Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Türbana İçerden ve Dışardan Bakmak...
Anayasa Mahkemesi, gerek türbanın üniversitelerde yasaklanmasına, gerekse AKP’nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmasından dolayı cezalandırılmasına ilişkin kararlarının gerekçelerini açıkladı…
Ve hem Anayasa Mahkemesi’ne hem de çağdaş, çoğulcu demokrasi kavramına karşı saldırılar başladı…
İşin siyasal, hukuksal ve demokratik yanı son derece vahim…
O denli vahim ki, sağ partilerin ‘Çok Partili Demokrasi’ye geçildiğinden beri uyguladıkları son derece sığ ve yanlış, “Demokrasi(!)” ve “Milli İrade(!)” kavramlarından dolayı, MHP-AKP ittifakı ile Anayasa Mahkemesi’nin yetkilerinin sınırlanmasına, kısıtlanmasına ve bu nedenle de bir rejim bunalımına yol açabilir.
***
Ama bugün konunun bu yönü üzerinde değil, bütün bu tartışmaların odak noktasında yer alan “sıkmabaş” ya da yanlış olarak “türban” denilen baş örtme modeline, “dışardan” ve “içerden” bakmak arasındaki farklara değinmek istiyorum.
Çünkü olaya “içerden” bakılmadıkça, konuyu anlamak ve bir çözüm yolu bulmak olanaksız gibi görünüyor.
***
Önce genel ve felsefi bazı sorular sorarak başlayalım:
• İnsan, özgür iradesiyle, özgürlüklerinden vazgeçebilir mi?
• Özgür bir insan, kendi özgür iradesiyle köle olmayı seçebilir mi?
• Köle olmayı seçen bir özgür insan, köle olduktan sonra, hâlâ özgür iradesini kullanan, kullanabilen bir özgür insan sayılabilir mi; yoksa ona köle muamelesi mi yapılır?
***
Şimdi soruları biraz daha somuta indirgeyelim:
• Esas olarak, yemek, içmek, uyumak üzere koşullanmış, programlanmış olan insan, ne kadar özgürdür?
• Yaşamak için gerekli olan zorunlu etkinliklerden dolayı kendisine son derece sınırlı ve kısıtlı bir özgürlük alanı kalan insan, bu sözde “özgür” alanlarda ne denli toplumsal bir üründür, ne denli bireysel özgür iradesiyle hareket eder?
• Örneğin insan, en temel kimlik özelliklerini belirleyen doğduğu ülkeyi, yani ırkını, milliyetini, dinini, mezhebini, kendi mi seçer?
• Çocuk, belli bir aile, toplum ve kültür içinde, resmi eğitimle de desteklenen bir biçimde koşullandıktan sonra, kendisine aktarılmış olan tutum, davranış ve değerleri reddetme özgürlüğüne gerçekten sahip olabilir mi? (Örneğin Müslümanlık, on sekiz yaşından sonra dinden çıkanlar için ne hüküm verir?)
***
Şimdi bu soruları akılda tutarak, sıkmabaş ya da türban olayına önce “dışardan”, yurtdışından, Hıristiyan dünyasından, toplumsal, siyasal ve hukuksal açıdan, insan hakları bağlamında bakalım:
Sıkmabaş ya da türban, başka kültürün bir dışavurumu değil midir; bu nedenle, kabul edilmesi ve korunması gereken bir özgürlük niteliği taşımaz mı?
(Tam bu noktada, “dışarıdaki” bir mahkeme olmasına karşın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin üniversitelerdeki türban yasağına “içerden” bakabildiğini ve bu yasağı uygun gördüğünü de anımsatalım.)
***
Olaya bir de çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede, “içerden” bakalım:
Sıkmabaş veya türban, dini inancın bir gereği olarak takılıyorsa, onu takmayanlar dinsiz midir; böyle bir anlayış, doğrudan doğruya ayrımcılığa ve bireyler üzerinde oluşacak dini, kültürel ve toplumsal baskıya yol açmaz mı?
Şimdi olaya, yine “içerden”, ama bu kez sıkmabaş ya da türban kullanan bireylerin kendi iç dünyaları açısından da bakalım; dışardan bakıldığında bireyin giyinme özgürlüğü gibi görünen olayı bir de başını örtenlerin iç dünyaları açısından irdeleyelim:
Daha buluğa erdiği anda başı örtülen çocuk, bu tutum ve davranışa karşı tavır alabilir mi; hele bir de bu örtünme “büyümesinin” bir kanıtı olarak sunulursa?
Büyüdüğünde hâlâ başı açık olan ama ağabeyi, babası, erkek arkadaşı, evleneceği kişi, kocası, kocasının ailesi tarafından başını örtmesi istenen genç, bu baskıya direnme gücüne sahip midir?
İmam hatip eğitimi veren ya da vermeyen okullarda, öğretmenler tarafından başını örtmesi istenen veya arkadaşlarından baskı gören bir öğrenci buna karşı çıkabilir mi?
***
Sıkmabaş veya yanlış olarak türban denilen örtünme biçimine “dışardan” gazel okuyarak destek vermek kolaydır, rahatlatıcıdır, ama sorumsuzluktur:
Kadınları, kızları ezen bu çarpık, erkek egemen, feodal düzenin sürgit devamına destek vermektir.
Olaya “içerden” bakılmadıkça, gerçek trajedi anlaşılamaz, çözüm de üretilemez.
ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Araştırma: Olası bir savaşta Türkiye'nin kaybı ne olur?