeyi başarmış olan çok değerli arkadaşım, sevgili dostum Günay Gönenç’i geçen hafta yaşamın sonsuzluğuna uğurladık. Bir yapıtının adıyla o hep aramızda olacak.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti