İnsani davranışların ve toplumsal hayatın özünü oluşturan ahlak sayesinde, sosyal kurallar ve normlar değerli hale gelirler. Bir düşünce ve inanç sistemi olarak ele alındığında ise bireysel, geleneksel ahlaktan başlayarak tüm insanlığa mal olan kurumlara, iş dünyasına, politik ilişkilere, hukuk ve sağlığın dahil olduğu mesleki etik değerlere kadar uzanan geniş bir yelpazeyi içerir. 

Özgürlüklerin esas olduğu, halk için halkın yönettiği demokrasilerde, sosyal adaletin temelini oluşturan siyasi haklar vazgeçilmez kazanımlardır. Bunlardan vazgeçmek bireysel ve sosyal ahlak değerleri bir yana, hem kamu vicdanı ve hem de kamu idaresinde söz sahibi olabilmek ile çelişir.

SİYASİ VE POLİTİK YAPILAR

Günümüzde gelişmiş, demokratik ülkelerde seçimlere katılım oranları düşmekte, yüksek yargıya kadar uzanan, siyasi ve politik yapılanmalar dikkat çekmektedir.

“Antipolitik Çağdaş Politika” adlı kitabında Geoff Mulgan, döllenme özelliğini yitirmiş, katılaşmış politik yapılardan bahsediyor. “İş başındaki hükümetler bir coşku nedeniyle değil, mevcut başka bir alternatif konusundaki sinizm nedeniyle ayakta duruyorlar. Olumsuz kampanyaların olumlulardan daha etkin ve duygudan uzak olumsuz hareketlerin olumlayıcı hareketlerden daha dinamik oldukları ortaya çıkmaktadır.”

Medya ve kurumların altyapısını oluşturduğu, modern politikalar dönüşümlü bir biçimde, bir iktidar ve muhalefet oyunu haline gelmektedir. Politik modernleşme politikayı güçsüz bırakırken paradoksal olarak toplumu politikleştirir. Doğal kurallara ve geleneksel değerlere göre yaşamayan toplumlarda, kamusal alan genişlemekte, bireysel davranışlar kolektif akıl ile yönetilmekte ve yönlendirilmektedir.

ETİK DEĞER

Apolitik çağ adı verilen ve modernliğin sıkıntılarının yaşandığı günümüzde, sadece politikacıların değil, diğer etkinlikler yanında politikayla da ilgilenen insanların ve gençlerin var oldukları toplumlarda, siyasal haklar kullanıldığı sürece ve politik ahlak mutlaka üst düzeye çıkacaktır. Seçimlerde kararsız görünen, oy vermek için sandığa gitmeyecekleri söyleyen gençler için yetmişli yıllarda popüler olan iki sözü hatırlatmakta fayda var: Yaşamın orta yerinde yolculuğa çıktığınızda yanınıza her şeyi alamazsınız. Bugün sizleri yönetecekleri belirlemede siyasal haklarınızı kullanmazsanız eğer, yarınlarda şikâyetçi olma ve sessiz kalma hakkınız olamaz. Siyasal bir hakkı kullanmak etik bir değerdir. Günümüzde ahlaki normlar çeşitliliği ve zenginliği ile insanoğlunu çoktan aştı, asıl hedef ise onları gerektiği anda yakalayabilmek olmalıdır.

OP. DR. MURAT MOLU

GENEL CERRAHİ UZMANI