Yazgülü Aldoğan

Bütün mesele halkın gerçeği öğrenmesinde!

06 Haziran 2019 Perşembe

Geçmiş bayramınızı kutlamaya bir fık­ra anlatarak başlamak istiyorum: Ağayla arabacısı, köy yolunda gidi­yorlarmış. Yol uzun, vakit geçmiyor. Ağa­nın canı sıkılıyor. Yolda taze bir manda bo­ku görüyor. Aklına bir oyun oynamak ge­liyor, arabayı süren marabasına, “Şu bo­ku yersen araba da at da senin olacak” di­yor. Yemeyeceğinden emin. Maraba bir düşünüyor, iki yutkunuyor. Etrafta da kim­se yok. Yerim ulan diyor. İniyor, yiyor bo­ku! Arabaya biniyorlar yeniden. Bu kez ağa önde, maraba arkada, at da araba da onun ya! Ağanın canı daha da sıkkın. Ne halt et­tim diye kendine kızmakta. Marabanın da kıçı kalkmış ağanın elinden arabayı, atı aldı diye, ama gururu da kırılmış, ağzında bok tadı. Yola bakıyor ki ne görsün; manda bir kez daha yapmış mı ortaya? Şeytan dür­tüyor. Ağaya, “Şu boku yersen araba da at da yeniden senin olur, var mısın?” diye de­niyor. Ağa bir sağa bakınıyor, bir sola bakı­nıyor, kimse yok. Zaten arabayla at gitti di­ye içine oturmuş, yerim ulan diyor. Yiyor mu! Tekrar geçiyor arabanın arkasına, yo­la devam ediyorlar, durum, biraz öncekinin aynısı, ama ikisinin de ağzında bok tadı. Birbirlerine bakıyorlar, maraba, “Arabayla at senindi, yine senin; ben marabaydım, yine marabayım, peki biz bu boku niye yedik?” diye soruyor!

Tartışılan karar
Yüksek Seçim Kurulu, İstanbul Büyükşe­hir Belediye seçimini, ilçe seçim kurullarını, sandık kurullarının oluşmasında devlet me­muru atamayarak usulsüzlükler yaptığı ge­rekçesiyle iptal etti. 18 gün sonra seçilmiş Belediye Başkanı İmamoğlu’nun maz­batası geri alındı. Seçimlerin yenilenmesi­ne karar verildi. Üstelik aynı zarfın içine ko­nularak atılan 4 pusuladan sadece birinin iptal edilmesi herkesin aklında tuhaf soru işaretlerine yol açtı. Seçim kurulları hatalıy­sa, demek ki sayımda hata yapıldı. O za­man neden ilçe belediye seçimleri, beledi­ye meclisleri de iptal edilmiyor da sadece büyükşehir iptal ediliyor? Oradaki usulsüz­lük neden seçim sonuçlarını etkilemiyor­muş? Gerekçeli kararın açıklanması uzun bir süre aldı. Minareye kılıf bulmak kolay değil tabii. Sonunda 200 küsur sayfa bir gerekçe yazdılar, ama incelediğiniz zaman hâkimlerin yazdığı 11 sayfa, gerisi AKP’nin itirazı. İçinde kısıtlı seçmen listeleri bile var ki, bunlar hasta haklarına aykırı. Gizli olma­sı gereken bilgiler. Mesela bir kadın feryat etti. “Eşimden boşanmıştım, psikolojim bo­zuktu, hastanede iki kez psikiyatri servisine gittim. Antidepresan hap kullandım. Geç­ti, bitti. Şimdi kısıtlı listesinde adım var, bu ne rezillik!”
Sineye çekmiş, kabullenmiş göründük bu saçmalıkları. 23 Haziran’a yenilenecek seçim tarihi verildi. Herkes tatil planı, se­yahat planı yapmış, düğün tarihi ayarlamış. Her şey iptal edildi. İnsanlar maddi mane­vi mağdur oldu. Okullar tatil edilecek, evi olan aileler yazlığa gidecek, geri mi gele­cek, gidiş tarihini mi erteleyecek? Bir sürü sıkıntı. Fakat ne oldu, mağdur edilen seçil­miş belediye başkanı İmamoğlu’na rağbet ve sempati arttı.
YSK’nin ilçe seçim kurullarını, sandık he­yetlerini eksik ve yanlış oluşturmakla suç­layıp sadece İBB seçimini iptal etmesinin ardından yeni bir gelişme bayramın ilk gü­nünde yaşandı, yenilenecek seçimlerde de aynı ilçe seçim başkanları ve kurulla­rı görevlendirildi! Bu ne perhiz bu ne laha­na turşusu? Şişli İlçe Seçim Kurulu Başka­nı Güneş ve Seçim Kurulu Müdürü Çele­bi isyan ediyor tam da yukarıda anlattığım fıkradaki gibi: “Biz suçluysak, biz çete, hır­sız diye itham ediliyorsak, soruşturma ge­çiriyorsak, niye tekrar görevlendiriliyoruz?” YSK’nin iptal kararı verdiren hâkim üyele­ri “Bunlar bize hakaret ediyor” diye kızmış­lar ama YSK Başkanı Sadi Güven “Adam­lar haklı diye arka çıkmış. Siz onları suçla­yıp seçimi iptal ettiniz, şimdi tekrar aynı gö­revi veriyorsunuz?” Şişli İlçe Seçim Kurulu son derece haklı. Görevi kabul etmiyorum dese, suç işlemiş olacak. Kabul etse, hani çeteydi, hırsızdı bunlar, nasıl emanet edi­yoruz oylarımızı?
Daha da komiği, AKP iptal kararının ar­dından yere göğe koyamadığı YSK’ye bu kez kızıyor. Ve karara itiraz ediyor. Millet İt­tifakı ise teyakkuzda. Bu karar ne anla­ma geliyor? Acaba yeni bir kumpasın işa­reti mi? İmamoğlu seçimi kazanınca yine bu gerekçeyle iptalini mi isteyecekler? Öy­le bir çamura battık ki içinden çıkamıyo­ruz. Çünkü hava döndü. Çünkü AKP inişe geçti. Ve İstanbul kaybedilirse bu iniş hız­lanacak, rant kaynakları bitecek. Okçular Vakfı’na, TÜGVA’ya, TÜRGEV’e akamaya­cak. İstanbul’u kaptırmamak için ne gere­kirse yapılacak.
Millet Cephesi’nin elinde ise İmamoğlu gibi çok doğru bir aday ve haklı olmak gi­bi bir konumları dışında ne var? Seçmen. Seçmen burada marabanın durumundadır. Kanmayacak, geçici bir çıkar uğruna yanlış yapmayacak. Şimdiye kadar inandıklarını sorgulayacak. Kendisi sürünüyor, ülkenin ekonomisi çökme noktasında. İç ve dış so­runlar çözümsüzlük sarmalında. Futbol ta­kımı tutar gibi parti tutmayacak. Seçim ku­rullarını suçlayıp İstanbul belediye seçimi­ni iptal ettik, aynı seçim kurullarıyla tekrar seçime gidiyoruz, bu büyük kandırmacayı siz biliyorsunuz da herkese anlatmak boy­numuzun borcudur. Bütün yapılanlar halkın çıkarı için değil, tek bir kişinin iktidarı için. Bu gerçeği tüm halkımız anladığı takdirde
“Her Şey Çok Güzel Olacak!”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları