\n\n\n

Türkiye, Trabzonspor ile F. Bahçe’nin şampiyonluk yarışına kilitlenmiş bir durumdayken futbolda ve başka spor branşlarında nelerin olup bittiğinin pek farkında değiliz sanki. Haftalardır türlü sorunlarla baş etmeye çalışan Diyarbakırspor’a ilişkin küçük haberler çıkıyor medyada. Umudumu yitirmeden Güneydoğu ekibinin yazgısının ne olacağını merak ediyordum. Cumhuriyet’te müdürümüz Arif Kızılyalın ve Aydınlık gazetesinde Cüneyt Akalın Ağabeyimiz Diyarbakırspor’un gidişatına ilişkin iki güzel yazı yazdılar. Ancak daha çok yazı yazıp konuyu gündemde tutmanın gerekliğine inanıyor, hafta sonu sabahlara değin futbol tartışanların da zahmet edip Diyarbakırspor’un neden sorunlarla baş edemediğini irdelemelerini istiyor ve bekliyoruz.

Bekir’in diyarını tehlikelerden korumak, savaşmak değil savunma için Çin Seddi’nden sonra dünyanın ikinci büyük surlarını etrafına yapılandıran Diyarbakır, binlerce yıldır dimdik ayakta kaldığı halde bugün gelinen noktada takımını savunamamıştır. Diyarbakır surlarını amblemine koyan, formayı giyen gençlerin kalbinin üstünde sağlamlığı, dayanıklılığı, sağlam karakteri, uzun ömürlülüğü simgeleyen kulüp ambleminin verdiği iletiye kimse kulak asmamış olmalı ki kulüp kapanma noktasına değin geriledi.

Oysa Diyarbakırspor sayesinde ne güzel günler gördük Güneydoğu’nun Paris’inde. Diyarbakır’a yaşamını adayan emniyet müdürü, halk adamı Ali Gaffar Okkan’ı Diyarbakırspor sayesinde tanıdım. Terekeme olduğumu öğrendiğinde boynuma sarılmasının sıcaklığını ve insanlığını Diyarbakırspor sayesinde duyumsadım. Diyarbakır’a her gittiğimde, kendisiyle birlikte şehit olan iki yardımcısını yanıma verdiği andaki tepkimi yumuşatmak için “Hocam bir şey olacağından değil, Diyarbakırımız huzurlu bir şehir. Benim yetişemediğim zaman şehri sana gezdirsinler, tanıtsınlar” derken hiç unutamadığım çocuk saflığında güleç yüzünü de Yeşil-Kırmızı renklerin peşine giderken gördüm.

Cumhuriyetimizin 75. kuruluş yıldönümü nedeniyle Diyarbakır’da düzenlenmesine öncülük ettiği Uluslararası Hentbol Turnuvası sırasında, Diyarbakırspor’un maçlarında müdürlüğünü bir kenara koyup amigoluk yapacak denli Diyarbakırspor ile özdeşleşen Okkan’ın yaptıklarının hiç mi kıymeti yok. O, Diyarbakırspor bugünlere gelsin diye mi yaşamından oldu. Zamanında ulusal takımımızın gözbebeği oyunculardan Lefter Küçükandonyadis’lerin Vedat Okyar’ların formasını giydiği Diyarbakırspor bu mudur?

Diyarbakır bu mudur,

Testi dolu su mudur,

Gittin ki tez gelesin,

Tez geldiğin bu mudur?

Biz seni Süper Lig’e beklerken bu gidişin nereyedir? Bizi Diyarbakır’dan etmeyin. Diyarbakır ve bu şehrimizin takımının gönenç (mutluluk) ve erinç (huzur) içinde olması için biraz çaba harcayın…