\n\n\n

AMSTERDAM - 25 Türk evladı Afyon’da şehit oldu. Futbolumuzun genç fidani Ediz hayatının baharında aramızdan ayrıldı. FIFA da bu iki drama kayıtsız kalmayıp Amsterdam Arena’daki Hollanda - Türkiye maçı öncesi kurallara uymasa da saygı duruşuna izin verdi. İspanyol hakem Carlos da kararı uygulayıp anons yaptırdı. Tüm Hollandalılar bu dram karşısında ‘çıt’ çıkarmadı. O sırada bizler gibi soydaşlarını kaybeden Avrupalı yurttaşlarımız ne yapıyordu?

Sırayla üçlü hazırlığı... Pata küte gürültü... Neyse ki durumu anlayan bir grup “Şehitler ölmez, vatan bölünmez”le durumu idare etti. Yazgıda Hollandalı kadar olamamak da varmış!

Maça gelince: İlginç bir Ulusal Takım oluşturmuş Abdullah Avcı. 11’in 9’u öyle ya da böyle ‘Avrupa suyu’ içmiş isimlerdi (Tolga, Semih dışında tamamı Avrupa’da oynadı ya da oynuyor).

İlk dakikalarda oyuna da ortak oldular. Ama formsuz Hamit’le Amstel Gezi Kanalları’na dönen sağ kanat çökünce o bölgeden kazanılan korner Van Persie ile gole dönüştü. Zaten Sneijder, Persie ve Robben üçlüsünü Semih, Ömer ve Hasan Ali ile durdurmak fanteziydi. Yine de gol öncesi Arda, Hollanda kalesine giden topu ağlara gönderebilse bu kötü görüntü dağılırdı.

İkinci yarı Hollanda Fer’i oyuna alıp kontrolü ele geçirmek isterken Avcı’nın tercihi Emre-Nuri değişikliğiydi ki, Emre ikinci bölüme iyi başlamıştı. Sercan’ın net pozisyonu harcayışı maçın dengelenmesini engelledi. Burak ve Mevlüt’ün oyuna katılımlarına Hollanda zamana oynayıp yanıt verdi. Portakallar kötü oynasa da tam bir takımdı ve maçın bitimine dakikalar kala ikinci golü buldu. Bize de onlara saygı duymak kaldı.