Gülengül Altınsay

Arayış sürüyor

16 Ekim 2016 Pazar

Kayseri’de hava güzel, çimler güzel, stat güzeldi. Üstelik sahada yayın haklarına 600 milyon biçilen Süper Lig’in son şampiyonu vardı. Fakat tribünlerdeki seyirci sayısı sadece 3 binlerdeydi. Demek ki sorun çok derinlerde. Ne inşaatçılıkla ne de parayla çözülebilir bir mesele bu. Şenol Güneş ise yine şaşırtmadı bizi; farklı bir 11 ve farklı bir dizilişle.
Gerçi Şenol Hoca’nın sakatlıklardan ötürü kadrosu çok daralmıştı. 4-3-3 dizilişinde orta alanı Necip-Atiba-Tolgay’dan, ileri üçlüyü ise Talisca-Aboubakar ve Cenk’ten oluşturmuştu. Tolgay solda biraz ilerdeydi sadece. Talisca da sağdaydı ama Cenk’le ve Aboubakar’la hep değişerek oynadı.
Zaman zaman Talisca ortaya geçince çift santrafora döndü Kartal. Siyah - Beyazlılar maça geçtiğimiz sezonu hatırlatırcasına hızlı ve dikine oynayarak başladı. Pozisyonlar yarattı. Aboubakar ve Cenk’le de gole çok yaklaştı. Bunda ileri üçlünün hızlı yer değiştirmesinin kanatların ileri çıkmasının etkisi kadar bireysel oyunu nedeniyle el freni etkisi yapan Q7’nin takımda olmamasının da katkısı vardı. (Q7 severlerden özür).

Beşiktaş’ın zaafları
Ele geçen fırsatların kullanılamamasının yanı sıra ileri üçlünün pres yapmaması, top kayıpları sırasında orta alan ve beklerin ilerde yakalanması da zaaflarıydı Beşiktaş’ın. Ve bu durum karşısında kim olsa canlandırırdı. Öyle de oldu; Kayseri kontrataklar bulmaya, özellikle 2. yarı pozisyonlar yaratmaya başladı. Zaten 2. yarı Q7 oyuna girmiş ve Beşiktaş’ın ileriye çıkışları yavaşlamıştı.
Bu koşullarda gol için uzun topa döndü Kartal. Tabii bir de duran top şansı vardı. Nitekim 67’de Caner korner kazandırdı takımına. Korneri yine Caner kullandı. Top önce Beck’e sonra Ömer’e geçti. Ve sonradan oyuna giren Ömer 3 puanı getiren golü attı.
Bu bir anlamda beklerinin ileri çıkışının ödülüydü Siyah - Beyazlılara.
Ve sonuçta Beşiktaş yine bir 1-0’ lık bir galibiyetle 3 puana uzandı.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Şimdi ders zamanı 5 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları