ABD’de Cumhuriyetçiler, yılda bir toplanan Muhafazakâr Siyasi Hareket Konferansı için, bu hafta, Washington’a yakın bir yerde buluştu. Konuşmacıların ana hedefi sosyalizmdi.
18 Şubat tarihli “Hem sosyalist hem de kapitalist?” başlıklı yazımda, ABD’de sosyalizme ilgi artıyor diye yaygara koparılsa da, aslında orada kastedilenin sosyalizm değil, sosyal demokrasi olduğunu belirtmiştim.
Amerikan toplumundaki sosyalizm paranoyası öyle büyük ki, Cumhuriyetçiler bunu daha da ileri taşıyor. Çünkü amaçları, toplumda ortak bir düşman yaratıp kutuplaşmayı perçinlemek.
Donald Trump’ın eski Terörle Mücadele Danışmanı, aşırı sağcı haber sitesi Breitbart’ın eski haber editörü Sebastian Gorka’nın konferanstaki konuşmasını internette izledim.
“Amerika için en büyük tehlike Moskova’daki sosyalizm değil, Amerika’daki sosyalizm. Demokratların bu ülkeye zorla benimsetmek istediği ise sadece sosyalizm değil, komünizm!” diyor.
Cumhuriyetçileri bu kadar korkutan şey, Kongre’nin en genç üyelerinden Alexandria Ocasio-Cortez ve Senatör Bernie Sanders’ın savunduğu Yeşil Anlaşma (Green New Deal). İklim değişikliği ile mücadele için, 2030’a kadar ABD’de tümüyle yenilenebilir enerjiye geçişi de içeren bu politikaya farklı kesimlerden itiraz var.
Sendikalar, kapanan tesislerin işçiler için yıkım olacağı düşüncesiyle karşı. Sanayiciler, yüklü maliyet getireceği için karşı. Muhafazakârların gerekçesini ise Gorka açıklıyor:
“Yeşil Anlaşma bir karpuzdur: Dışı yeşil, içi koyu kırmızı renkli bir karpuz! Traktörlerinizi, hamburgerlerinizi elinizden almak istiyorlar. Bu, Stalin’in hayalini kurduğu fakat asla başaramadığı şeydir. Ama Donald Trump’ın söylediği gibi, ABD, asla sosyalist bir ülke olmayacak!”
O anda konferansa katılanların hepsi ayağa kalkıp dakikalarca alkışlıyor. “America First!” çığlıkları arasında, Gorka, “Patron bu tür fotoğrafları çok sever” deyince, Trump’a iletmek üzere toplu özçekim yapıyorlar.
Macaristan vatandaşlığı da olan Sebastian Gorka, ateşli silahlar ve cephaneliğin kötüye kullanımı nedeniyle, Macaristan emniyetinin internet sitesinde “aranıyor” bölümünde yer alıyor. Belki de “patron” dediği Trump’a yaranmak için adeta kendini parçalamasının nedeni bu...
Konuşmacılar arasında bulunan muhafazakâr öğrenci grubu Turning Point USA’in kurucusu Charlie Kirk ve Cumhuriyetçi Parti Ulusal Komite Başkanı Ronna McDaniel da sosyalizmin atağa geçtiği konusunda uyarıyor.
Kongre Üyesi Cumhuriyetçi Mark Meadows, bilimsel bir gerçeği çarpıtarak kullanıyor: “Yeşil Anlaşma’nın savunucuları tüm ineklerden kurtulmak istiyor!”
Bu konuyla ineklerin ne ilgisi var derseniz, hayvancılık sektöründe yetiştirilen ineklerin çıkardığı gazlar ve dışkıların küresel ısınmaya çok büyük etkisi var.
Yapılan araştırmalara göre, şu an gezegenimizde insan tüketimi için yaklaşık 1.5 milyar inek besleniyor ve bu hayvanlardan her biri günlük yaklaşık 100 ile 200 litre arası metan gazı ortaya çıkarıyor. İnekler, sadece gaz çıkarırken ve dışkılarken metan salmıyor, ayrıca geğirirken de atmosferi zehirliyor.
Geçenlerde Bill Gates de küresel ısınma ile ilgili bir konuşmasında, “Bir gün ineklerin bağırsak hareketleri hakkında konuşacağım aklıma gelmezdi” diye itirafta bulundu.
Yeşil Anlaşma, insanlığı tehdit eden en büyük sorun olan küresel ısınma ile mücadeleyi hedefliyor. Bu nedenle, sürdürebilir olmayan hayvancılığın zararlarını da ortaya koyuyor.
“Önce Amerika!” diye hamaset çığlıkları atan Cumhuriyetçiler ise, “Amerikan üstünlüğü” hayalinin derdinde. Öyle cahiller ki, böyle giderse üzerinde yaşayacakları gezegen bile kalmayacağının farkında değiller.
Hamburgeri koruyalım derken, tüm insanlığı yok edecekler.