Gezi olayları Türkiye’nin kimyasını bozdu; bunu yadsıyamayız.

Ülke tam ortadan ikiye bölündü. Özgürlükçüler, liberaller, sosyal demokratlar, hatta milliyetçiler Taksim’in ortasında haklarını arayanlara sempatiyle bakarken muhafazakâr kesim, ‘Gezi’ lafı edeni, ‘terörist’ gözüyle gördü.
Özellikle iktidar kanadının önde gelenlerinin yarayı kaşıması ve her gün verilen sert demeçler, en ilgisiz kişileri bile bu tartışmanın ortasına çekti.
Bunlardan biri de güreşçi Rıza Kayaalp’ti.
Avrupa ve dünya şampiyonluğu var bu çocuğun. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2012 Ağustos ayındaki bir iftar yemeğinde “Rıza kürsüye çıkacaktır, şüphem yok” demesinden 20 gün sonra olimpiyat üçüncülüğüne de ulaşmıştı bu genç adam.
Ardından da inanılmaz ödüller, kutlamalar...
Ve Rıza Kayaalp de kendisine gösterilen ve hak ettiğinin ötesindeki bu ilginin karşılığını ‘kendince’, Gezi olayları sırasında vermeye çalıştı.
Bir sabah kalktı, gazetelere baktı, Taksim’de eylem var, Başbakan demeç vermiş; o da sarıldı Twitter’ına, “Ermenilere bıraktınız meydanı. Allah belanızı versin eylemci çapulcular” yazdı.
Ertesi gün, tebrik telefonları alıyordu malum çevreden! Bir de Akdeniz Oyunları’nda kafile bayrağı ona verilmez mi!
Ama Türkiye’nin bir bölümü, artık onu milli evlat olarak görmeyecekti.
Kan kaybı başlamıştı. İlerleyen günlerde kendisiyle dünya görüşü farklı olan eşi dostu uyardı genç çocuğu: “Oğlum, sen Yozgatlısın; Yozgat, Sivas, Malatya Anadolu’nun en güzel yerleri. Alevisi, Sünnisi, Kürt’ü, Lazı, Ermenisi o topraklarda dostça yaşadılar, yaşıyorlar. Sen küçükken yakın köylün Ermeni gençlerle top oynamadı da mı, Ermeniliği bir hakaret unsuru olarak görüyorsun.”
O da yukarıdaki söylemlerin kendine ait olmadığını belirtip bu işten sıyrılmak istedi.
Ama ok yaydan çıkmıştı. Çünkü Rıza, sıradan bir insan değildi. Seçilmiş bir sporcuydu. 23 yaşında olmasına karşın, Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) ve Uluslararası Güreş Federasyonları Birliği (FILA) konuyu araştırdı; cezayı bastı; hem de olimpiyat üstü!
Oysa, Spor Bakanlığı ve Spor Genel Müdürlüğü, Rıza’dan bu tweet’ler nedeniyle bir savunma istese, şampiyonanın olmadığı dönemde 2-3 ay cezayı verse, en azından kamuoyu vicdani olarak tatmin olur, FILA ile IOC de, “Türkler kendi ceza mekanizmasını işletti, biz ikinci bir ceza vermeyelim” derdi.
Ama nerede bunu düşünecek yöneticiler!
Onlar sadece, kim Gezi’ye destek verdi, kim vermedi; kim bizden, kim onlardanın çetelesini tutsun!

\n