Gelin sizinle bugün bazı gerçekleri paylaşalım. Üç büyüklerin içinde bu sezon en zor durumda olan kulübün Beşiktaş olduğu doğrusundan yola çıkalım. Sonra bazı analizlere girelim. Öncelikle G.Saray’ın İmparator’la en iyi kadroyu kurup içeride ve dışarıda zirveyi zorlayacağına şartlanmış bir lige girdiğimizi kabul edelim. Ancak 2 haftadır hiç de bu beklentimize doğru yanıt alamadığımız söz konusu olabilir. Belli bir zaman sonra istenen futbol oynanacak beklentisinde bunu da doğal kabul ediyorum. \n

Elindeki futbolcuya dahi ekonomik nedenlerle forma giydiremeyerek onları kaybetmek pahasına kulübü ayakta tutmak isteyen Beşiktaş yönetimi çeşitli biçimlerde saldırıya uğramıştır. Bazı noktalarda hatalı olsalar da bu haksızlıktır. Tarihte görülmemiş harcamalarla alınan futbolcular, Beşiktaş’a hiçbir şey vermemiştir. Ünlü teknik direktörler gelmiş ve tazminatlarla gönderilmiştir. Bu zihniyet ve borç kalıntılarını temizlemek bir fedakârlık gerektirmektedir. Sadece benim savunduğum özel bir taktik ve düşünceyle oynatılacak kadronun başarılı olacağı ve geçen seneden dahi iyi yerlere geleceği kanıtlanmıştır. Quaresma polemiğine son anda eklenen Almeida darbesi G.Saray maçında geri tepmiştir. Ama hakem Bülent Yıldırım oyunun genelinde iyi giderken son anda ayrımcılık yapan bir düdükle Beşiktaş’a galibiyeti çok görmüştür. Gözünün önünde kendini ceza alanı dışından içeri atıp yere bırakmayı kafasına koyan Burak’ın cinliğine kart çıkarması beklenirken penaltıyı vererek puan ve emek çalınmasına ortak olmuştur.\n

Bu görüntü kartını iyi kullanmayan ve puan götüren bir sürecin saniyelik an olduğuna dair önemli bir olumsuz ders olarak Merkez Hakem Kurulu’nda (MHK) konuşulmalıdır. Eski bir defans oyuncusu ve Beşiktaşlı Zekeriya Alp hemen MHK Başkanı olarak gerekli kartını gösterse(!) dahi Beşiktaş’ın iki puanı kaybolmuştur. G.Saray ve F.Bahçeli taraftarlar şu ana kadar bana ulaşarak bu olumsuzluğu dile getirmişlerdir. Aslında biz tarihi İnönü Stadı’nı G.Saray’a kapatan zihniyete teslim olan yanlışlığı ve birbirlerini ağırlamayan yöneticileri konuşacakken bu haksız penaltının gündemi değiştirmesine takıldık.\n

Bu karşılaşmada yıllardır yerinde oynatılmadığı için adeta teknik adamlarca harcanan golcü forvet Holosko ve orta alanda bileğinin hakkıyla 2 yıldır futbolunu savunduğum iki yönlü futbolcu Veli Kavlak kendini çok net kabul ettirip takıma güç katmışlardır. Ülkemizde bazı menajerlerle acemi yöneticiler basındaki dostlarını da içine aldıkları bir ‘Lordlar Kamarası’ oluşturmuştur. Bu söz onların benim de adımı içeren gerçekte olduğu gibi tüylerini diken diken etse de gerçek budur.