Çarşambayı perşembeye bağlayan gece Abbas Güçlü ile birlikte Kocaeli Üniversitesi’ne gittik.

Kim demiş yeni kuşak gençler “depolitize” ve “ülke sorunlarına karşı ilgisiz” diye...
Gece yarısından sonra başlayan ve sabah üçte biten programa katılım sadece kalabalık olarak değil, aynı zamanda sorular ve yorumlar olarak da son derece yoğundu.
Futboldaki de dahil, ülkemizdeki şiddet olaylarını, kadına şiddeti, elbette Suriye krizini, Reyhanlı patlamasını, “Barış süreci” denilen Kürt ve PKK sorununa çözüm arama yöntemlerini konuştuk.
Gençler son derece ilgili ve bilgili...
Hemen program öncesi internete düştüğü için benim bile izleyemediğim, Reyhanlı hakkındaki son çarpıcı iddialarla ilgili haberleri dahi biliyorlardı.
Sadece güncel konularda değil, ülke sorunlarının temel belirleyicileri hakkında da gayet anlamlı soruları ve yorumları oldu.

Abbas Güçlü son derece zor bir iş yapıyor:
Bir yanda iktidarın malum baskıları; medyanın ve üniversitelerin, gazetecilerin ve üniversite öğrencilerinin üzerinde sallandırdığı Demokles’in kılıcı…
Öte yanda programın yapılma gerekçesi olan, üniversite öğrencilerinin kendilerini ifade etmelerinin sağlanması ve özgür tartışma ortamının korunması...

Öğrenciler her şeyin farkında:
En çok üzerinde durulan noktalardan biri, iktidarın eylem ve söylemlerindeki tutarsızlık ve hızlı değişmeler...
Sık sık ABD’nin Ortadoğu’daki, dünyadaki ve Türkiye’deki rolü sorgulandı...
Ve elbette temel hak ve özgürlükler, polisin rolü, üniversitedeki güvenlik güçleri ve benzeri sorunlar.

Benim aldığım izlenim gençlerin demokrasiye ve insan haklarına açık bir tutum sergilemeleri oldu...
Hiçbir nefret söylemi konuşmalara egemen olmadı...
Tartışmalarda hiçbir militan grup saldırısı ya da savunması yaşanmadı...
Ama gençler öfkeli...
Özellikle kendilerine yapılan baskılara karşı...
Ayrıca dış politikadaki maceracılık da onları haklı olarak kaygılandırmış görünüyor.
\nGençlere güvenimi ve inancımı sürdürmekte haklı olduğumu düşünüyorum!