Stat boş, seyirci ve tezahürat yok... Ligin çok önemli derbisi, boş tribünlere oynadı. Bu kadar sessizliğin nedeni; koronavirüs nerede, ne yapıyor? Anlamak zordu. Seyirciyi korumak söz konusuysa görevlilerin ve futbolcuların ayrıcalığı dramdır!.. Fatih Terim’in maç öncesi, “Kurallara uymak için buradayım” açıklamasının içi boş değildir. İlk 30 dakikada konsantrasyon bozukluğu yaşayan iki takımda da futbolcular golü unutunca Feghouli, ilk şut denemesini yaptı.

Yağış ve soğuk, boş tribünlerin ötesinde futbolcuları etkilemiş olacak ki gol atmak akıllarına dahi gelmedi. Beşiktaş 2. yarıda Falcao’nun kafa vuruşuna, N’Koudou’nun şutunun Muslera tarafından 55. dakikadaki kurtarışıyla cevap verdi. İkinci 45 dakikada oyuna dönen futbolculara büyük ihtimalle devre arasında ne için oynadıkları hatırlatıldı!.. 

Fatih Terim’in yeniden şans verdiği Belhanda oyunda yoktu. G.Saray, defansta Donk, Lemina ve Marcao üçlüsüyle oynayarak orta alanda kalabalık olmayı tercih etti. Beşiktaş ise 4-2-3-1 klasik dizilişiyle 90 dakikayı tamamladı. Oyunun ruhu, boş tribünlere paralel olarak dışarıda kalsa da  2. yarıdaki hareketlilik golü getirebilirdi. Boateng ve Onyekuru’nun yetersizliğine katılan N’Koudou’yla golü bulmak iyice zorlaşınca kalecilerin dahi çok az topla buluştuğu bir 90 dakika izledik. Acaba sadece korona gerçeği mi suçluydu?