Başımıza gelen felaketlerden ve ülke sorunlarına çözüm bulunmamasından, düzgün yönetilmemekten iktidarı suçluyor ve değişmesini istiyoruz, bundan kötüsü olamaz diyoruz öyle mi? Mevcut iktidarı seçimle değiştirdiğimizi varsayalım. Yerine gelecek olan ve bütün umutlarımızı bağlayacağımız altılı masa bileşenleri ve destek olanlar dağ gibi yığılan sorunları hangi zihniyetle çözecek?
Kılıçdaroğlu’nun önceki gün CHP Grup Toplantısı’nda yaptığı duygusal konuşmanın özü buydu. Afeti yerinde incelemek üzere gittiği bölgede, bir deprem sonrası uyku tutmayarak sabaha karşı düşünüp yazdığı bu konuşmasındaki özeleştiri ne kadar önemli ve değerli!
YOL HARİTASI
Altılı masanın büyük emeklerle hazırlanmış “Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni okuyorum, iyi niyetli bir yol haritası. Ayrıca baştan söyleyeyim, ben de mevcut iktidarın karşısında kim aday olursa olsun, desteklemeye hazırım. Mevcut iktidarın 20 yılda yaptıklarının yapacaklarının teminatı olduğunu bildiğim ve orman yangınları, pandemi ve deprem sonrası yapılan yanlışları da üzerine eklediğim için değil bir yıl, bir saat bile daha beklemek istemiyorum.
SİYASETÇİ TİPİ
Ya yeni gelecekler olanlar? Gidenlerden ne kadar farklıdırlar, geldikten sonra değişirler mi diye düşünüyorum. Siyasetçiler, bu ülkenin siyasetçileri, siyasete hangi amaçla girdiler? Hep çalışırken gördüğümüz, enkaz altında depremzede arayan, kolunun altında dosyalarıyla yolsuzlukları ortaya çıkaran muhalefet milletvekilleri de var, Turhan Çömez gibi eski dostlarının tokadını yedikten sonra başka platforma geçip yanlışları açıklayan da; ya susanlar, konuşursam neler olur diyenler, hiç görmediklerimiz, duymadıklarımız?
NASIL OLMALI?
Siyasetçi, bu işi kendisi ve yakınlarını zengin etmek, kayırmak, yükselmek için yapmamalı! Milletvekillerinin sözünün dinlendiği eski sistemdeki gibi seçmenlerini arkasına takıp bakanlık, hastane, iş takibi peşinde de koşmamalı. Kendi maaşına zam için bütün eller aynı anda havaya kalkmamalı. Sadece yemin etmek için kürsüye çıkıp ortadan yok olmak yerine sahada ve TBMM’de etkin ve yetkin çalışmalı. Genel başkanının değil, yurttaşın gözüne girmeyi amaçlamalı. Milletvekilliği meslek olmaktan çıkmalı! Kadınlar ve gençler artık yıllanmışların yerini almalı, belediye başkan adaylıklarında gördük; istenmeyen isimler söz verildi diye seçilebilecekleri yerlere yerleştirilmemeli. Genel başkanlar da önemli kararlar almadan MYK’ye danışmalı, Ekmeleddin vakası yaşanmamalı, partililerin sözünü dinlemeli! Var mısınız?
UTANDIM!
Propaganda için yapılanlar hepimizi utandırmamalı: Bahçeli ve RTE, deprem bölgesinde inceleme yapıyor, küçük bir kız çocuğu ikisine birden sarılmış, istenilen fotoğraf verilmiş! Çocuğun eline tutuşturulan 200 TL’yi cebine koyması bile beklenmemiş. Bizimkiler bu kadarını yapmaz ama biri demeç verirken ekrana çıkmak için arkasında sıralanmamalı!
Kılıçdaroğlu diyor ki: “Siyasetin yapılma şeklini değiştirmemiz lazım. Bunu davranışlara yansıtmamız lazım. Kayırma gidecek, suiistimal gidecek, aç gözlülük gidecek. İğneyi biraz da kendimize batırmamız gerekiyor.”
