Galatasaray zor anlaşılır bir taktik uyguladı. Savunmanın önünde Selçuk ve Rodriguez onların önünde oynamaya çalışan Bilal, iki kenarda Sneijder ve Podolski. Belki de Umut ile üçlü forvet. Ne varki bir türlü ne savunma arası koşular, ne kanat atakları ne ver-kaçlarla pozisyon üretemediler. Bu yapıda Gençlerbirliği Doğa’nın oyundan çıkışı ile El Kabir’i ilerde bırakarak Campos’u da ortaya çekti, kalabalık bir savunma bloku oluşturdu. Her ne kadar savunma ağırlıklı oynasa da Gençlerbirliği çabuk hücuma çıktı. İlk ciddi pozisyonu Chedjou’nun hatasında yakaladı. Stancu’nun vuruşu direkten döndü. Galatasaray ilk yarıda beş dış şutun dışında gole yaklaşamadı. En ciddi şansı Gençler’in dört oyuncusu rakip yara alanda kaldığı zaman buldu. Sneijder’in vuruşunu Hopf önledi. Gençlerbirliği ikinci net pozisyonda El Kabir ile öne geçti.

Chedjou’nun katkısı
İkinci yarı Rodriguez-Yasin değişikliği ile başladı. İlk yarıda savunma oyuncuları hücuma hiç katkı yapamamıştı. Chedjou’nun iki katkısı on dakikada Galatasaray’ı öne geçirdi. Sol açık gibi orta yaptı, oyundan çıkması beklenen Bilal golü attı. Kısa süre sonra Selçuk’un kornerinde santrfor gibi topu ağlara yolladı.
Yasin’in golü farkın habercisi gibiydi. Burak geçen sezon da aynı şartlarda oyuna girmiş ve sakatlığı tekrarlamıştı. Bence risk alınmıştı. Olası pozisyonlar gol olmadı ama dördüncü gol Burak’tan geldi. Galatasaray kötü başladığı maçı iyi bitirdi.