Galatasaray’ın da,
Karabükspor’dan farkı yok.
Hatta puan cetvelinde 2
sıra altında konuk ekibin.
Mancini’nin TT Arena’daki ilk
maçı ama Akhisar Belediye’ye
bıraktığı 3 puandan sonra bir
üç puan da burada bırakırsa;
ilerisi için kötü senaryoların
devreye gireceğini de bilmeli…
Neyse ki, takımılarına en çok
katkı veren elemanları Melo
ve Selçuk sahne aldı. Onlara
bir de sürpriz isim Ceyhun
eklenince, hazırlık bölgesinin
hâkimi Galatasaray’dı ilk yarıda.
Fakat kanat oyuncu eksikliği
vardı Sarı Kırmızılılarda. Sorarım
Mancini’ye ileri üçlüdeki
Sneijder, Drogba ve Burak’tan
hangisi kenar hücumuna
yatkındı. Zaten tehlikeli ataklar
ortak göbekten gelişti devamlı.
Sneijder’in attığı golün oluşumu
da bu alanla ilintiliydi. Ancak
son zamanlarda çok eleştiri
alan Burak, müthiş bir gol
pası verdi Hollandalı ustaya.
Drogba’nın son anda oynamak
istemesi ve cezbedici futbolunu
sergilemesinin takdir görmesi
gerekir. İkinci yarı Mancini’nin,
kenar ataklara çare üretmesi
elzemdi. İtalyan hoca, golü
yemelerine karşın 69 dakika
bekledi kanat oyuncusu Aydın’ı
almak için. Geçen yıl Karabük’ü
deplasmanda yıkan Sneijder,
bu kez kritik bir dönemde
takımına 3 puan kazandırırken;
Mancini’ye değil, Aydın’a
teşekkür etmeli. Çünkü Aydın
girdi, Hollandalı gaza bastı.
Aman Mancini dikkat, şans her
zaman bu kadar yardım etmez.
Karabükspor, Tolunay
Kafkas yönetiminde ligi iyi
bir başlangıç yapmıştı. İlk
3 haftada aldığı 7 puanla
kendine zirvede yer edinmişti.
Nedense sonra ki 4 haftada
yalnızca 1 puan (evinde
K.Erciyes ile 0-0) alabildiler.
Kafkas’ı beğenenlerdenim,
ancak bazen burnunun
doğrultusunda gidiyor. Kadro
istikrarından yana olması,
dengeli futbolu benimsemesi,
oyun şablonunu iyi ayarlaması
artıları; futbolcu diyalogu,
oyuncusunu küstürmesi, verdiği
bazı ters beyanatlarını eksileri
olarak belirtmeliyim. Kaleci
Waterman, Stoper Sebastien,
Samba Sow (Bursa maçından
kırmızı kartlı oynamayacak) ve
Akpala yenileri. Onları genelde
oynatıyor; dün gece 3’ü
sahadaydı. Ama sezon başında
çok güvendiği Erdem ve
Gökhan Ünal yine kulübedeydi.
Dengeli oyunları ve bilinçli gol
girişimleri dün de sürdü. Fakat
gol yolunda Akpala’ya, İlhan
Parlak ve Lua Lua yardımcı
olamadı. Nijeryalı, ikinci yarı
başında da şahsi gayretiyle golü
attı. Kafkas’ın öğrencileri, tam
hazırlık bölgesini ele almışlardı
ki Fransız stoper; Burak’ı yaka
paça indirdi. Tolunay hoca
haliyle savunmaya takviye
yapmak zorundaydı. Erdem’e
sarıldı. Ama 35 dakika uzun
süreydi. Sonunda teslim
oldular ama gerçeği söylemek
gerekirse, bir puan haklarıydı.