Elde vatan kalmadı

Elde vatan kalmadı

03.08.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Tarih: 13 Ocak 1921

Yer: İlk TBMM binası

Kürsüde Meclis Başkanı Mustafa Kemal Paşa konuşmaktadır. Salonun ortasında tüten odun sobası çıtır çıtır yanmaktadır. Meclis sıralarında gürültüler, alkışlar... Mustafa Kemal Paşa sözünü şöyle bitirecektir: “Milletimiz, bugün, bütün geçmişte olduğundan çok daha ümit vardır. Bunu ifade etmek için şunu arz ediyorum. Kendilerinin tabiriyle, cennetten vatanımıza koruyucu olan merhum Namık Kemal demiştir ki 

‘Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini

Yok mudur kurtaracak baht-ı kara maderini.’

İşte bu kürsüden bu Meclis’in başkanı sıfatıyla Meclis’i oluşturan üyelerinin her birinin adına diyorum ki vatanın bağrına düşman dayasın hançerini, bulunur kurtaracak bahtı kara maderini.” (Sinan Meydan, Sözcü, 6 Ağustos 2018) İstiklal Savaşı’nın karanlık günlerinde TBMM Başkanı Mustafa Kemal, vatan şairi olarak anılan Namık Kemal’in vatan kasidesindeki karamsar dizelerine, yıllar sonra umut ve azim dolu cevap veriyordu.

Evet, ortam çok karanlıktı ama TBMM Başkanı, düşmanın bağrına hançerini dayadığı vatanı kurtaracaklarını söylüyordu. Kurtaracaklardı da. Yeter ki o vatan ve o azim olsun!

Yeter ki Osmanlı’nın mülkü ile Cumhuriyetin vatanının aynı şeyler olmadığının bilincine varılsın, bütün kurumları, kurulları ve kavramlarıyla vatanın oluşturulması ve korunması gereken bir toplumsal emanet olarak korunsun vatan.

Bütün bunlar titizlikle uygulandı ve vatan hançerin tehdidinden uzaklaştırıldı.

Şimdi aradan yüz yıl geçti. Bugün güya egemenliğin millete ait olmasına rağmen, durum yüz yıl öncesinden daha karanlık görünüyor.

O gün düşmanın bağrına hançerini dayamış olmasına rağmen ortada kurtarılacak bir vatan vardı.

Bugün o da kalmamış durumda. 

***

Bugün artık vatanın nasıl kurtarılacağı tartışmasının da anlamı yok. Çünkü ortada kurtarılacak vatan yok, elimizden kaydı gitti.

Vatan hukuk devletine bağlılığıyla kaydı gitti. 

Vatan yasama yetkisini yitiren yasamasıyla kaydı gitti.

Bağımsız yargısıyla kayıplara karıştı vatan.

Anayasa Mahkemesi’yle, Danıştay’ıyla, Yargıtay’ıyla, Sayıştay’ıyla yitti gitti vatan.

Adalet tutkusuyla, ar hayâ duygusuyla birlikte ellerimizin arsından kaydı gitti vatan.

Allah korkusuyla, namus duygusuyla birlikte kayıplara karıştı gitti vatan.

Laiklik ilkesiyle, temel hak ve özgürlüklerin güvenceleriyle birlikte yoklara karıştı vatan.

Denizleriyle, dereleriyle, gölleriyle, ormanlarıyla, kıyılarıyla, koylarıyla avucumuzun içinden çekip aldılar vatanı.

Barolarıyla, meslek odalarıyla, üniversiteleriyle, okullarıyla söküp aldılar vatanı.

Vatan toprakları üzerinde yaşayanların bir bölümünü ötekileştirerek, nefret tohumları ekerek insanları birbirine düşman ederek, yurt topraklarını emperyalist savaşların sıçrama noktası haline getirerek sattılar vatanı.

Fabrikaları sattılar, ormanları yaktılar, tarımı yıktılar, insanları içeri tıktılar, herkesin sesini kısarak çöpe attılar vatanı.

Hazine’yi yağmalayarak, doğayı yakıp yıkarak, kendi komutanlarını askerlerini esir alarak, tarikatleri ve cemaatleri çekirgeler gibi devletin üzerine salarak yok ettiler vatanı.

Kadınları döverek, söverek, öldürerek, çocukları cinsel taciz objesi haline getirip ülkeyi koca bir sapkınlık çukuruna dönüştürerek kaybettirdiler vatanı. Şimdi artık vatanın nasıl korunacağının tartışılmasının da bir anlamı yok. 

Ortada korunacak kollanacak bir vatan kalmadı ki... 

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023