Gündüz kavga eden muktedir ve muhalif milletvekillerinin, gece yarısı elele verip vekillik maaşlarını yükselttiği TBMM; dünyada oportünizmi demokrasi diye yutturan az sayıda meclisten biridir. 

Oportünizm, fırsatçılık demektir ve TBMM, bencilliğin, çıkarcılığın zaten toplumsallaştığı Türkiye’nin biyometrik fotoğrafından ibarettir. 

Vekillerin temsil ettikleri millete üstünlüğü; milletin kendi maaşına, emekliliğine, sağlık sigortasına vb. yapamadığı artırımı, hatta genişletme fırsatını yakalamış ve tabiidir ki kaçırmıyor olmalarıdır!

Aslında milletvekili maaşları, örneğin THY’nin yönetim kurulunda besiye çekilen yandaşlara ödenen “huzur hakkı”na ya da Diyanet’in zaten lojman, su, elektrik gibi giderleri devlet tarafından karşılanan imam, müezzin, hafız vb. ordusuna verilen maaşlara oranla pek de yüksek sayılmaz.

VEKİLLERE ZAM VAR, ASİLLERE YOK! 

Son düzenlemeye göre hem emekli hem de vekil olan 300 milletvekilinin maaşı 285 bin TL’ye yükseltildi. Aktif milletvekillerinin maaşı da 170 bin TL’ye çıktı.

Ancak TBMM üyelerine bu zamlar yapılırken AKP iktidarının asgari ücret ve emekli maaşlarını artırmaması, “asli” yurttaşın haklı öfkesini tabiidir ki yine vekillere yöneltti. 

Vekiller, temsil ettikleri millete oranla yüksek maaş alıyor, bu doğru. Ancak TBMM’nin resmi görevlendirmeleri dışındaki konaklama, ulaşım, görev giderleri, araç ve yakıt gibi tüm harcamaları kendileri ödüyor. Ucuz da olsa Meclis lokantasında cepten ağırlamak zorunda kaldıkları seçmen kafileleri de cabası. Görevini hakkıyla yapan kimi milletvekillerinin harcamaları karşılayabilmek için borçlandıklarını da biliyoruz. Dolayısıyla haksızlık ve aşırılık, aktif vekil maaşlarında değil. 

MECLİS’İN YARISI ÇİFT MAAŞ ALIYOR!

Haksızlık ve aşırılık, vekilliğin millete geçici bir hizmet olmaktan çıkıp bir sömürü kastına dönüşmesi, temsil ettiği yurttaşın çok üstünde ayrıcalıklarla donatılıp süper emeklilikle taçlanması!

Milletvekillerine TBMM’de iki yıl geçirdikten (ve bazıları yan gelip yattıktan) sonra emeklilik yaşına gelince 122 bin TL “milletvekili emekli maaşı” bağlanması, dünya çapında bir skandaldır! Keza emekli iken milletvekili seçilenlerin 2. yılın sonunda ayrıca emekli maaşlarını almaya başlamaları da ayrı bir skandal! 

TBMM’nin çatısı altındaki “geçici hizmet” sırasında, tek maaş alınmalıdır. 

Oysa halen Meclis’in yarısı demek olan 300 emekliye, böylece normal vekilin iki katı maaş ödeniyor.

Bu yılın ilk altı ayında, asgari ücreti ve emeklilik maaşı artırılmayan yurttaşlar sağlık sigorta primi ve gerek hastane masrafları, gerekse ilaçlara getirilen ek ücretler altında ezilirken TBMM üyeleri ve yakınlarının sağlık harcamalarına bütçeden 52 milyon 567 bin TL ödendi.

ERKEN SEÇİM NİÇİN İSTENMİYOR?

TBMM’nin tek adam rejimiyle sınırlanan yetkileri ve Meclis’teki varlığı “ne derse o”nu oylamaktan ibaret iktidar vekillerini düşününce; milletin zaten yararını görmediği, makus kaderini değiştiremeyen vekillerin maaşına, hak edilmemiş emekliliğine ve ek güvencelerine duyduğu öfke de artıyor.

Peki yurttaş haksız mı? Hayır!

31 Mart seçimlerini kazanan CHP, niçin erken genel seçim için bastırmıyor sanıyorsunuz? Çünkü 2023’te seçilen vekiller razı olmaz, hiçbiri süper emekliliğe hak kazanacağı iki yıl geçmeden seçim istemez!

Zaten hep muktedirin dediği yapılan Meclis’te, herhangi bir partiden milletvekili olmak için yanıp tutuşan on binlerce adayın ezici çoğunluğu aslında ne millete ne de yurda hizmet amacı taşıyor. Süper emeklilik başta, ayrıcalıklı hakların, yani çıkar peşindeler.

TBMM YEMLİK OLMAMALI!

Atatürk, milletvekili maaşı öğretmen maaşından yüksek olmamalı demişti. Günümüzde öğretmen ile milletvekili maaşları arasındaki makas, vekiller lehine açıldıkça Türkiye’nin de geleceği kararıyor. 

Peki bu oportünist sömürü nasıl bitirilir?

600 milletvekili sayısı başlı başına bir israftır. Nitelikli bir temsiliyetle, yarısı yeter. Milletvekilliği emekli maaşı kesinlikle kaldırılmalıdır. Asli ve asıl olan millete hizmetin ayrıcalıklı emekliliği olmaz! TBMM’deki görev süresi, vekillik öncesi çalışma süresine eklenir ve önceki işinden emekliliğine sayılır.   

Vekillere, kıdemli devlet memuru kadar özlük hakkı verilmelidir. Fazlası, eşitlik ilkesine aykırıdır. 

Koşullar böyle konulursa, millete gerçekten hizmet etmek isteyen insanlar TBMM’ye girer ve partiler de parasal çıkar peşinde koşan cüruf aday akınına uğramaz.