Fikret Orman büyük hayallerin yıkıldığı dönemde Beşiktaş’a “FEDA” ile gelmiş ve şimdi “VEDA” ile istifa etmiştir. Arada yaşanan başarı tarihe geçerken bir başka hezimet de son noktaya geliş olmuştur! Şenol Güneş ile yürütülen hedefe hızla devam ederken, Beşiktaş yıllar sonra Avrupa kupalarında bizi en iyi temsil eden kadroya sahipken, yıldız futbolcuların da forma giydiği kulüp olmuştur. Son yıl takımın neredeyse dağıtılma sürecine girilmesi ve ekonomik olarak çöküş, stratejik hata olarak ortaya çıkmıştır! Her şeyini, başarılı futbolcularını gönderen, neredeyse sembol haline gelen oyuncusuyla ters düşen, teknik adamından vazgeçen ve kulüp televizyonunu dahi dağıtan anlayış, “Lale Devri”ne benzemiştir!
Gelirken verilen bazı sözlerin yerine getirilmesini bekleyenler sahada, tesiste bunu görüp kazanılan yeni stadının da keyfini ve sefasını sürmeye başladıkları süreçte artan taraftar gücüne karşın bir anda olan biteni anlamak güçlüğü ile yaşanılanı çözemediler. Bir kurtarıcı gibi sahaya çıkan ve sonra da adım adım değil, apar topar geri çekilen sayın Orman’ın yerini birilerine teslim etmek üzereyken Beşiktaş’ın silahşorleri olan değerleriyle ters düşmesi ve daha da ileri giderek adeta takımın formasını ucuza indiren tutumunu yadırgadık. Yani açıkçası çocukluğundan beri hayranı olduğu kulübünde en zoru başarıp devamlılık beklenen bir dönemde batan ekonomi ile gitmesi çok konuşulacaktır! Sayın Başkan bu konuda hızlı bir batış sağladığı için dost edindiklerini de kaybetme ile karşı karşıya kalmış ve bu kadar sıkıntılı bir süreçte Kulüpler Birliği başkanlığını da üstlenerek yükünü artıran bir sorumluluk içine girmiştir. Genç bir başkan olarak Hakkı Yeten, M.Üstünkaya, Gazi Akınal ve Süleyman Seba ekolünü zedelemiştir. Bunun yanıtlarını verirken haklı yanları olabilir ama o zaman da “FEDA” senesinde geldiğine şartlar daha kötü değil miydi diye? Bu bir kişisel kırgınlık ve doyum ise yanlıştır. Gerçekler başka ise susmak da yanlıştır! En azından bu saatte bırakmak daha da yanlıştır!
Futbol ülkemizde iyi yönetilmiyor. Aslında her şey sahada bitiyor! Gençleriyle devrim yapan ve 20 yıl Türk futbolunu etkisiyle yerinden yukarıya zorlayan rekabetin sahibi Beşiktaş’tır! Dünya üçüncüsü yapan zihniyetin temelinde bizim gençlerimiz ve kendi eğitimcilerimizin gerçeği yatarken, bu sürecin içinden gelen Fikret Orman sabırlı inadını sürdürmeliydi! İnsanoğlu hayal ettiği sürece başarır ve gerçeği yakalar. Bu görüntü hayallerin gerçeğinden kaçış ile sonuçlandıysa mutlaka yükün ağırlığının nedeni bilinmelidir. Bu da eksik yanımız olsa gerek!
Bu devir böyle kapanırken yepyeni bir anlayışla tüm taraftarı kucaklayacak ve başarıyı kovalayacak yeni yönetim ile başkan ısınmadan sahaya çıkmamalıdır! Bu gerçeği kimse kulak arkası etmesin. Çünkü Beşiktaş ve Kara Kartalın kanatları çok büyüktür!