Bu kelime oyunlarını ancak kullanışlı aptallar yutar

13 Temmuz 2022 Çarşamba

Yaygın olarak kullanılan bir atasözü vardır; “Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim” denir.  Bunu siyasete uyarlarsak, “Bana danışmanını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim” diyebiliriz. 

Bu sözü aklıma getiren, HDP’nin 5. Olağan Büyük Kongresi’nde oluşturduğu 43 kişilik yeni danışma kurulu oldu. 

Barış Doster, geçen cumartesi köşesinde yazdı; Yetmez Ama Evet korosundan bazı kişilerin de bu kurula girdiğini anlattı ve “emperyalizmin sevdiği enteller” olarak tanımlanan bu grubun özelliklerini sıraladı.

Bu, HDP’nin numaracı cumhuriyetçiler ile ilk işbirliği değil elbette; daha önce de “Çözüm Süreci”nde AKP ile görüştükleri sırada yine bu gruptaki birçok isimle yakın temas içindeydiler ve bu yakın ilişki yıllar boyunca devam etti.

O nedenle danışma kurulunda yine onlarla birlikte olmaları şaşırtıcı değil. 

‘STRATEJİK AKIL’(!)

İlginç olan, danışma kurulu konusundaki tartışmalara HDP Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel’in verdiği yanıt... 

“HDP’nin, kapatma davası ve seçimlerin gündemde olduğu yeni dönemde, bu insanların hem dayanışmasına hem de stratejik aklına ihtiyaç duyduğunu” söylemiş. Kurul, sembolik olmayacakmış; eş başkanların çağrısıyla toplanıp değerlendirmeler yapacakmış. 

Bu konudaki eleştirileri ise “güçlü insanların HDP’nin yanında olmasından rahatsızlık, saptırma ve HDP’nin dayanışma çemberini zayıflatma” olarak yorumlamış Tayip Temel.

Demek ki eleştirilerin nedenini anlamamış.

HDP...

Doster’in belirttiği gibi...

1923’te kurulan laik Cumhuriyet ile sorunları olan...

Etnikçiliği solculuk, mezhepçiliği devrimcilik, hemşericiliği sosyalizm zanneden...

Üretim, mülkiyet, bölüşüm ilişkileri üzerinden şekillenen ideolojik tercihlere, sınıf bilincine, Aydınlanmaya, tam bağımsızlığa karşı ve emperyalizmin emrinde olan...

ABD’den demokrasi ve özgürlük, Avrupa Birliği’nden insan hakları bekleyen numaracı cumhuriyetçileri kendisine yakın bulabilir, onlara kişi olarak değer verebilir. Buna kendileri karar verir elbette.

SİYASETEN KENDİ KENDİNİ BİTİREN NUMARACILAR 

Fakat insan gerçekten merak ediyor...

Siyasal İslama “demokrasi getirecek” diyerek sarılan...

“Şeriatçıyım” diyen AKP genel başkanının reklamını sanki bir “demokrasi kahramanıymış” gibi ABD ve AB nezdinde yapan...

ABD’nin korumasındaki Fethullah Gülen’in lideri olduğu Gülen Cemaati’ni yıllarca “sivil toplum örgütü” diye pazarlayan ve Abant toplantılarına katılıp tarikatlardan nemalanan...

Sonra da destekledikleri rejim kendilerine de yönelip ballı işlerini ve ayrıcalıklarını kaybedince aniden “muhalif” rolüne bürünen bu insanların siyasi öngörülerinin hepsi 15 Temmuz 2016’da çökmedi mi?

Yıllarca köşelerinde yazıp TV ekranlarında anlattıklarının yanlış olduğu ortaya çıkmadı mı?

Aralarından bazıları, kendilerinin de içinde yer aldığı bu grubu “kullanışlı aptallar” olarak tanımlamadı mı?

Numaracı cumhuriyetçiler, kendi kendilerini bitirmedi mi?

Siyaseten dibe vurmuş bir koroya, hâlâ “güçlü insanlar” denildiğine göre, numaracı cumhuriyetçilerin numaraları bazılarına yetmemiş demek ki...

“Kandırıldık!” diyerek sıyrılmaya çalışan ama özeleştiri yapmayanlar, birileri için hâlâ “kullanışlı” demek ki...

“Stratejik akıl” dedikleri bu olsa gerek ama o kelime oyunlarını olsa olsa kullanışlı aptallar yutar.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları