Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Gül ve Erdoğan:Fark Nerede?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 30 Eylül 2012 Pazar günü Adalet ve Kalkınma Partisi kurultayında yaptığı konuşma ve ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 1 Ekim 2012 Pazartesi günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki açılış konuşması, iki lider arasında bazı önemli farklar olduğunu açıkça ortaya koydu.
\nBu farklar nedir, ne kadar derindir, bir çatışma ifadesi midir, sadece bir üslup farkı mıdır, Türkiye’nin önündeki üç yılında art arda gelecek seçimleri nasıl etkiler?
\nÖnce içerik farklarından başlayalım, çünkü bunlar her ne kadar Gül’ün konuşmasında, kimi zaman üstü kapalı bir biçimde ifadesini bulmuşsa da, Türkiye’nin sorunları açısından önemli yaklaşım farklarını ortaya koymaktadır:
\n1) Erdoğan konuşmasında ‘İslam âlemi’ne odaklanmış, Avrupa Birliği perspektifini ihmal etmiştir.
\nGül Avrupa Birliği’ni vurgulamıştır.
\n2) İfade ve basın özgürlüğü konusunda Erdoğan muhalif bazı gazetelere ve televizyonlara “akreditasyon engeli” koyarak bir nevi baskı uygulamış, ayrıca konuşmasında da yine basını suçlamıştır.
\nGül son derece açık seçik bir biçimde fikir ve basın özgürlüğünün önemini vurgulamış, medya üzerindeki baskıları eleştirmiştir.
\n3) Silivri’de yargılanan milletvekilleri konusunda Gül, kararlar çıkana kadar, tutuklu milletvekillerinin yerlerinin Meclis olduğunu gayet net olarak ifade etmiştir.
\nErdoğan, bu görüşe katılmadığını derhal ve hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak bir biçimde açıklamıştır.
\n4) Erdoğan mevcut parlamenter rejimin, başkanlık, yarı başkanlık ya da partili cumhurbaşkanlığı çizgisinde yeni bir yapıya kavuşturulması gerektiğini vurgulamıştır.
\nGül, bu konuda acele edilmemesi ve dikkatli davranılması gerektiğini söylemiş, bir anlamda Erdoğan’ın bu projesine kuşkuyla baktığını ifade etmiştir.
\n5) Erdoğan BDP’ye yüklenmiş ve zaten daha önce ifade etmiş olduğu, dokunulmazlıklarının kaldırılacağını işaret eden bir yaklaşım sergilemiştir.
\nGül, buna karşı olduğunu belirtmiştir.
\n6) Dış politika konusunda Erdoğan bugüne kadar izlediği atak ve çatışmacı çizgiyi sürdürmüştür.
\nGül, dış politika ve özellikle Suriye krizi konusunda daha dikkatli olunması gerektiğini vurgulamıştır.
\n***
\nBu farklara bakıldığında, konuların ve yaklaşımların hiç de önemsiz olmadığı anlaşılmaktadır.
\nBu durumda akla şu sorular geliyor:
\n1) Acaba bu farklar sadece bir kişilik ve üslup farkından mı kaynaklanmaktadır?
\nGül’ün daha sakin, daha temkinli bir kişiliği olduğu, Erdoğan’ın ise daha atak daha çatışmacı bir tutum ve davranış içinde olduğu bilinmektedir.
\nFarklar buradan kaynaklanıyor denilebilir mi?
\nBence bu kişilik ve üslup farkları önemlidir ama bunlar, ana konularda birbiriyle çatışan yaklaşımları açıklamakta yeterli değildir.
\n2) Gül’ün ve Erdoğan’ın siyasete, demokrasiye temel ve felsefi yaklaşımları farklı mıdır, ortaya çıkan bu ayrışma noktaları bu farklardan mı kaynaklanmaktadır?
\nBu soruya yanıt vermek zor…
\nBugüne dek, hem AKP içindeki, hem hükümet ile cumhurbaşkanlığı arasındaki ilişkiler düşünüldüğünde, hem de bu ikili arasında olup bitenlere bakıldığında, temel ve felsefi farklardan söz etmek zor.
\nAma öte yandan dışa vurulan farklı yaklaşımlar da ihmal edilebilecek gibi değil.
\nBu nedenlerle, bu iki liderin ilerde, birbirinden farklı siyaset ve demokrasi çizgileri izleyip izlemeyeceklerini kestirmek zor, ama bu olasılık var!
\n3) Acaba bu farkların bugün dile getirilmesi, birbirine bağlı olan, Gül’den boşalacak Cumhurbaşkanlığı ve Cumhurbaşkanı olmak isteyen Erdoğan’dan boşalacak Başbakanlık koltuğu üzerindeki rekabetten mi kaynaklanmaktadır?
\nBence söz konusu olan koltukların henüz hangi yetkilerle donatılacağının ve nasıl paylaşılacağının belirlenememiş olması da bu farkların dışavurumunda önemli bir işlev sahibidir.
\nBelirsizlikler, cumartesiye!
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık