Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Duygu ve Moral
BÖYLE teknik direktör görülmemiştir. Hazret, yenen her golden sonra, “Ben zaten söylemiştim; onlar bizden güçlü, yapacak bir şey yok” dercesine rahat ve tasasız izliyor maçı. Sanki yenilen, hem de hiçbir şey yapamadan yenilen rasgele bir takımmış ve oynayışından, daha doğrusu oynayamayışından sorumlu olan kendisi değilmiş gibi.
\nBöyle bir yenilginin depremlerden ve terör belasından yaralı yetmiş beş milyonluk bir toplumu ne denli üzeceği, kırık moralleri daha da kıracağı umurunda değil.
\nHemen, “alt tarafı bir sportif oyun, bunca abartılır mı” demeyin. Futbol, başka. Daha doğrusu, bizim toplum için başka. İstediğiniz kadar, bu tür oyalayıcı oyunlarla totaliter rejimler arasındaki ilişkiden, şikelerden, kolay anlaşılmayan kulüpler dünyasının özelliklerinden dem vurun, futbolun öbür oyunlarla kıyaslanamayacak ölçüde bir kitle eğlencesi oluşunu, hatta “eğlence” ne demek, başıbaşına milyonlarca insanın psikolojisiyle, dünyaya ve kendi ülkesine bakışıyla ilgili bir toplumsal moral konusu olduğunu yadsıyamazsınız. Gerçi Hiddink “çok duygusal toplumsunuz, futbolcularınız da öyle” diyerek kestirip atıyor ama ona bakmayın siz, yenilgi akşamında kahvelerden deprem çadırlarına kadar her yerde hangi havanın estiğini, küçümsediği duygunun nasıl karamsar bir moral çöküntü getirdiğini o bilemez.
\nBununla şu noktaya gelmek ve konuya bir de kamusal sorun ve devlet politikası açısından bakmak, ne ölçüde entelektüellik, ciddilik, sorumluluk tepkisi çekerse çeksin, hiç yanlış bir yaklaşım sayılamaz . Çünkü, bu çağda ve bu coğrafyada kamusal morale ilişkin her durum, her olay, kimilerince küçümsenen bir futbol maçı da olsa, üzerine özenle eğilmeyi gerektiren bir toplum sorunudur.
\nHele maç, bir “milli” maçsa.
\nYabancı teknik direktörle oyuncuların yüzeyselliği ve vurdumduymaz adamsendeciliği artık bu soruna eğilişin derin ve kapsamlı olmasını zorunlu kılıyor. Bu vesileyle, ilkeler üzerinde durmak ve kolay çiğnenemeyecek kurallar getirmekten çekinmemeli.
\nHer şeyden önce, hiç değilse futbol gibi bir alanda yabancı teknik direktör tutkusundan vazgeçip o yola dökülen parayı yerli yeteneklerin, deneyimlerin ve görgülerin geliştirilmesine ayırarak bugün yerine yarını düşünmek daha doğru olmaz mı?
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık