Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Din ve Milliyet Tartışmalarındaki Anakronizm
Her küreselleşme, her insanlık devrimi, kendi ideolojisini de birlikte getirir.
\nHer yeni ideoloji eski ideolojinin üzerine gelir ama onu tümüyle yok etmez.
\nHem ondan belli biçimde etkilenmiştir, hem de bir bütün olarak onunla birlikte yaşar.
\nİlk küreselleşme tarım devrimidir.
\nİdeolojisi tek tanrılı dinlerdir.
\nTek tanrılı dinler, toplayıcılık ve avcılık dönemlerinin üzerine gelmiş, pek çok pagan âdetini benimsemiş, ama Musevilik, Hıristiyanlık ve Müslümanlık olarak yepyeni bir ideoloji niteliğiyle tüm dünyayı sarıp sarmalamıştır.
\nİkinci küreselleşme endüstri devrimidir.
\nİdeolojisi milliyetçiliktir.
\nMilliyetçilik, tek tanrılı dinleri yok etmemiş, kimi zaman onlarla çatışmış, ama genellikle onlarla bir ittifak kurarak gelişmiştir.
\nÜçüncü küreselleşme, içinde bulunduğumuz bilişim devrimidir.
\nİdeolojisi insan hakları ve demokrasidir.
\nİnsan hakları ve demokrasi de dinleri ve milliyetçilikleri yok etmemiş, tam tersine, hem onlarla birlikte yaşamanın, hem de onların barış içinde birlikte yaşamalarının ahlaki, felsefi ve siyasal altyapısını oluşturmuştur.
\n***
\nHer küresel ideoloji, ilk çıktığında devrimci, sonradan mutlak iktidarların ideolojisi haline gelince, tutucu olmuştur.
\nTek tanrılı dinler için de milliyetçilik için de bu söz konusudur.
\nİnsan hakları ve demokrasi ise daha şimdiden, pek çok iktidar tarafından, savaş ve işgal için ya da “ileri demokrasi” adı altında “çoğunluk diktatörlüğü” olarak yozlaştırılmaya başlanmıştır bile.
\n***
\nBir tarihte devrimci olup sonradan tutuculuğa kaymış, insanlığı biçimlendirmiş tek tanrılı dinler veya milliyetçilik gibi ideolojileri günümüzde tartışırken, onların ilk çıkıştaki devrimci niteliklerine ya da sonradan sergiledikleri tutucu aşamalardaki özelliklerine takılıp kalmamalıyız.
\nTam tersine, din gibi, milliyetçilik gibi küresel ideolojilerin, günümüzün insan hakları ve demokrasi anlayışı içindeki yerlerini iyi değerlendirmeli, onları günümüzün gerçekleri ve gereksinmeleri içinde ileriye doğru yorumlayarak benimsemeliyiz.
\nİnsan hakları ve demokrasi ideolojisini, tarihsel ağırlıkları olan din ve milliyetçilik ideolojilerine alet ve kurban etmemeli, tam tersine din ve milliyet ideolojilerini insan hakları ve demokrasi bağlamında değerlendirmeliyiz.
\n***
\nTürkiye’de, bugünkü toplumumuzun iki kültürel ve ideolojik kaynağı vardır:
\nHerkes tarafından farklı yorumlansa, benimsense ve eleştirilse de bunlardan birisi Müslümanlıktır, öteki Atatürkçülük.
\nAma artık ne din, Hazreti Muhammed ve Dört Halife dönemindeki gibi yaşanır, ne de milliyetçilik, Atatürk veya Tek Parti Yönetimi dönemindeki gibi.
\nGerek dini gerekse milliyetçiliği, günümüzün egemen küresel ideolojisi olan insan hakları ve demokrasi bağlamında görmemiz, yorumlamamız ve yaşamamız gerekir.
\nBu çerçevede hem Müslümanlığı, Kuranıkerim’i, Hazreti Muhammed’i, sünneti ve hadisleri, hem de Atatürkçülüğü, Atatürk milliyetçiliğini, Atatürk ve Tek Parti Dönemi uygulamalarını, bu ideolojilerin ilk çıktıkları sıradaki ya da daha sonra tutuculaştırıldıkları zamanlardaki uygulamalarla övmek ya da eleştirmek, yanlıştır.
\nBöyle övgüler ya da eleştiriler bizi hiçbir yere götürmez, sadece geçmişe saplanıp kalmamıza, sorunların çözümlerinin ertelenmesine yol açar!
\n***
\nTürkiye, insanlık tarihinin geçirdiği ikinci küreselleşmeyi, yani endüstri devrimini ve milliyetçiliği, ancak Cumhuriyet döneminde, çok hızlı yaşamıştır.
\nBu nedenle din üzerine gelen milliyetçilik, yani Müslümanlık üzerine gelen Türk milliyetçiliği, henüz tam yerleşemeden, üçüncü küreselleşmenin etkisine girmiştir.
\nElbette toplumumuzdaki Kürt milliyetçiliği ve öteki milliyetçilikler için de geçerlidir bu durum.
\nEsas olarak bugün yaşadığımız toplumsal, siyasal ve ekonomik sorunlar bu değişimin hızından ve üç küresel ideolojinin birbirinin içine, birbirini hem destekleyecek hem de engelleyecek biçimde, geçmesinden kaynaklanmaktadır.
\nBu nedenle, legal ve illegal siyasal liderlerin, özellikle geniş kitleleri etkileyen Başbakan’ın, söylem ve eylemlerinde dikkatli olmasında yarar vardır:
\n“Yüzleşme” ve “Hesaplaşma” adı altındaki popülist, ayrımcı, düşmanlaştırıcı nefret söylemleri, Türkiye’nin sorunlarının çözümüne destek değil köstek olur!
\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 6 asker şehit olmuştu
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- ‘Toprak bütünlüğü’ masalı ve Suriye: İmkânsız bir ülke