Cumhuriyet’in 92 yıllık çınarı...

10 Mayıs 2016 Salı

"Cumhuriyet” gazetesinin 7 Mayıs kuruluş yıldönümü etkinlikleri için zaman zaman yayımlayabildiğimiz ekler, bizler de içinde olmak üzere, yeni kuşaklar Cumhuriyet okurları için gazeteciliğin olmazsa olmaz ilkelerinin yanında, “Cumhuriyet” gazetesinin yayın yaşamına girişinin amaçları, savunduğu değerler, yayın ilkeleri, 92 yıllık süreçte yaşananlara ilişkin, bilgilenme, bilinç tazeleme işlevleriyle meraklıları için saklanacak değerdedirler...
“Yenigün’den, Anadolu’da Yenigün’e, Cumhuriyet’e” geçişleri özetleyen bilgilendirmeler; Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs’ta Samsun’a ayak basması, Anadolu topraklarında bağımsızlık direnişi örgütlenmeleri, Meclis’in Ankara’da toplanması, “Kurtuluş” Savaşı destanının yazılışı süreçlerinin içinden izlenip kamuoyu oluşturulmasında gönüllü görev üstlenen gazeteci Yunus Nadi... İşgal altında kalan İstanbul’u, İngiliz askerlerinin evlerine gece baskınını, eşi Nazime Nadi’nin üstüne oturduğu sandığın içinde saklanarak atlatmış; yazı kadrosu, matbaası ile birlikte İstanbul’dan kaçarak Ankara’ya yerleşen Yunus Nadi’nin Anadolu serüveninde, savaşın içine askerlerin stratejik geri çekilişleri sürecinde, gazetesini Kayseri’ye taşıması da var...
Cumhuriyet ilan edilirken Yunus Nadi, Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında, Meclis Başkanı’dır... Laik Cumhuriyet’i ayakta, dirençli tutacak “Devrimler”in tuğlalarının örülmesinde etkin işlev yapacak gazete, kamuoyu oluşturulmasında, mandacılığı savunan güçlü İstanbul gazeteleri, aydınlarının karşısında, yeni gazetenin İstanbul’da yayın yaşamına girmesi gereği ortaya çıkar... Yunus Nadi’nin “Cumhuriyet” gazetesi 7 Mayıs 1924 yılında yayın yaşamına girer. Yunus Nadi’nin ilk makalesinde, en kalın çizgilerle altını çizdiği ilkeler arasında, “öncelikli siyasi iktidarlara karşı bağımsız, tarafsız gazetecilik...” vurgusu, Cumhuriyet’in 92 yıl boyunca özenle korunmaya çalışılan ayrıcalığıdır.

***

Olamadıkları patron, onurlu gazetecilik kimlikleriyle ucundan Doğan Nadi’yi, uzun yıllar Nadir Nadi’yi tanımış olarak, bağımsız kalabilme duyarlılıklarının, çağın kirli medyasında yürünen yolların tersine olduğunu söylemekle yetinmeliyim. Gazetenin siyasi ya da sermaye baskısı altında kalmaması uğruna, sıfır borçla gazete çıkarma titizliklerinin Cumhuriyet’e ne kadar da zor günler yaşattığının tanıklıkları bir yana... Cumhuriyet’i yaşatma savaşımı veren okurlarının yaşamak zorunda kaldıkları öte yana... Her dönem en pahalı, az sayfalı gazeteye en çok para ödeme özverileri devede kulak. O kadar çok okur, o kadar zorlu siyasi baskılar altında işlerinden oldular, dayak yediler ki... İnadına göstere göstere okudukları gazete üzerinden örgütlenerek, en zorlu günlerde “CUMOK”lular olarak Cumhuriyet gazetesini yaşatma direngenliğini gösterdiler...
Çalışanı olarak kuşkusuz duyarlılıklarıyla bizi eğite eğite gazeteci yapmalarına minnet borcum var... “Yanlış bir sözcük mü kullandım? Haberi mi atladım? Yaşanılan gerçeklikle okura ulaştırılan bilgeler arasında eksiklik mi olmuş?..” toplumsal sorumsuzluk hesaplaşması öylesine ağır, öğretici olur ki... Okuru mu Cumhuriyet’in kimliğini belirliyor, yoksa Cumhuriyet mi kamuoyu oluşturma gücünde etkin, güvenilir? Yumurta tavuk ilişkisi.
12 Mart darbesi sürecinde ilk ağır operasyon “Cumhuriyet” gazetesineydi. İlhan Selçuk, Oktay Kurtböke hemen tutuklanmış, aile mirasçıları üzerinden yönetim operasyonu ile kara listeye alınan çalışanları işten atılmıştık. Nadir Nadi istifa etmiş, okur gazeteyi okumaktan vazgeçtiği boykotu ile darbe yönetimini çökertmişti. Bir yıl sonra daha geniş bir yazar kadrosu ile beslenmiş kimliği ile Nadir Nadi kadrosu gazete yönetimine döndüğünde, Nadir Nadi aile mirasçılarına karşı yazarları koruyacak, özgür kalmalarını sağlayacak arayışlara geçmişti.
Nadi’nin ölümünden sonra 2. Cumhuriyet aile içi darbesine, yazarlarının ayrılmasına, okur boykotu eklemlenince, gazete iflasa gitti... Berin Nadiİlhan Selçuk öncülüğünde Cumhuriyet Vakfı kuruluşu ile dünya için de ilk özgün örnek, patronsuz gazete “Cumhuriyet” kuruluş amaç, yayın ilkelerine Vakıf Senedi’yle bağlanmış olarak, 1990’dan günümüze uzanan yayın yaşamına girdi... 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bugün 23 Nisan... 23 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları