Arif Kızılyalın

Golün Adı Mustafa Balbay

10 Aralık 2013 Salı

Saat 20.00’de Beşiktaş-Sivasspor karşılaşması var Kasımpaşa Recep Tayyip Erdoğan Stadı’nda.
1, 2, 3 derken 4. ceza maçı ile esaretten kurtulacak Siyah - Beyazlı takım...
Cumhur Önder Arslan önden gidiyor foto muhabiri Fatih Erdoğdu ile. Ben biraz gecikip Mustafa Balbay’la ilgili Silivri’den gelecek kararı bekleyeyim diyorum: “Nasılsa maç seyircisiz. Düdük çalarken de stada girsem olur..”
Ama o karar gelmiyor...
“Yine çıkamayacak galiba” diye söylenip biraz da kahrederek Kasımpaşa’nın yolunu tutacakken, Yayın Yönetmenimiz İbrahim Yıldız’ın odasından yükselen ses tüm gazeteyi inletiveriyor: “Karar çıktı, Balbay özgür...”
Hepimiz yazarlar katına çıkıyoruz, hukukçumuz Akın Atalay, hararetle gerekçeli kararın ayrıntılarını paylaşıyor.
Koltuğunda oturup TV’deki son dakika haberlerini izleyen Hikmet Çetinkaya’nın yüzüne bakıyorum; gülümsüyor.. Ve eminim ki, 30, 35 yıl öncesine gitmiş o an. Balbay’ın gencecik bir gazeteci adayıyken Cumhuriyet İzmir Bürosu’na adım attığı günü mü anımsıyor acaba? “Bir an önce bırakın Mustafa’yı evine gitsin, Gülşah’ına, Yağmur’una, Deniz’ine sarılsın” dediğini duyuyorum.
O dakikalarda Ankara Büro’dan Ali Abalı’yı arıyorum; yaşı 80’i geçeli çok olmuş, hasta ve maçlara artık çok zor gidiyor. Ama 30 yıl önceki ses tonuyla karşımda, “Çıktı, ben de evimden çıktım koştum büroya” diyor...
Dile kolay 4 yıl 278 gün...
Ve Beşiktaş maçı. Göz ucu ile TV’den haftanın kapanış karşılaşmasını izliyorum.

***

Balbay’ın esareti bitmiş. Beşiktaş da ‘saha kapatma’ cezasını sonlandırmak üzere alanda.
Savunmanın tamamı sakat ya da cezalı. Sivok, Pedro ve Ersan’ın yokluğunda orta saha oyuncusu Necip tandeme çekilmiş. Oğuzhan’ın yerine Mehmet Akgün var sahada.
Bir de sarkık bıyıklı, uzun boylu biri. Formasının arkasında ‘Almeida’ yazıyor ama sanki Anadolu’dan gelen bıçkın bir delikanlı. Soldan Motta’nın pasını kaleye yolluyor sol ayağı ile, “Goool.. Hügo Almeida” diyor TV ama ben de aynı anda, “Golll.. Mustafa Balbayyy” diye bağırıyorum.
O dakikalarda Beşiktaş 2, hatta 3. golle burun buruna.
Gökhan Töre’nin virtüözlügündeki orta alandan kanatlara gelen inanılmaz paslar asiste dönüşecek ama Mehmet ve Almeida boş geçiyorlar.
Ve maçın 2. bölümünde şanssızlıklar birbirini kovalayınca Sivas oyuna ortak oluyor.
Bir gözüm maçta, bir gözüm Balbay’ın tahliye sahnelerinde. Onun “Merhaba özgürlük” dediği anlarda, Recep Tayyip Erdoğan Stadı’nda Gökhan Töre sakatlanıyor, o yetmiyormuş gibi Fernandes gönülsüz oyunu ile Bilic’i kızdırıyor. Muhammed ve Holosko umut olarak sahada. Ama ritim iyice bozuluyor. Sivas Da Costa’nın uzun mesafeli şutu ile 1-1’i buluyor Djebbour’la da 2-1’e yaklaşıyor ama Necip boş kaleyi 2 kişilik kaplayınca maç puan paylaşımı ile bitiyor.
Zaten bu bir maç eleştirisi değil işin aslına bakarsanız. Ama bir gerçek var ki Beşiktaş’ın kulübesi, sakat ve cezalılar çoğalınca işi kurtaramıyor. Eh, onca pozisyon bulup atamayınca da konuk ekip gelip puanını alıyor, evine dönüyor...
Tekrar Baybay’ın hepimizi mutlu eden tahliyesine dönersek; eminim ki, sporcu kökenli Mustafa Abi, ‘özgür’ günlerinde kendisi gibi fikirleri nedeniyle esir tutulanlar için de çok gol atar 2013 coğrafyasının ‘BAĞZI’ kalecilerine!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Onurlu mücadele 13 Aralık 2024
Hesap tutmadı 12 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları