Hilmi Türkay

Kötü de Oynasa Kazanıyor

17 Mart 2014 Pazartesi

Kötü bir haftayı geride bıraktık. Her şey Trabzon - F.Bahçe maçında taraftar olaylarıyla başladı. Sahaya pil, çakmak, kapı kolu, taş, hatta kaya parçaları atıldı. Ne yapıyoruz beyler? Taş attığınız kişi ya da kişiler kim? Sonra hakem maçı tatil ediyor. Bu kez olaylar sokaklara taşıyor.. Polis - taraftar gerginliği yaşanıyor. Psikolojimiz iyiden iyiye bozuldu. Bir gün sonrası.. Berkin’in ölüm haberi geliyor. Yıkılıyor ortalık. Herkes hastaneye koşuyor.. 14 yaşında bu küçük çocuk ekmek almaya giderken başına isabet eden gaz kapsüyle yaralanmıştı. Cenazesinin kalkacağı gün sokaklar insan seli.. Adım atılmıyor. Uğur Mumcu, Hrant Dink’ten sonra gördüğüm belki de üçüncü büyük kalabalık.. Bakıyorum; medyanın bir bölümü Berkin’in ölüm haberini deyim yerindeyse ‘ufacık’ görüyor. Sanırım talimatı öyle almışlar! Ama sokaktaki mahşeri kalabalık birilerine öyle büyük dersler veriyordu ki... Tam o sırada eski Bakanlardan birisi -adını buradan anmayacağım- ‘başsağlığı’ dileyeceği yerde kalabalığı ‘ölüseviciler’ diye yorumluyor. Pes... Bu kadarına da pes... Bir acı yaşanırken, hakikaten pes! Sizler ayakkabı kutularını doldurun, sonra da bu küçük insanın cenazesini hiç sıkılmadan farklı yorumlayın. Hatta ona ‘terörist’ deyin, ailesini yuhalatın. Böyle bir kin görmedim. İnsanın biraz olsun yüzü kızarmalı. F.Bahçe - Malaga Euroleague basketbol maçı oynanıyor. Maç bitmiş, F.Bahçe kazanmış. Önemli bir başarı. Ancak sevinen yok. Kaptan Ömer Onan bakın neler söylüyor: “Berkin Elvan’a çok üzüldük. Bu ülke pisi pisine bir evladını kaybetti. Kazansak da sevinemiyoruz.” İki farklı bakış açısı. Sonra polisten bir şehit haberi. Aynı günün gecesi sokak çatışmasını izlerken Burak’ı kaybediyoruz. 48 saat içinde üç cenaze kalktı. Üçü de hayatlarının baharındaydı. Bizler buradan ne kadar yazsak kelimeler kifayetsiz kalır. Ailelerin gözü yaşlı. Her biri perişan. Peki, bu işin sonu nereye varacak? Öfke, acımasızlık, şiddet neden? “İç savaş mı çıksın” isteniyor yoksa? Şu son 4 - 5 ay içinde gördüğüm manzaralar hiç hoş değil. Sokaklar eli sopalılarla, satırla gezenlerle, beline silah koyanlarla, bıçakla saldıranlarla dolu. Seçimlere az bir zaman kaldı. Tek dileğim bir an önce yapılıp bitmesi. Provokatörlerden uzak duralım. Ne olur başka Berkin’ler, Burak’lar ölmesin.

F.Bahçe taraftarı duyarsız kalır mı ?
Bugüne kadar hükümete karşı ‘dik’ duruş sergileyen F.Bahçe taraftarı Berkin’in ölümüne seyirci kalır mı hiç... Ali İsmail Korkmaz’da olduğu gibi Berkin için de bir değil çok sayıda beste yapmışlar. “Küçücük Berkin daha on dördünde, bombalar yağdı minik düşlerine... Bu kulüp her zaman ilklerin kulübü olmuştur. Yalan mı? Yine “Mustafa Kemal’in askerleriyiz”, Her yer Taksim her yer yolsuzluk” sloganları ağızlardan hiç eksik olmadı. Açılan bayraklar cabası... Tribünler bir bütün halinde. Zaman zaman bölünmeler görüyordum. Şimdi birlikte hareket ediliyor. Olumlu gelişme.

SOW’UN GÖZYAŞLARI
G.Saray ve Beşiktaş puan kaybetmiş; F.Bahçe için bundan daha güzel ne olabilirdi ki? İşte ben böyle düşünürken konuk takım 1 dakika içinde 3 tane yüzde yüz gollük pozisyonu kaçırdı. Biri gol olsa şok yaşanacak. Maç hareketli geçti. Top iki kale arasında gitti geldi. Yasin’in Gökhan Gönül’e yaptığı harekete sarı çıkmalıydı. Hakem Çağatay Şahan da uydu modaya! Erciyes’te iyi oyuncular var. Özellikle yabancıları üst düzeyde. F.Bahçe’yi yine beğenmedim hatta devre arasında üşenmedim, birçok meslektaşıma Sarı - Lacivertlilerin futbolunu sordum. Sonuçta büyük çoğunluğu benimle aynı görüşteydi; demek ki yanılmıyorum. Takım aylardır göze hoş gelen bir futbol ortaya koyamıyor. Savunma Egemen’in yokluğunda ‘S.O.S’ veriyor. Orta sahada Emre bir var bir yok. Aferin Alper’e, Mehmet Topal’a, Kuyt’a.. Alper - Meireles değişikliğini çok saçma buldum. Bazı futbolcular gibi sanırım Ersun Yanal da formsuz. Kuyt’ın attığı gole şapka çıkarmak lazım. Emenike ilk yarıda fazla bencildi, çok top ezdi. Holmen, Cristian, Kadlec maç kadrosuna girememişler. Acaba tek sorun yabancı kontenjanı mı? Erciyes’e verilen penaltı bana biraz ‘ağır’ geldi, tartışma konusu. Edinho’nun skoru 1-1 yapan golünün ardından Emenike’nin fileleri havalandırdığı pozisyon hayli ilginçti. Nijeryalı futbolcu yere düşerken top dizine çarpıp kaleye girdi ve skor 2-1 oldu. Sarı - Lacivertliler puan kaybetmiş olsaydı cezayı Sow’a keserdim. Kaleci Gökhan’la karşı karşıya kalıp atamadığı iki pozisyon beni şaşırttı ancak kaçırdığı goller sonrası Sow’un üzüntüsü ve döktüğü gözyaşı ne kadar yürekten oynadığının göstergesiydi. Taraftar Sow’u çok sevmekte haklı. 3 puan tabii ki güzel, kafalar rahat, önemli bir avantaj. Buradan şampiyonluk başka takıma gider mi? Zor...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kartal'ın suçu neydi? 12 Aralık 2024
Fırsatı kaçırmadı 3 Aralık 2024
Hoş geldiniz 24 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları