İşte bu kadar basit.. Fatih Terim gelir ve dertlerimiz biter! Futbolda beklentimiz olmazsa o zaman deriz ki Terim’i de getirdik olmadı! Başarılı olmazsak Terim dahi çözemedi. Bu ülkenin tüm teknik adamları ve onların dernekleri neredesiniz? Neden sadece Terim oluyor çare? Sizler (ben de dahil) futbol adamı değil misiniz? 18 bine yakın teknik adamı barındıran Antrenörler Derneği’nden tıs yok. Sıkışınca Terim gel veya Denizli gel ya da arada sırada bu karışıklıkta kısa vade hocası Yılmaz Vural’ı afişe et! Bu film böyle gidiyor! Sonra da neden futbolda kalkınamıyoruz diye feryat ediyoruz. Şimdi Terim’i yıpratacak bir sürü karşıt bahanelerle ters giderse fırsat kollayanlar olacak ya da Galatasaray ve Terim Ay-Yıldızlı ekibi seçerken kulüpçülük yapacaklar.
Oysa sorun belli futbolumuzda. Ruhumuza işlemiş tek gerçek planlı, projeli sabır gösterilen eğitim ve strateji saptayamayan yapımız çağdaş düşünce eğitim eksikliği günlük başarılara sarılan tutuculuğumuzun üstesinden gelemiyor. Herkes bazı destekleri sağlamaya bakıyor... Çok net olarak sahaya bakıp çare üretmek lazım... Abdullah Avcı geldiğinde Portekiz’i sahasında yenen takımımız alkışlanmıştı! Şenol Güneş de dahil hepimize başarılı olduğumuz zaman birer etiket mandallayanlar hatta Terim’e sallayanlar şimdi fırsat kollarlar. Bu kafa ile bir yere gidemeyiz. Daha ilk günde Abdullah Avcı bavulum hazır dediğinde başarı gelmeyeceğini belli etmişti! Ersun Yanal, Hiddink, Terim, Denizli neden gitmişlerdi?
Terim iyi hocadır, bunu söylemeye gerek yok. 4 karşılaşmayı da iyi bitirir. Ne var ki bizim sorunumuz diploma verip teknik adam üretmek veya oyuncu almak yerine futbol oynayacak ve oynatacak sistemi tavizsiz yürütmektir. Bunu da kulüpler çözer... Bunun için de önce kaliteli gençler yetiştirmek için kaliteli teknik adamları görevlendirmek lazımdır. Bu sürece sırtımızı döndükçe daha çok Terim’in ayağına gider veya Mustafa Denizli diye umut bekleyişi ve vakit kaybıyla fanatik futbolu takip ederiz. Ağır aksak ve andante temposundaki futbolumuz da bir adım öne gitmez, arada bir rüyadan uyandığımız şoklarla işi götürürüz. Böyle gelmiş böyle gidecek mi, yoksa Terim uzun süre kalıp projelerini duygusallıktan uzak yapacaklarla paylaşacak mı? Onu da zaman ve Ünal Aysal’ın iznine bağımlı kalarak yaşayacağız. Şimdilik Terim’e, herkese başarılar, Abdullah Avcı’ya da geçmiş olsun! Aramıza hoş geldin demek yeterli olur sanırım.