Ahmet Güvener

Dünya Kupası ve Hakemler (1)

25 Haziran 2014 Çarşamba

Dünya Kupası’nı teknik adamlar yeni bir şeyler öğrenebilmek amacıyla dört gözle beklerler. Dünya Kupası’ndan sonra FIFA’nın yayımladığı ‘Teknik Analiz’ kitabı bu konuda teknik adamlara yardımcı olur. Dünya Kupası’nı dört gözle bekleyen bir başka kesim hakem dünyasıdır. Dünya Kupası onlar için birçok yönden yön gösterici olur. Bugüne kadar oynanan maçların yönetimi ve hakem atamaları, hakem dünyası için ilginç, olumlu ve olumsuz dersler verdi.
FIFA Hakem Yöneticisi olan Massimo Busacca’nın hakemlerin eğitimlerinden ve dolayısıyla onlara verilen talimatlardan sorumlu olduğu çok açıktır. Hakem atamalarında Busacca’nın mı FIFA Hakem Komitesi’nin mi etkin olduğu tam olarak belli değil. FIFA Hakem Komitesi, UEFA Hakem Komitesi’nin aksine daha politik oluşturulmuş bir kurul. Öncelikle bu gerçeklerin bilinmesi gerekir.
Bu Dünya Kupası’ndan hakem yönetimleriyle ilgili şu ana kadar 2 olumsuz ve 1 olumlu mesaj aldık. Öncelikle olumlu mesajla başlayalım. Hakemlikte yıllardır yanlış bir kanı ve yönlendirme vardır. Yardımcı hakemlerin hatalarından hakemler de sorumludur. Hatta 90’lı yıllarda resen karar vermeyen hakeme, hakem gözüyle bakılmazdı. Hakemler özellikle ofsayt kararlarında yardımcı hakemlere büyük ölçüde mahkûmdurlar. Kolombiyalı Wilmar Roldan’ın yönettiği Meksika-Kamerun maçında yardımcısı Humberto Clavijo çok ciddi 2 ofsayt hatası yaparak, iki potansiyel gol atağını kesti. FIFA bu ciddi hatadan sonra tüm trioyu cezalandıracağına Clavijo’yu evine yolladı. Yani yardımcı hakemin hatasından hakemi ve dolayısıyla diğer yardımcı hakemi sorumlu bulmadı. Wilmar Roldan, Güney Kore-Cezayir maçına atandı ve kendisine Clavijo’nun yerine Ekvadorlu Lescano yardımcılık yaptı.
Gelelim olumsuz mesajlara. Cezayirli hakem Djamel Haimoudi, Avustralya-Hollanda maçında belki de turnuvanın en komik ve tabii ki de yanlış penaltı kararını vermesine rağmen, Kosta Rikaİngiltere karşılaşmasına atandı. Maçın sonucunun hiçbir önemi olmasa da bu atama dikkatleri çekti. Yine İsviçre-Ekvador maçında başarısız bir mücadele yöneten Özbek Irmatov, sıralamayı etkileyecek Hırvatistan- Meksika maçına atandı. Yine o maçta da çok bariz bir penaltıyı atladı. Ama Hırvat futbolcuyu oyundan atışı özellikle bizim hakemlere ders niteliğindeydi. Maçların yarısı bitmişken ve de elinin altında 26 hakem varken bu atamaları anlamak pek mümkün değil. Hakem dünyasındaki insanların kafası karışıyor bu atamalarla.
Diğer olumsuz mesaj Busacca’nın turnuva öncesinde hakemlere verdiği ve de maçları izleyince doğrulanan talimat: “Sarı kartlarınızı maçın başında göstermeyin”. Buradaki amaç ikinci karttan futbolcuların oyundan erken atılmasına mani olmak ve Busacca’nın ifadesiyle “Maçların sonucunu hakemlerin belirlememesi”. Yani ikinci kartta atılan oyuncular aslında üçüncü sarı karttan atılmış olacaklar! Sarı kart, sarı karttır. Geç gösterilen sarı kartlar özellikle ulusal liglerde bazı karşılaşmalarda maç kontrolü üzerinde inanılmaz olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bülent Yıldırım’ın Arena’da yönettiği G.Saray-F.Bahçe lig maçını hatırlayın. Bu talimat ulusal liglerde ve yetişen hakemlerin aklını karıştıracak. Aynı zamanda bu talimatın farkına varan oyuncular bu durumu maç sırasında istismar edeceklerdir. Bu talimat yine son zamanlarda moda olan “oyunu kitabi yönetmek yerine maçı yönetici olarak yönetmek” adına veriliyor. Bir defa kararlarınızı maçın dakikasına ve skora göre vermeye başladığınızda eyyam batağına batarsınız. Bu tamamen ticari kaygılarla alınmış siyasi bir karardır. Eksik oynayan takımlar, maçtan atılan yıldızlar ticarileşen Dünya Kupası’na zarar veriyorlar. FIFA’nın böyle ‘Oyun Kuralları’nı zorlayan talimatlar vereceğine ‘Oyun Kuralları’nı değiştirmesi daha doğru olacak. Aksi takdirde bu tip talimatların ulusal liglerdeki hakemlerin üzerinde inanılmaz olumsuz etkileri olacaktır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Hakem lobisi 9 Temmuz 2016
Kardiac Kids 17 Kasım 2015
Yeter artık (29.09.2015) 29 Eylül 2015

Günün Köşe Yazıları