Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Çocuklu babadan bu günlere
Kızını elinden tutup gezdiren baba
figüründen, çocuğunu döven babaya...
Bu yazıda öncelikle çocukların özdeşim
sürecini, daha sonra da toplumdaki liderlerin, özellikle devlet
büyüklerinin birer rol modeli olarak insanları nasıl
etkilediklerini irdelemek istiyorum.
Çocuklarda
Özdeşim
Özdeşim, çocuk gelişiminde önemli bir
işleve sahiptir. Çocukların nasıl bir insan olacakları,
çevreleriyle ne tür bir etkileşime girecekleri, meslekleri ve
evlilikleri, büyük ölçüde kuracakları özdeşimlerin
ürünüdür.
Çocuklar, küçük yaşlardan
itibaren, taklitten benimsemeye doğru ilerleyen bir özdeşim süreci
yaşarlar. Özdeşim nesneleri olan kişilerin, düşüncelerini,
duygusal tepkilerini ve davranışlarını, başlangıçta taklit
ederler, giderek onlar gibi olmaya özenirler ve zamanla bir ölçüde
onlara benzerler.
Çocukların, gençlerin özdeşim
nesneleri birden fazladır. Söz gelişi bir erkek çocuk, temelde
babasıyla ancak biraz annesiyle, biraz bir öğretmeniyle veya
bir dizideki kahramanla özdeşim kurar. Benzeri durum kızlar için
de geçerlidir; onlar da temelde anneleriyle ama babalarıyla,
ablalarıyla ilâ… özdeşim kurarlar. Kişisel değerlerin, yanı
sıra bir futbol takımı tutmanın temelinde sevilen kişilerle,
gruplarla özdeşim kurma bulunur.
Özdeşim yaşamımızı
saran bir atmosfer gibidir. Tanıdığınız yetişkin yaştaki iki
kız kardeşin seslerinin, tonlamalarının birbirine benzediğini,
aynı zamanda ikisinin konuşma şeklinin annelerine benzediğini
fark edebilirsiniz.
Peki, özdeşim kurmada aynı
cinsiyette özdeşim nesnesi seçmek şart mı? Hayır, araştırmalar
göstermiştir ki çocuklar ille de kendi cinsiyetlerine uygun ana
babalarıyla özdeşim kurmazlar, yaygın biçimde güçlü olanla
özdeşim kurarlar. Ailede babadan veya anneden hangisi daha renkli,
daha güçlü algılanıyorsa çocuklar onunla özdeşim kurarlar.
Güçlü olan paratoner gibi çeker.
Ailede anne mağdur
ve mağlup, baba ise mağrur ve galip ise, çocuk büyüdükçe
annesine acır ve onu sever ancak babasıyla özdeşim kurar,
‘babasının oğlu’ olur, o da anneyi ezmeye çalışabilir,
evlendiğinde ise, yüksek olasılıkla babası gibi despot bir koca
olur.
Yetişkinlerde Özdeşim
Özdeşim,
çocuklara, ergenlere özgü değildir. Yetişkinler de toplumdaki
önde gelen sanatçılarla, siyasetçilerle, yani meşhur ve güçlü
olarak algıladıkları kişilerle özdeşim kurarlar, özellikle
Doğulu toplumlar üst düzey devlet adamlarının davranışlarını
örnek alırlar.
Cumhuriyetimizin ilk yıllarında
Atatürk, kazandığı olağanüstü zaferlerle, kurduğu
Cumhuriyet’le, düşünce tarzıyla ve kıyafetiyle toplum için
önemli bir rol modeliydi. O’nu hem erkekler, hem kadınlar,
kanımca daha çok erkekler örnek aldılar.
Atatürk
ve Ülkü
Atatürk ömrünün son yıllarında bir manevî
çocuk edindi; Ülkü. Ülkü’nün manevî babası olarak onunla
oynar, konuşur, okuma yazma öğretirdi. Bence hepsinden önemlisi
Ülkü’nün elinden tutup topluma bir "çocuklu baba"
resmi sundu ve dünya tarihinde ilk kez elinde çocuğuyla dolaşan
devlet başkanı oldu.
Çocuklu baba, üstelik kız
çocuğuyla baba görüntüsü, gerek ülkemizin, gerekse başka
ülkelerin babaları için, göz ardı edilemeyecek bir rol
modeliydi. Geleneksel toplumlarda babalar oğullarıyla gurur
duyarlar, onların babası olmakla övünürler. Örneğin Hasan
Dedem düşmanla savaşırken, amcamı kastederek, “ben Kâmil’im
babasıyım” diye nara atarmış. Eskinin babaları arasında bunu
yapan çoktu, ancak “ben Ayşe’nin babasıyım” diye bağıran
yoktu. Çünkü bir kız çocuğunun babası olmak pek de övünülecek
bir şey değildi. Atatürk topluma, kızıyla övünen bir baba
görüntüsü sunmuştur.
Cumhuriyet’in
ilk yıllarında, ülkemizdeki tüm babalar değilse de, pek çok
baba, ‘Kızının elinden tutup dolaşan baba’ modelinden büyük
ihtimalle etkilenmiştir.
Atatürk’ten Sonra
Ülkemiz
insanı, güçlü baba figürünü sever. Atatürk’ün halefleri,
çocuklarının elinden tutup dolaşmadılar ancak lakabı “Baba”
olan ünlü bir devlet adamımız, koruyucu ve hoş görülü bir
baba portresi çizdi. Başbakan olan bu devlet adamı, bir gün
kürsüdeyken yanına gelen on yaşlarında bir çocuk, muhalefet
liderine sevgilerini iletmek istediğinde, gülerek ona sarılmış,
söylemesine izin vermişti.
Başka tavırlar içinde
siyasetçilerimiz de oldu. Örneğin bunlar arasında önemli bir
isim, bir kurdele kesme töreninde aceleci davranan oğlan çocuğunun
kafasına mikrofonlu eliyle iki defa sertçe vurdu. Böylece
Atatürk’ün çocuğun elinden tutan baba figüründen seksen yıl
sonra, çocuğu döven baba figürü ortaya çıktı. Aynı üst
düzey siyasetçi yine bir gün halka hitap ederken yanına gelen
çocuğun eline mikrofonu verip onun muhalefet liderine hakaret
etmesine izin verdi, “Evlâdım büyüklerine saygılı ol, sen
siyasete karışma” demedi. Bu da çocuğun saflığını istismar
eden baba figürüydü.
Aslında çocukların saflıklarını
istismar etmek toplumumuzda yaygındır. Kimi anneler küçük
çocuklarına, “Ben öleyim, baban üvey anne getirsin” diyerek
onların ağlamalarını gülerek izlerler.
Atatürk, kız
çocuğunun elinden tutup dolaşan, aynı zamanda kindar değil,
affedici, uzlaşmacı bir babaydı; Anzaklı Annelerin ifadesiyle,
onların da atasıydı, babasıydı ve Anadolu’yu işgal ettiren
Venizelos’la zaferden sonra el sıkışmıştı.
Kendimizi
ve birbirimizi üzmeyelim, gelişmek her yaşta mümkündür; babalar
da hata yapabilirler, önemli olan değişmek, gelişmektir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı