Özdemir İnce

Paçavra gazete!

14 Ocak 2020 Salı

Google Alerts gönderdi de haberim oldu: Mil-Diyanet Sen Genel Başkanı Celaleddin Gül, 5 Ocak 2020 tarihli yazımın bir bölümüne kızıp bir bildiri yayımlamış. Bu bildiriyi de Mihrap Haber namlı bir müessese ortalığa yaymış. Mihrap Haber’in yaydığı metin aynen istifadenize sunulmaktadır. Şöyle:

***

Peygamber efendimizin karikatürünü yayımlayacak kadar küstah ve haddi aşan haberleri ile gündemden düşmeyen Cumhuriyet gazetesinin, Din ve Diyanet düşmanlığını köşesindeki yazılarıyla açıkça kusmaktan çekinmeyen yazarı Özdemir İNCE, 5 Ocak tarihli köşe yazısında yine aynı nefret dilini kullanarak, alanında uzman olan 140 bin personeli ile her türlü siyasi ve ideolojik görüşün üstünde, hiçbir mezhep ve meşrep ayrımı gözetmeksizin din hizmetini büyük bir özveri ile yürüten devletimizin en güzide kurumu Diyanet İşleri Başkanlığımız ve fedakâr personeli hakkında küstahça bir yazı kaleme almıştır.

Devletimizin en saygın kurumunu, milletimizin evlatlarını, tarihimizi ve ecdadımızı aşağılayan bu köşe yazarı müsveddesi ve gazetesi, terbiye edilmemiş aygır misali İslam dünyasının manevi değerlerine, ecdadımıza ve din adamlarına saldırmaktadır. Bu paçavra sürekli olarak ülkemizin kurum ve kuruluşlarına saldırmayı kendine vazife edinmiştir.

Bu köşe yazarı müsveddesi ‘Günümüzde de her türlü melanet Diyanet İşleri’nden ve onun Türkiye’nin kanını sülük gibi emen kadrosundan kaynaklanmakta’ cümlesini hiç sıkılmadan ve utanmadan küstahça kullanabilmiştir. Diyanet personelinden bahsederken ‘dinsiz-imansız kadro’ ifadesiyle içindeki kin ve nefretini kusmuştur.

Bazı medya organlarında da son zamanlarda Diyanet’e, din görevlilerimize ve dindarlara saldırıların arttığını gözlemliyor ve bu saldırıların kimler tarafından maddi ve manevi olarak finanse edildiğinin de farkında olduğumuzu, Ülkemizin âli menfaatleri söz konusu olduğunda aynı mihrakların devreye sokulduğunu gözlemliyor, son dönemde artık bu saldırıların daha fazla artmasına şahit olmaktayız.

Diyanet İşleri Başkanlığımız toplumumuzun kardeşlik harcı, milletimizin gözbebeğidir. Her türlü siyasi ve ideolojik görüşün üstünde, hiçbir mezhep-meşrep ayrımı yapmadan bütün halkımıza hizmet etmektedir.

Diyanet İşleri Başkanlığı’na terör örgütü gibi saldıran, her türlü iftirayı atan Cumhuriyet gazetesi ve terbiye yoksunu yazarı, her gün askerimizi ve polisimizi şehit eden PKK’li teröristleri Kandil’de yere izmarit bile atmayan ve adalet sarayında savcımızı şehit eden DHKPC’li teröristleri cici çocuklar olarak lanse etmeye çalışmaları halen hafızalarda tazeliğini korumaktadır.

Bu mesnetsiz haddi aşan, çirkin ve küstahça sözleri ve sahibini kınıyor, bu konunun hukuki mercilerde takipçisi olacağımızı da kamuoyuna saygıyla beyan ediyoruz.

***

Sendika Genel Başkanı’nın alınıp hakkımda hukuki mercilere başvuracağını söylediği bölümün devamı  şöyle :

Diyanet’in obur kadrosu Osmanlı’nın ulema sınıfına benzemez ama Diyanet İşleri Başkanı  ‘Humeyni’ olmak hayali kurarken dinsiz-kitapsız kadrosu ise ‘Mollalar Rejimi’ kurmak istemekte. Oysa, ‘İki 20’yi topla’ desen, iki 20’yi yan yana yazıp ‘2020’ derler.

Bunun dışında “dinsiz-imansız” deyimi de “insafsız” anlamında kullanılmıştır.

Anlaşıldığına göre: Bay Celaleddin Gül, bunların dışında, yazımın geriye kalan bölümlerinde yer alan görüşlerimin tamamını kabul etmekte. Şimdi, soracağım, belki biliyordur: Kuracakları mollalar rejiminde Humeyni kim olacak?

***

Binlerce sayfa yazı yayımladım. Bir Yazar Müsveddesi” olarak telif ve tercüme 130’dan fazla kitabım var. Ve yazılarımdan dolayı tek bir sabıkam yok. Lakin büyük konuşmamalı: Bakarsınız şu dönemde o da başıma gelebilir. Bu nedenle müşteki tarafa maddi durumum hakkında bilgi vermek istiyorum: Emekli maaşım ve gazeteden aldığım aylık 2 bin 500 (iki bin beş yüz) TL’den başka düzenli gelirim yoktur.

***

Ama gerekirse: Bundan böyle... Herhangi bir hoca... Herhangi bir vaazında... Başka hiçbir konu kalmamış gibi...Ve din sadece bunlarla ilgilenirmiş gibi... Cinsel münasebetlerden, kadınlardan, şehvetten, kadın erkek ilişkilerinden, çokeşlilikten falan söz ederse... Kendisini... İslam karşıtı propaganda yapmakla görevlendirilmiş bir etki ajanı ilan edeceğim. Baştan söyleyeyim de sonra kırılmaca, darılmaca olmasın.” (Hürriyet, 9.1.2020) diye yazan Ahmet Hakan’ı tanık göstereceğim.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Din ve vicdan hürriyeti 13 Aralık 2024
Üst kimlik olarak İslam 10 Aralık 2024
Yandaş hakem 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları