Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Olimpiyat Ev Sahipliği ve Biz
İstanbul, doğal olarak da Türkiye, 1996’dan bu yana hemen her olimpiyat oyunlarının ev sahibi adayı. Yıllardır Uluslararası Olimpiyat Komitesi IOC’ye başvuru mektubumuzu gönderiyor, ardından her seçim dönemi havaya giriyor, final günü de başımız önde evimize dönüyoruz. 1996’da da.. 2000’de de 2004, 2008, hatta 2012 ve 2016’da yazgımız değişmedi. Bir ara çok umutlanmıştık, hatta Atatürk Olimpiyat Stadı, salonlar, şunlar bunlar derken finale kadar da çıkmıştık; olmadı.
\nŞimdilerde de 2020’ye adayız. 2016’daki Brezilya oyunlarından sonra kıta değiştirecek olan 5 halka acaba Asya ile Avrupa’yı buluşturan İstanbul’un başına konar mı? Bu soruya yanıt vermek güç. Aslında Türkiye’nin eli güçlü. Çünkü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, olimpiyat oyunlarını “ülke politikası” olarak görüyor. Hatta seçim sürecinde, nazının geçeceği Türk Cumhuriyeti delegelerini, yakın Asya ülkelerini, hatta bazı Latin ülkeleri “politikacılar” bazında etkisi altına alır. Para sorunu da yok! Tesis için ödenek, arazi var. Yetişmiş eleman anlamında Avrupa’nın sayılı ülkelerindeniz. Öyle ise biz bu olimpiyatı yaparız!
\nGelgelelim kazın ayağı öyle değil. Öncelikle bilmem dikkatinizi çekti mi? Türkiye’de sporu yönetenler, 2012 Londra Yaz Olimpiyat Oyunları’nın kapanış törenlerinin olduğu güne Süper Kupa final maçını koydu. Yani G.Saray ile F.Bahçe’nin kapışacağı saatlerde üzerinde güneş batmayan imparatorluğun merkezindeki görkemli kapanış yerine hepimiz Türk derbisini izleyeceğiz. Sakın kimse çıkıp da “Aaa ben kapanışı seyredeceğim” demesin. Siz isteseniz oğlunuz, o olmadı kızınız “Baba, anne aç şu maçı da seyredelim” diyecektir.
\nDemek ki Türkiye’de futbol, olimpiyat branşlarının önünde. Bu belki çok uç bir örnek. Ama Türk insanının spora bakışı ne yazık ki olimpiyat ev sahipliğiyle örtüşmüyor. TV’de izliyordum, eski kürekçiyim, Londra’daki 8 tek yarışlarına gözüm takıldı. Bir baktım, göl kenarına kurulan 15 bin kişilik tribünde tek bir boş yer yok. Kano ve yelken, yüzme gibi branşlarda da bilet diye insanlar birbirini yiyor. Atletizmi, basketi, boksu saymıyorum bile! Sizce Türkiye’deki olası bir olimpiyatta küreği kaç kişi izler? Ve yine gazetelerden bir haber.
\nTürkiye, olimpiyat altını kazanacak sporcusuna 550 bin Avro civarı ödül veriyormuş. Bu başarının Almanya’daki karşılığ 15 bin Avro, ABD 19, Fransa 50 bin Avro veriyor. Ya paramız çok ya aklımız yok demeyeceğim ama alıp alamayacağımız belirsiz bir altın madalyaya verilecek 550 bin Avro ile şampiyonların yetişeceği bir tartan pist yaparsınız sanırım. Elin oğlu öyle yapıyor zaten! Biz ise Özbekistan, Ermenistan, Azerbaycan ile başarıya primde dünya rekoruna koşuyoruz. Sahi, bu saydığım ülkeler olimpiyatın “o”sunu yapabilir mi? Öyle ise biz nasıl yapacağız? Bu kafayla mı?
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği