Arif Kızılyalın

Yabancı, altyapı ve Başakşehir!

17 Kasım 2017 Cuma

Türk futbolu son günlerde yabancı sınırlamasını tartışıyor. Aslında Türk futbolunun değil, tüm Türkiye’nin sorunu haline geldi bu konu...
Cumhurbaşkanı’ndan, Başbakanı’na, “yerli- milli” oyuncusundan -bir grup- futbol adamına kadar ülkenin farklı katmanları, 28 kişilik Süper Lig kadrolarındaki 14 yabancı oyuncu uygulamasının zararlarına dikkat çekti. Kimine göre, seremonilerde yer alan futbolcuların “İstiklâl Marşı”nı okuyamamasıydı sorun. Kimi, milli takımlardaki düşüşü kendi kulüplerinde süre alamayan Türk pasaportlu oyunculara dem vurmuştu, kimi ise aldığı paranın azaldığından dert yanıyordu.
Yani, kimse kuruyan altyapılardan söz etmedi. Türk futbolunun önündeki buzdağını görmedi!
Suçlu, Gomis’ti, Talisca’ydı, Janssen’di, Bero’ydu. A Milli Takım’ın, 2018 Dünya Kupası vizesi almalarını onlar engellemişti çünkü! İşin şakası bir yana, Türk futbolundaki “asıl” sorunun Batılı ülkelerdeki gibi işlemeyen altyapılar olduğunu görememek için farklı hesaplarınızın olması gerek! Başka bir açılımı yok bu tartışmanın.
Ayrıca, samanı Bulgaristan’dan, eti Romanya’dan, mercimeği Kanada’dan, doktoru da Azerbaycan’dan getiren, bununla kalmayıp, Kros Milli Takımı’nın tamamını Etiyopya’dan parasıyla ithal eden zihniyetin, yabancı futbolcu meselesine takılması bir hayli ilginç. Bu konu futbol dünyasını ilgilendirir. Çünkü bildiğim kadarıyla OHAL ile askıya alınmadıysa futbol Türkiye’de özerk ve yasa ile de bu özerklik koruma altında...
Sözün özü futbolla ilgisiz herkes futbol üzerinden gömlek biçiyor!
Gerçi Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, baktı ki, toplumun büyük bölümü yabancı futbolcu sınırlaması konusuna sıcak bakmıyor, “Bu 2019’un konusu. Mevcut bir yönetmelik var, federasyon bu işe yeniden bakar” diyerek bu tartışmanın dışına çıkmaya çalıştı. Ne var ki, Sayın Erdoğan’ın, futbolla ilgili her konuda görüş belirtirken, bu yaptığı ani manevra, çok da inandırıcı gelmedi; bizim camia bu işe, “Yan pas, geri pas” der. Eh şimdi direkt yabancı yasağını işleme koydursa, kendi de biliyor 2019 Cumhurbaşkanlığı seçiminde “futbol” ağırlıklı oylardan fena halde gol yiyebilir; ölçtü, biçti ve tartışmanın dışına çekildi!
Siyaset demişken, Sayın Erdoğan’ın, futbol üzerine konuştuğu programı izleyeniniz var mı bilmiyorum?
Vardır sanırım. Murat Kosova ve Rıdvan Dilmen’in konuğuydu Erdoğan. Eski futbolcuydu, üstelik 2006 seçimlerinden bu yana futbol kendi etrafında dizayn ediliyordu ve futbolla ilgili sözleri ilgi ile dinlendi.
Ama burada gözden kaçan bir nokta var!
Gözden mi kaçtı, yazmaya, konuşmaya cesaret mi edilemedi bilinmez, Erdoğan’ın mekân olarak seçtiği alan Süper Lig’in şampiyonluk adayı Başakşehir’in stadyumu...
Hani şu yerel yönetim kesesinden yaptırılıp, “proje takım” Başakşehir’e hediye edilen modern stat var ya, oradaydı program. Elbette stat - haklı olarak - övüldü programda, Göksel Gümüşdağ başkanlığındaki Başakşehir’in futbola olan katkısı gündeme geldi...
Öncelikle şunu söylemekte fayda var ki, İstanbul Büyükşehir Belediyespor’un uzantısı olan Başakşehir’e, kimsenin böyle bir stat hediye etme lüksü yok. Çünkü belediyelerin yasaları buna uygun değil!
Ama sportif alan diye gösterip, yeşil alan statüsünden onaylattırdıysanız bilemem, o zaman orası sadece profesyonel futbol takımının olamaz!
Başakşehir demişken, bu yazıda, hafta sonu oynanacak Başakşehir-Galatasaray maçına ve Cumhurbaşkanı’nın durup dururken bu statta program yapmasına değinmeyeceğim. Vardır bir - halı - nedeni... Onu, bence bu konunun muhatapları irdelesin, tabii çekinmiyorlarsa!
Gerçi, bana kalsa bu programı Vodafone Park’ta yapardım! Niye mi?
Çünkü Beşiktaş’ın evi hem şu an için Türkiye’nin en iyi stadı, hem de 2019 Avrupa Süper Kupası’nın ev sahibi. Hiç olmazsa, UEFA’ya da en güzel mesaj giderdi!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Onurlu mücadele 13 Aralık 2024
Hesap tutmadı 12 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları