Yorgunluk

20 Haziran 2018 Çarşamba

Erken seçim kararının ilanından sonra herkesi bir heyecan sardı. Heyecanlanmak kimi zaman insanı yorgun düşürüyor. Sokakta, kafelerde, lokantalarda herkes seçimleri konuşuyor. Altı cumhurbaşkanı adayı, ittifaklar, ittifaklara dahil olmayan partiler…
Herkes kendince bir tahmin yürütüyor seçim sonuçlarına ilişkin. Haksız da değiller çünkü 1950’lerden bu yana hiçbir seçim bu kadar belirleyici olmamıştı.
Demokrasi adına bir var olma-yok olma oylaması bu.
Ya aklımızı başımıza toplayıp doğru kişiye, doğru partiye/partilere oy vereceğiz ya da gittikçe kuşa dönen demokrasimiz tümden hayatımızdan çıkacak, karanlığa gömüleceğiz.
Adalet ve Kalkınma Partisi-Milliyetçi Hareket Partisi-Büyük Birlik Partisi’nden oluşan “tek adam” ittifakı bir kâbus gibi karşımızda duruyor. Bu üç partinin de sözcüleri yalanlarla, hezeyanlarla, tezviratla muhalif cumhurbaşkanı adaylarına ve partilere saldırıyorlar.

***

Gittikçe neredeyse tümüyle iktidarın emrine giren görsel ve yazılı medya sürekli iktidarın lehine yalan haber yayıyor. Objektif denilebilecek birkaç televizyon kanalı ile güvenilebilir birkaç gazete kaldı.
Bu, sokaktaki insanı yoruyor. İnsanlar, kime, neye inanacaklarını bilemiyorlar. “Cumhur İttifakı” liderleri kentten kente koşup düzenlenen mitinglerde konuşuyorlar. Ne kadar ipe sapa gelmez, ne kadar yalan yanlış şeyler de konuşsalar onları dinleyen belli kitleleri var. Fakat bu insanların tümü seçimlerde o liderlere oy verirler mi, sanmıyorum.
Bu arada “Cumhur İttifakı”nın liderlerinde de yorgunluk belirtileri gözlemleniyor. Bu belirtiler özellikle dillerine yansıyor. Dillerinin şirazesi kayıyor. Üç gün önce bir yerde söylediklerini üç gün sonra başka bir yerde inkâr ediyorlar. İnsanlar bunu görmüyorlar mı?
“Cumhur İttifakı” liderlerinin mitinglerdeki ortak paydaları, muhalefetin cumhurbaşkanı adaylarına aslı astarı olmayan iftiralarla saldırmak!
Fakat bu saldırılar, Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti + Demokrat Parti ve Saadet Partisi’nden oluşan “Millet İttifakı”nın saflarını sıklaştırıyor.

***

Muharrem İnce de Meral Akşener de Temel Karamollaoğlu da ittifakın dışında kalan Halkların Demokratik Partisi’nin adayı Selahattin Demirtaş da saldırılar karşısında dik duruşlarından ödün vermiyorlar.
Onlar ayakta kaldıkça “Cumhur İttifakı”nın sözcüleri ne yapacaklarını, ne söyleyeceklerini bilemiyorlar. Acizleşiyorlar…
Bu seçim sürecinin yıldızı hiç kuşku yok ki Muharrem İnce. Hiçbir lafın altında kalmıyor, misliyle yanıt veriyor.
Şunun şurasında 24 Haziran’a dört gün kaldı. Bakalım bu dört günde neler göreceğiz.
Dileriz iyi şeyler görürüz.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları