Auster Doğum Günün Kutlu Olsun!

“Happy birthday to you! Happy birthday Paul!” Mr. Paul Auster, ilginç bir rastlantı bugün sizin doğum gününüz! 1947’de bugün doğdunuz. Doğum gününüzü kutlar, nice sağlıklı, mutlu, verimli ve Türkiye ziyaretli yıllar dilerim…\n

***\n

“Kış Günlüğü” kitabınız ABD’den de önce Türkiye’de yayımlandı. Bu nedenle bir gazetemizdeki söyleşinizde şöyle dediniz:\n

“Hapiste yatan yazar ve gazeteciler yüzünden Türkiye’ye gelmeyi reddediyorum! Kaç kişi oldu? 100’ü geçti mi? Biz demokratlar Bush’lardan kurtulduk. Bir savaş suçlusu olarak yargılanması gereken Cheney’den kurtulduk. Neler oluyor Türkiye’de! En çok endişelendiğim ülke. Demokrat yasaları olmayan ülkelere gitmiyorum, davet alsam da. Aynı sebeple Çin’den gelen davetleri de geri çeviriyorum. Bu hükümetleri protesto ediyorum!”\n

Keşke böyle konuşmasaydınız. Büyük bir yanlış yaptınız! \n

***\n

Bu sözler ile kınadığınız Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a koz verdiniz. O da boş durmadı şöyle döktürdü:\n

“ABD’li bir yazar pazar günü bir Türk gazetesine röportaj veriyor. ‘Hapiste yatan gazeteciler ve yazarlar yüzünden Türkiye’ye gelmeyi reddediyorum.’ diyor. Ah biz sana çok muhtaçtık. Niye gelmedin? Aman gel. Gelsen ne olur, gelmesen ne olur yahu? Türkiye itibar mı kaybeder? Kılıçdaroğlu da Türkiye’ye Fransız bu gazeteciye sahip çıkıyor. Tam anlamıyla tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş. Kendince Türk hükümetini protesto eden bu yazar en son 2010 yılında İsrail’e gitmiş. Güya İsrail demokrat, laik bir ülke… Sen ne cahil bir adamsın. İsrail tam bir din devletidir.”\n

***\n

Erdoğan’ın size “cahil” demesine bakmayın. Siz “ifade ve basın özgürlüğünden” söz ediyorsunuz, o İsrail’i öne sürerek “din özgürlüğüne” değiniyor. Bırakın, Başbakan sapla samanı karıştırsın. Kendileri sizin gibi cahil değil!\n

Türkiye konusunda bilgi sahibi olduğunuz Atatürk’ü şu sözlerle tanımlamanızdan anlaşılıyor: \n

“Atatürk olağanüstü bir devlet adamı… Olağanüstü bir lider… Türkiye’yi baştan yaratan eşsiz biri… 1. Dünya Savaşı’ndan sonra dağılan Osmanlı’dan Türkiye’yi yarattı ve modern dünyaya dahil etti. 20. yüzyılın en önemli tarihi kişiliklerinden bence…”\n

***\n

Nev York Times gazetesinde Başbakan’a yanıt vererek Türkiye’de “ifade ve basın özgürlüğünün olmayışını” bir kez daha dünya kamuoyuna şu sözlerle duyurdunuz:\n

“Başbakan, İsrail devleti hakkında ne düşünüyorsa düşünsün, ortada bir gerçek var. Orada ifade özgürlüğü var. Hiçbir gazeteci gözaltında ya da hapiste değil. PEN’e göre Türkiye’de yaklaşık 100 yazar hapiste. Hapse atılma tehdidi olmaksızın ifade özgürlüğü ve sansürsüz yayın özgürlüğü, bütün kadın ve erkekler için kutsal bir haktır.”\n

***\n

Ben sizin yerinizde olsam kalkar Türkiye’ye gelir, kitapları imzalar, ondan sonra Mustafa Balbay’ı, Nedim Şener’i Ahmet Şık’ı cezaevinde ziyaret ederek bu özgürsüzlüğü somut olarak dünyaya tanıtırdım.\n

“Uluslararası Gazeteciler Federasyonu”nun (UGF) Genel Kurul toplantısı 1971 sonbaharında İstanbul’da yapılacaktı. 12 Mart’ta askerler bir “muhtıra” ile hükümeti devirdiler. Başta İlhan Selçuk olmak üzere gazeteciler tutuklandılar, işkence gördüler.\n

UGF, Türkiye’de “basın ve sendikal özgürlükler olmadığı” gerekçesi ile İstanbul toplantısını başka bir ülkeye kaydırmak istedi. Rahmetli meslektaşım Ömer Sami Coşar ile UGF yönetim kurulundaydım. Strazburg’daki ilk yönetim kurulunda adamları İstanbul için ikna ederken anamızdan emdiğimiz süt burnumuzdan geldi.\n

Şu sözlerimiz etkili oldu ve genel kurulun İstanbul’da yapılması kesinleşti: “Hariçten gazel okumak marifet değil. Sıkıysa gelin İstanbul’da etkin kınamalarda bulunun. Türk meslektaşlarınıza sahip çıkın. Kendilerini cezaevlerinde ziyaret edin.”\n

Geldiler. Coşkulu bir toplantı yaşandı. UGF heyeti, cezaevindeki Türk gazetecileri ziyaret etti. Bir süre sonra özgürlüklerine kavuştular. Keşke gelseydiniz…

Uygarlıklar ülkesi Türkiye’nin arkeoloji ve sanat tarihi bağlantılı zenginliğini dünyanın başka hiçbir ülkesinde bulamazsınız. Yerli ve yabancı arkeologlar her yıl olağanüstü buluntuları Türk ve dünya kamuoyuna sunuyorlar. Onlar tarihi aydınlatırlarken, “gece köstebekleri” dediğim “defineciler” de tarihi karartıyorlar.\n

Amerika’da, Almanya’da, Fransa’da, İngiltere’de, İtalya’da, Yunanistan’da sokaktaki adama yönelik arkeolojik dergiler yayımlanıyor. Bazı ülkelerde iki değişik arkeoloji dergisinin yayımlandığını, hatta ABD’de ayrıca “Biblical Archaeology” adıyla çıkan bir derginin kutsal yörelerdeki arkeolojik alanlarda uzmanlaştığını da söyleyebiliriz.\n

Türkiye’de bilimsel içerikli “Arkeoloji ve Sanat” dergisi “hiçbir resmi ya da özel reklam almadan” varlığını 33 yıldır özveriyle sürdürüyor. Bir grup gencin, sokaktaki adama yönelik çıkardığı “Aktüel Arkeoloji” dergisi ise beşinci yılına girdi. \n

İki ayda bir basılan ikinci dergi, Türk ve yabancı arkeologların kalemlerinden çıkan ve kaliteli görsellerle donatılan yazılarla Anadolu arkeolojisini herkese tanıtıyor.\n

Şimdiye kadar 25 sayısı yayımlanan dergi, geçen yıl “Actual Archaeology Magazine Anatolia” adıyla bir İngilizce özel baskı yaptı. Türkiye’ye gelen yabancılara, yurtdışındaki meraklılara Anadolu arkeolojisi tanıtılıyor. \n

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın desteği ile İngilizce sayı 45 ülkede dağıtıldı. Özel sayı dışarıda büyük ilgi görünce, ikincisi hazırlandı. Bir İngiliz şirketi, şimdilik Avrupa’nın bazı başkentlerinde dağıtımını üstlendi.\n

Dergi, Türkiye’nin yalnızca güneş, deniz, kum ağırlıklı turizm ülkesi olmadığını, önemli uygarlıklar ülkesi olduğunu anlatıyor. ABD’de yayımlanan “Archaeology” dergisinin her sayısında Türkiye bağlantılı haber ya da makale olsun olmasın, THY’nin reklamını görürsünüz. THY bu akıllı davranışı ile Türkiye’ye gelmek isteyen meraklıları uçağına çekiyor.\n

Hiç unutmuyorum, Brad Pitt’in başrolünü oynadığı “Troy” filminden sonra pek çok Amerikalı Troia’yı görmeye heveslenmişti. Ama bazı Amerikan seyahat acentaları Troia’yı Yunanistan’da sandıkları için yolcuları Türkiye yerine Atina’ya uçurmuşlardı. İş işten geçtikten sonra ek uçuşlarla turistleri Çanakkale’ye getirmişlerdi. Artık THY devrede olduğu için bu tür yanlışlıklar yaşanmıyor.\n

Derginin Avrupa’nın tüm önemli kentleri ile ABD’de dağıtılması hedefleniyor. Dilerim, Türk turizmi alanında boy gösteren şirketlerimiz ile dışsatım yapan kurumlarımız bu derginin sayfalarında tanıtıcı reklamları ile boy gösterirler. Bu amaçla ilk iş olarak derginin Türkçe ve İngilizce sayılarını incelemelerini, sonra kendi tanıtımları için doğru kararı vermelerini öneririm.