Bağış Erten

Keser, sap ve hesap

25 Aralık 2017 Pazartesi

Kafaları karıştırmak için özel olarak hazırlanmış günlerden geçiyoruz. Futbol da siyasetten aşağı kalmıyor. Neredeyse ‘rejim muhalifi’ ilan edilip Milli Takım’dan gönderilmişti Fatih Terim. O asabi karakter adeta ‘mağdur’a dönüyordu. İstenmeyen adamdı İmparator. Onu istemeyenlerin futboldaki en büyük müttefikleri ise Galatasaray’da yönetimdeydi. Ama işte, hesaplar öyle bir karıştı ki aynı başkan ve arkadaşları, devre arasını bile bekleyemeden Terim’in önüne halıyı seriverdi. Kim kimin tarafında? Öğelerine ayırıp anlamlı bir bütün kurmanın imkânı yok! Keser, sap ve hesap.... Hepsi dönmüş durumda. Ama buraya nasıl gelindi, anlamanın mümkünatı da yok. Olan Tudor’a oldu sadece.
Oysa futbol basit oyun. Neyi nasıl yapmak gerektiği öyle kapalı kapılar ardına sıkışmıyor. Ne olacaksa gözler önünde oluyor. Öbür köşede ligin belki de en güzel sürprizlerinden birini yapan taş gibi Göztepe varken maçı almak için ‘ayak oyunları’ değil gerçek maharet gerekiyor.
Nitekim, kemik gibi sağlam deplasman tribünün de gazıyla maçın açılışını zıpkın bir Göztepe yapıyor. Jahoviç’in bu golü öyle bir bozuyor ki Galatasaray’ı, beraberlik sayısı dışında devre boyunca akıcı bir oyun çıkmıyor. Sonuçta taktik ve personel neredeyse Tudor’unkinin aynısı. Daha ilk günden sihirli değnek kolay değil.
Ama “Devre arası Fatih Terimi” diye bir şey var. Onun en büyük yeteneklerinden biri düşmüş görüneni ayağa kaldırmak. Hakikaten ikinci yarıya fişek gibi giriyor ev sahibi. Önce Yasin’in golü, ardından nüthiş bir frikik ve seyircinin ittirmesi derken maç rahat kazanılıyor.
İyi başlangıç diye buna denir sanırım. Ligin tepesinde, lider dışında kimsenin kazanamadığı haftada, siz daha ilk maçtan takımının ruh halini temize çekebilmişsiniz. Büyük başarı, güzel şans. Fakat daha alınacak çok yol var. Asıl ikinci yarında göreceğiz bu takımın Fatih Terim versiyonunu.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bu sezon o sezon değil 2 Eylül 2018
Herkes biliyor 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları