R.T. Erdoğan, hangi sıfatıyla, AKP Genel Başkanı olarak mı yoksa Cumhurbaşkanı olarak mı, hangi sıfatıyla bilmem ama millete bir müjde verdi ve 1915 Çanakkale Köprüsü’nün resmen açılacağı günü açıkladı (20 Şubat 2022): “Planlanandan bir buçuk yıl önce tamamladığımız, bir an evvel milletimizin hizmetine sunmak için 26 Şubat’ta açmayı planladığımız 1915 Çanakkale Köprümüzün açılışını, vatandaşlarımızın talebi üzerine Çanakkale Zaferimizin yıldönümünde, 18 Mart’ta gerçekleştirme kararı aldık.”
Planlanandan bir buçuk yıl önce bitirilmesini kutlamak gerekir mi, kutlayan kutlasın ama bu açıklamada aklıma yatmayan yerler var:
1- Köprüyü neden 26 Şubat 2022 günü açmayı planlamışlar? 26 Şubat’ın 18 Mart’tan daha değerli tarihsel önemi mi var?
Cumhuriyet düşmanı İslamcılar ile AKP yobazları için özel bir anlamı olabilir.
2- Köprü neden “1915 Çanakkale Köprümüz” olarak anılıyor? Neden “1915 Çanakkale Köprüsü” değil de “1915 Çanakkale Köprümüz”? Burada bir sahiplenme, mülkiyet iddası yok mu? Öküz altına buzağı mı arıyorum?
İşi dil (lisan) ve dil’le olan yazar kimliğimle bu soruyu iyelik (mülkiyet) zamirleriyle (Benim, senin, onun, bizim, sizin, onların) çözümleyeceğim. Örnek: Benim köprüm. Ama “köprü” sözcüğüne “m”, eki (köprüm) ya da “n, sü, müz, nüz, leri” ekleri eklenince de olur: “Köprüm, köprün, köprüsü, köprümüz, köprünüz, köprüleri.”
R.T. Erdoğan “Köprümüz” diyor. Peki, “Siz” kimsiniz? El Cevap: “Biz AKP’yiz; Biz Cumhurbaşkanlığıyız (Kabinesiyiz!)” Cevap yanlış. Doğru cevap: Köprüyü şirket yaptı, köprü TC Devleti’nin parasıyla ve garantisi ile yapıldı. Köprünün sahibi AKP ya da Cumhurbaşkanlığı değil, köprünün sahibi devletin de sahibi olan Türk Milleti. Türk Milleti! O halde açıklamayı yapan kişinin “Köprümüz” yerine “Cumhuriyetimizin 1915 Çanakkale Köprüsü” demesi gerekirdi. Gerekirdi değil, demek zorundaydı. Ya da “Milletimizin (Türk Milleti’nin) 1915 Çanakkale Köprüsü” demek zorundaydı.
AKP aklıyla sonuç: “Ortak Akıl”ın sahibi ve “Başyüce” sıfatıyla Devlet’in ve Mülk’ün sahibi olan R.T. Erdoğan’ın doğum günü olan 26 Şubat (1954) günü Köprü’nün açılmasından daha doğal ve yakışır ne olabilir? Aslında köprünün adı “Başyüce Recep Tayyip Köprüsü” olmalıydı. Aslında Çanakkale Savaşı’nı Mustafa Kemal değil, melekler ve ulema kazandı!
3- 1915 Çanakkale Köprümüzün açılışını, vatandaşlarımızın talebi üzerine Çanakkale Zaferimizin yıldönümünde, 18 Mart’ta gerçekleştirme kararı aldık” deniliyor. Adlandırma konusunda bir oylama mı yapıldı? Hayır!
18 Şubat 2022 tarihli Cumhuriyet gazetesinin manşetini anımsayalım: “Kendisine köprü hediye etti.” Kendine köprü hediye eden kim? R.T. Erdoğan! Hangi köprü? 18 Mart Çanakkale Köprüsü. Çanakkale Boğazı’na yapılan köprünün adının 18 Mart olmasından daha doğal ne olabilir? Zafer gününün tarihi!
Manşetin haberinde şu satırlar yer alıyor: “Köprünün açılış tarihi öne çekildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, önceki günkü açıklamasında köprünün 26 Şubat’ta açılacağını duyurdu. 26 Şubat, aynı zamanda 1954 doğumlu olan Erdoğan’ın yaş günü.”
Tasarlanma evresinden itibaren adı ve açılış günü belli olan köprünün yeni (değişik) açılış gününün R.T. Erdoğan tarafından kendi sosyal medya hesabından açıklanması ve yeni tarihin kendi doğum günü olması çok tuhaf değil mi? “Şimdiden ülkemizin sembollerinden biri haline gelen bu muhteşem eserin açılışını 26 Şubat Cumartesi günü inşallah hep birlikte gerçekleştireceğiz.”
***
Evet! Çanakkale’nin denizinde ve toprağında atalarının kanı bulunan Türk halkının, köprünün açılış günün 18 Mart’tan 26 Şubat’a taşınmasına ve bu 26 Şubat’ın da R.T. Erdoğan’ın doğum günü olmasına, evet, Türk halkının kızıp isyan etmesinden daha doğal ne olabilir? Açılış 26 Şubat günü yapılsaydı büyük bir gaflet olur ve halk açılışa katılmayabilirdi. 18 Mart’ı 26 Şubat’la değiştirmek büyük bir skandal olduğu kadar, “R.T. Erdoğan’a karşı hazırlanmış büyük bir tuzak” olarak yorumlanmalıdır.
Anlaşılmıştır ki, anlamayanlar da anlasın ki: Tarihin tarihini ve tarihliğini değiştirenler tarihten ve hayattan “çakarlar”.
