2022 yılında öyle korkunç şeyler oldu ki yılsonu hesabını bu köşeye sığdırabilmem imkânsız. Ama bir yerden başlamalıyım: 

Bu yıl Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, hükümetin başından bol bol küfür dinledik:

Sürtük, çürük, eşkıya, ahlaksız, rezil, tezek, İsrail dölü, soysuz, pis çamur, terörist, dönek, şerefsiz, vampir, virüs, ölü sevici, edepsiz, mankafa, alçak, cibilliyetsiz, rezil, geri zekâlı, affedersiniz Ermeni, vatan haini...

Listeyi daha çok uzatmadan belirteyim: Suratımıza haykırılan bu sözcüklerle, en yetkili devlet adamının kullandığı bu “çok kibar” dille yattık, bu dille kalktık. Ve muhteşem yargımız söyleyene bak ya da söyletene bak diyerek bunların hiçbirinde hakaret görmedi. 

Buna karşılık Adalet Bakanlığı verilerine göre, son sekiz yılda cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla açılan soruşturma sayısı 200 bine, dava sayısı ise 45 bine yaklaştı. 2014’te 110 olan cumhurbaşkanına hakaret davası, 2021’de 9 bin 168’e çıktı. 2014’te 18 yaş altındaki yalnızca bir çocuk hakkında dava açılırken bu sayı 2021’de 305’e yükseldi.  

***

2022 yılında en çok hak hukuk ve adalet yara aldı... Bir de kamu vicdanı... Ekonominin aldığı yaraları başka sayfalara bırakıyorum. Düşünce ve ifade özgürlüğü yine tehdit altındaydı. Örgütlenme, toplanma ve gösteri özgürlüğü milletin elinden alındı. Oysa bunlar insan hakkıdır, yurttaşlık hakkıdır. Demokrasi gereğidir. 

Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre, 1 Aralık 2022’de 336 bin 315 tutuklu ve hükümlü bulunmakta. Bu sayı 2005’te 55 bin 870... Yani 17 yılda altı kat artmış...  Adalet Bakanlığı’na göre, ülkedeki 396 cezaevinin toplam kapasitesi 286 bin 797’dir. Yani yaklaşık 50 bin kişi fazlası var. Nisan 2022 itibarıyla hapishanelerde 651’i ağır olmak üzere toplam 1517 hasta cezaevinde tutulmakta.

***

Düşünce ve ifade özgürlüğü demişken: 2022’nin 11 ayında: 

63 gazeteci gözaltına alındı, 30 gazeteci tutuklandı. 

Saldırılar sonucu bir gazeteci yaşamını yitirdi, en az üç gazeteci ise yaralandı. Beş gazeteci tehdit edildi.

 24 gazeteci hakkında soruşturma başlatıldı. 252 basın çalışanı hakkında açılan 107 davanın görülmesine devam edildi.

507 habere, 274 içeriğe, 33 sosyal medya paylaşımına, 1773 siteye erişim engellendi. 

Sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle biri çocuk 90 kişi gözaltına alındı, altı kişi tutuklandı, yedi kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Aynı dönemde ayrıca; altı kanala 30 gün idari para cezası, iki kanala 18 kez yayın durdurma cezası ve bir kanala üç gün yayın durdurma cezası verildi.

13 sanatçı haklarında açılan davalarda yargılandı. (Tüm sayıları Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın son raporundan aldım.)

***

Hesabı, kadın cinayetlerine yer vermeden kapatamam... Malum “İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırıverdim” dedi diye en yetkili ağız, kadın katliamı ivme kazandı: 

Bianet’in verilerine göre 2022’nin ilk 11 ayında erkekler, 308 kadını öldürüldü, 140 kadını taciz etti, 209 çocuğu istismar etti, 728 kadına şiddet uyguladı, 26 kadına tecavüz etti. 

Erkekler en az 386 kadını seks işçiliğine zorladı. 2022’nin ilk on bir ayında 171 kadının ölümü basına “şüpheli” olarak yansırken en az 36 çocuk erkekler tarafından öldürdü.

İç açıcı bir yazı değil ama eldeki durum budur. 

 2023 yılının ülkemize ve dünyaya hakkaniyet, adalet, eşitlik, özgürlük, bağımsızlık, sağlık, sevinç, huzur getirmesini diliyorum. Yaşamın her alanında, her tür ayrımcılıktan, şiddetten, hoyratlıktan, yalandan, talandan, nefretten, kinden arınılmasını diliyorum. Bu dileğin gerçekleşmesi imkânsız dediğinizi duyar gibiyim... 

Öyleyse: Mücadeleye devam. Önümüzdeki yıl, seçimlerinizi ona göre yapmanız dileğiyle...