Israrla diyorum ki; Ersun Yanal - Fenerbahçe birlikteliği fazla sürmeyecektir. Aziz Yıldırım kendisine çok güvenmiş olsa bir yıllık sözleşme imzalamazdı. Ersun Hoca Sarı - Lacivertlilerin tarihinde bir yıllık sözleşme yapılan tek çalıştırıcısı. PSV, Salzburg’la yapılan 2 maç, ardından da Galatasaray karşılaşması hal ve gidişin hiç iyi olmadığını apaçık gözler önüne seriyordu. Konya maçı hepsinden felaket oldu. Takımda disiplinsizlik, laubalilik, vurdumduymazlık var. Konya maçının ikinci yarısında topla oynamada Fenerbahçe yüzde 37 iken ev sahibi yüzde 63 idi. Ve yenilen üç gol... Ayıp... Alper - Salih, Kuyt - Webo değişiklikleri takımı ileriye değil geriye götürdü.
F.Bahçe gibi bir takım gol yediğinde hemen dağılacaksa, bu takımın hocaya da mentorlara da profesyonellere de ihtiyacı yoktur. Emenike’yi transfer etmek şampiyonluk için yeterli değil. Bu ruh meselesi, inanç meselesi, sahada giyilen formanın hakkını verme meselesi. Ha, bu arada Holmen’e lisans çıkartılmamış olması daniskanın büyüğü. F.Bahçe 2-0 galipken Webo değil Caner’i sokarsın. Webo 2-0 mağlupsan girer. Rıdvan Dilmen’in ifadesi; “Ersun Yanal’ın teşhisi var ama tedaviyi yanlış yaptı. Başım ağrıyordu. Apranax vereceğine Bengay verdi.” Hasan Ali Kaldırım’ın sözleri; “2-0’dan sonra maç bitmiş gibi oynadık.” Ersun Yanal hâlâ Eskişehir’de teknik direktörlük yapıyor sanki. Hocam artık Fenerbahçe Spor Kulübü’ndesin. Biliyorum, büyük hayallerin vardı ancak şu ana kadar bu hayallerini hiç gerçekleştirememiş görünüyorsun. Çok bariz hatalar yapıyorsun. Aziz başkan bir de bakmışsın ki soyunma odasına girmiş. Belki de girdi!.. Mehmet Topuz’dan sağ bek olur mu hiç? Yaşanan ‘facia’yı havadaki kuşlar bile gördü. Ama sen? Alternatif gayet kolay. Çekersin Bekir’i sağ tarafa, oynatırsın Egemen’i olur biter. Sarı - Lacivertli savunma geçen yıl çoğu maçta Bekir-Yobo-Egemen-Hasan Ali dörtlüsünden oluşmuştu. Hem randımanları da üst seviyedeydi. Demek oluyor ki maç kasetlerini iyi izlememişsin. Alper iyi oynarken sahadan aldın. Bırak kalsaydı. Üstüne katarak oynuyordu. Emre’nin penaltı golüne sözüm yok ancak futbol sahaları siyaset meydanı değil. Şimdi Arsenal ile çok zor iki maç var. Bu ekip 15 yıldır Devler Ligi’ne abone olmuş. Son 7 sezonun 5’inde Şampiyonlar Ligi’ne play - off oynayarak katılan İngiliz ekibi eleme turlarında hiç elenmemiş. Gökhan Gönül’ün oynama ihtimali yok gibi.
Eğer Ersun Yanal, Mehmet Topuz’da yine ısrarcı olursa kovulmasına hiç gerek kalmaz, o zaman kendi ipini kendisi çekmiş olur. F.Bahçe kötü top oynuyor. Futbolcuların büyük çoğunluğunda aşırı yorgunluk var. Nedeni; aşırı yüklenme mi? Hafta içinde Ersun Yanal’a şikâyetleri vardı. Yolun başı olsa da gelen gideni aratmaya mı başladı ne dersiniz? F.Bahçe tribünündeki bazı kesimler Aykut Kocaman’ı sevmezlerdi. Doğaldır. Herkes herkesi sevmek zorunda değil. Neymiş gülmüyormuş. Varsın gülmesin. Yapısı bu. Aykut kardeşim bana göre kaldığı zaman dilimi içerisinde ‘Kocaman’ işler yapmıştır. O, ‘3 Temmuz’ sürecinde ki ‘dik’ duruşunu anlatmaya hiç gerek bile yok. Ak düşen saçları her şeyin ispatı. Bazıları at gözlüğüyle baktıkları için olup bitenin farkına varamazlar. Evet, Ersun Hoca işin çok çok zor. Her şey gördüğün gibi toz pembe değil. Bu camialar farklıdır. Önce alkışlarlar, omuzlara alırlar, sonra bir de bakmışsın ki teneke bağlamışlar. Yaşanan gerçek; Biliyorsun seni bu tribünler henüz daha alkışlamadı bile!.. Son sözüm futbolculara; Arsenal maçına çıkın yüreğinizle oynayın. Terinizi son damlasına kadar akıtın ve de üzerinize geçirdiğiniz formanın ağırlığını bilin.