Ulusçuluk, ulus devlet ve Kürtler (3)
Deniz Kavukçuoğlu
Son Köşe Yazıları

Ulusçuluk, ulus devlet ve Kürtler (3)

06.05.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Uluslaşma, gerekli nesnel koşulların ortaya çıkması tek tek bireylerin kişisel iradelerinin dışında başlayan bir süreçtir. Bu bağlamda temel nesnel koşul, feodal üretim ilişkilerinin çözülerek kapitalist üretim ilişkilerinin filizlenmesidir. Marksçı toplumların gelişme şemasına bakışla, sözü edilen “filizlenmenin” özneleri orta ve büyük kapitalist üretim birimleri değil, feodal üretim biçiminden bağımsızlaşan, tek kişilik veya küçük işyerlerinin mülkiyetine sahip zanaatkârlar, esnaf ve okuma olanağı bulmuş aydınlardır.
Uluslaşmanın motoru tüm toplumlarda “ulusçuluk” olmuştur. Ulusçuluk ise söz konusu halka aydınlar tarafından taşınır, ulusçuluğa aydınlar önderlik ederler.
Osmanlı’nın Müslüman toplumunda kapitalizmin taşıyıcı sınıfı olan burjuvazi mevcut değildi. Bu toplumun Türk kesiminde uluslaşma sürecine önderlik edenler ulusçuluk düşüncesini benimsemiş olan asker-sivil aydınlar ile feodal ilişkilerden bağımsızlaşmış küçük üretici, esnaf ve tacirler olmuştur.
Osmanlı’nın Müslüman toplumunun öbür kesimini oluşturan Kürtler için de -yarım yüzyıllık gecikmeyle de olsabu süreç geçerlidir. Önceki yazımızda da altını çizmiştik: 1806 Baban İsyanı’ndan 1937 Dersim İsyanı’na kadar gerçekleşen isyan ve ayaklanmalardan hiçbirinin ulusçuluk ile bir ilişkisi yoktu. Bunlar aşiret lideri feodal ağaların ve/veya şeyh, şıh, seyid gibi bölgesel dini önderlerin giriştikleri kalkışmalardı.

***

Hiç kuşkusuz bu kalkışmalarda sayıca çok az da olsa Batı’daki ulusçuluk hareketlerinden etkilenmiş Kürt aydınları da yer almışlardı. Fakat dünyadaki değişim ve dönüşümleri anlayabilecek, siyasallaşmış bir tabandan yoksunlukları onları da kaçınılmaz yenilgilere sürüklemişti.
Kürtler, hem Çanakkale Savaşı’nda hem de Kurtuluş Savaşı’nda düşmana karşı Türklerle omuz omuza savaşmışlar, Türkiye Cumhuriyeti’nin harcını birlikte karmışlardı.
Şimdi Mustafa Kemal Atatürk’ün 16 Ocak 1923 günü dönemin ünlü gazetecileri Ahmet Emin Yalman (Vakit), Velit Ebüzziya (Tevhidi Efkâr), Suphi Nuri İleri (İleri), İsmail Müştak Mayakon (Tanin), Falih Rıfkı Atay (Akşam), Yakup Kadri Karaosmanoğlu (İkdam), Kılıçzade İsmail Hakkı (İzmit İleri) ve Kızılay Derneği Başkanı Dr. Adnan Adıvar ile eşi Halide Edip Adıvar’ın katılımlarıyla İzmit Kasrı’nda yaptığı sohbet toplantısında konuşulanlara bir kulak verelim.

***

“Soru (Ahmet Emin Yalman): Kürt sorununa temas buyurmuştunuz. Kürtlük sorunu nedir? Bir iç sorun olarak temas buyurursanız çok iyi olur.
Yanıt (Mustafa Kemal): Kürt sorunu bizim yani Türklerin çıkarına olarak da kesinlikle söz konusu olamaz. Çünkü bildiğiniz gibi bizim milli sınırımız içinde var olan Kürt unsurlar o şekilde yerleşmişlerdir ki pek az yerlerde yoğundur. Fakat yoğunluklarını kaybede kaybede ve Türk unsurunun içine gire gire öyle bir sınır doğmuştur ki, Kürtlük adına bir sınır çizmek istersek Türklüğü ve Türkiye’yi mahvetmek gerekir. Sözgelimi, Erzurum’a kadar giden, Erzincan’a, Sivas’a kadar giden, Harput’a kadar giden bir sınır aramak gerekir. Dolayısıyla başlı başına bir Kürtlük düşünmektense, bizim Teşkilat-ı Esasiye Kanunu gereğince zaten bir tür yerel özerklik oluşacaktır. O halde hangi livanın halkı Kürt ise onlar kendi kendilerini özerk olarak idare edeceklerdir. Bundan başka Türkiye’nin halkı söz konusu olurken onları da beraber ifade etmek gerekir. İfade olunmadıkları zaman bundan kendilerine ait sorun yaratmaları daima mümkündür. Şimdi TBMM hem Kürtlerin hem de Türklerin yetki sahibi vekillerinden oluşmuştur ve bu iki unsur, bütün çıkarlarını ve kaderlerini birleştirmişlerdir. Yani onlar bilirler ki, bu ortak bir şeydir. Ayrı bir sınır çizmeye kalkışmak doğru olmaz.”
Altını çizdiğimiz cümleler devlet tarafından özenle gizlendi, ancak 64 yıl sonra 1987’de açığa çıktı.
Konuyu sürdüreceğiz.  

Yazarın Son Yazıları

Veda (28.09.2018)

Veda

Devamını Oku
28.09.2018
Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (2)

Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (2)

Devamını Oku
13.07.2018
Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (1)

Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (1)

Devamını Oku
11.07.2018
Ağlamak

Ağlamak

Devamını Oku
04.07.2018
Mutlu sona doğru

Mutlu sona doğru

Devamını Oku
22.06.2018
Yorgunluk

Yorgunluk

Devamını Oku
20.06.2018
Tatarböreğini sever misiniz?

Tatarböreğini sever misiniz?

Devamını Oku
15.06.2018
Dertleşme (13.06.2018)

Dertleşme

Devamını Oku
13.06.2018
Elinizi tutan mı vardı?

Elinizi tutan mı vardı?

Devamını Oku
09.05.2018
Abdullah Gül: Nereden nereye?

Abdullah Gül: Nereden nereye?

Devamını Oku
27.04.2018
Baskın

Baskın

Devamını Oku
20.04.2018
İzmir bir başka…

İzmir bir başka…

Devamını Oku
18.04.2018
Cumhurbaşkanı’nın sözleri

Cumhurbaşkanı’nın sözleri

Devamını Oku
11.04.2018
SAPTAMALAR 2

SAPTAMALAR 2

Devamını Oku
06.04.2018
Saptamalar

Saptamalar

Devamını Oku
04.04.2018
Hayatın içinden: Türkiye - ABD ilişkileri (10)

Hayatın içinden: Türkiye - ABD ilişkileri (10)

Devamını Oku
21.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (9)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (9)

Devamını Oku
16.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (8)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (8)

Devamını Oku
14.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (7)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (7)

Devamını Oku
09.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (6)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (6)

Devamını Oku
07.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (5)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (5)

Devamını Oku
02.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (4)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (4)

Devamını Oku
28.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (3)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (3)

Devamını Oku
23.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (2)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (2)

Devamını Oku
21.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (1)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (1)

Devamını Oku
16.02.2018
Hayalet gemiler

Hayalet gemiler

Devamını Oku
09.02.2018
Gecede İstanbul

Gecede İstanbul Deniz Kavukçuoğlu yazdı...

Devamını Oku
07.02.2018
Gerçeklerimiz

Gerçeklerimiz

Devamını Oku
02.02.2018
Ne yazacağını bilememek

Ne yazacağını bilememek

Devamını Oku
31.01.2018
Akıntıya karşı durmak

Akıntıya karşı durmak

Devamını Oku
24.01.2018
Dünden bugüne (19.01.2018)

Dünden bugüne

Devamını Oku
19.01.2018
Şiddet ve eğitim

Şiddet ve eğitim

Devamını Oku
05.01.2018
Bunlara mecbur muyuz?

Bunlara mecbur muyuz?

Devamını Oku
03.01.2018
Hayatın içinden

Hayatın içinden

Devamını Oku
29.12.2017
‘Bir telefonu bile yok!’

‘Bir telefonu bile yok!’

Devamını Oku
22.12.2017
Umut (20.12.2017)

Umut

Devamını Oku
20.12.2017
Diren Gökçeada!

Diren Gökçeada!

Devamını Oku
08.12.2017
Çürüyen çöp, çürüyen insan

Çürüyen çöp, çürüyen insan

Devamını Oku
01.12.2017
Polisiye filmi izler gibi

Polisiye filmi izler gibi

Devamını Oku
29.11.2017
Singapur’dan Türkiye’ye

Singapur’dan Türkiye’ye

Devamını Oku
17.11.2017