Anlamamakta Direnmek

10 Ekim 2012 Çarşamba
\n

\n

Ortalık toz duman! Ne olmuş? Diyarbakıra yeni atanan Emniyet Müdürü Recep Güven, ezber bozan iki çift laf etmiş. Geçmişte verdiği bir konferansta Ölen teröriste ağlayamıyorsanız insan değilsiniz dediğini, kendisini dinleyenlerin bu sözler karşısında şaşkınlığa düştüğünü anlattıktan sonra, Benim yitik evladım dağa çıkmış; keşke ulaşabilseydim, onun terörize olmasına mani olabilseydim diye ağlarım. Ağlarım, her teröriste de içim ezilir diye eklemiş.

\n

Vay sen misin bunları diyen? Üç gündür hop oturup hop kalkılıyor, Recep Güvene söylenmedik söz bırakılmıyor. Başbakan,Evlatlarımızı katleden ve bu yolda mücadele ederken ölen terörist için ağlamadık, ağlamayızdiyor. Emniyet Müdürünün bu sözleri birilerini memnun etmek için ettiğini düşündüğünden, Birilerini memnun etmek için bazı sözleri edemeyiz diyerek sürdürüyor konuşmasını. Sonra da, Siyaseti bırakın siyasetçiler yapsın diyerek noktalıyor.

\n

MHP lideri Devlet Bahçeli eline geçirse parçalayacak Recep Güveni. Öfkesi çok büyük. Bu şuursuz polis müdürü, kendisini ne zannetmektedir? Elinde PKK patentli insanlığı ölçüm cihazı mı vardır? Kimin insan olup olmadığını hangi vasıf ve yetkiyle dile getirmektedir?diye soruyor. Emniyet Müdürünün derhal görevden alınmasını istiyor.

\n

Şehit ve Gazi Aileleri Derneği Başkanı Yılmaz Gözcü, Müdürün yaptığı konuşma şehit ve gazi ailelerini içten vurmuş, yaramızı kanatmıştır. Emniyet Müdürünün sözlerine karşılık olarak sadece şunu söylemek istiyorum; biz insan değilsek, neyiz? Müdür bu konuşması ile Türkiyeyi kaosa mı çekmek istiyor? Birileri tarafından kandırılarak dağa çıkarılan teröristler açlık için mi, işsizlik için mi çıkıyor? Ardından da görevden alınması için Cumhuriyet Savcılığına başvurduklarını söylüyor.

\n

***

\n

Yıllardır nefret söylemlerine öyle alışmışız ki aykırı bir ses duyduğumuzda, ne demek isteniyor diye durup düşünmeden celalleniyoruz.

\n

Evet, ne demek istiyor Recep Güven? Ölen teröriste terörist olduğu için mi ağlarım diyor? Hayır. Sözlerinde teröristlere bir övgü mü var? Hayır. O, dağa çıkan genci yitik bir insan, hayattan kopmuş/koparılmış bir insan olarak değerlendiriyor. O gence, dağa çıkmadan önce ulaşamamış olmanın acısını, pişmanlığını duyumsuyor. O gencin terörize olmasına engel olamadığı için ağladığını söylüyor.

\n

Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güvenin sesi, barışın sesi”.

\n

Barıştan yana ses yükseltebilmek için düşman bellenen teröristin düşmanlaşma süreci üzerine de kafa yormak gerekiyor. Kimse dünyaya terörist olarak gelmiyor. Terörist olunuyor”. Bu olunma sürecini iyi irdelemek gerekiyor. Bu süreç iyi irdelenmeden doğru çözümlere varmak, dolayısıyla bu süreci kırmak, bu sürece engel olmak olası değil. Recep Güven de bunu dile getiriyor.

\n

Yılların polisi, o bölgede uzun süre görev yapmış, bölge insanını tanıyor. Bölgenin sorunlarını biliyor. Politikacıların nutuklarıyla, öfkelenmelerle, celallenmelerle terör sorununun da, bu sorunun kaynağı olan Kürt sorununun da çözülemeyeceğini görmüş, farklı bir dil kullanıyor. Buna empati/duygudaşlık dili de diyebiliriz.

\n

***

\n

Bağırmak, çağırmak işin en kolay yolu; üstelik bizim gibi geri kalmış toplumlarda iyi de prim yapıyor.

\n

Ne var ki bağırıp çağırmak bilinçsiz kalabalıkları gaza getirmekten öte bir işe yaramıyor.

\n

Terörün de, savaşın da, erken ölümlerin de öznesi insan. İnsandan yola çıkılmayınca öznesinin insan olduğu hiçbir sorun çözülemiyor.

\n

Durumumuz ortada! Eğer durumumuzdan hoşnut isek elbirliğiyle linç edelim Recep Güveni ve onun gibileri.

\n

Hoşnut değilsek eğer, o zaman bir kez daha gözden geçirelim durduğumuz yeri!

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları