Erinç Yeldan

Döviz Kuru Alternatifleri

17 Ekim 2012 Çarşamba
\n

Geçen haftaki yazımızda Arjantinde uygulanmakta olan merkez bankası para politikası alternatifleri üzerinde durmuş idik. Bugünkü yazımızda Arjantin Merkez Bankasınca 2001 sonrasında uygulanmakta olan kur rejimini kısaca tartışmaya çalışacağız.

\n

Arjantin, 2001 krizinden sonra reel kurun istikrarlı ve rekabetçi bir konumda kalmasını sağlayacak faiz, kur ve sermaye hareketlerinin vergi/teşvikler aracılığıyla dizginlenmesi ve yönlendirilmesi politikalarını aktif olarak uygulamakta idi. Arjantin merkez bankası bir yandan fiyat istikrarını hedeflerken, bir yandan da döviz kurunun aşırı ucuzlamasının önüne geçmeye çalışıyordu. Arjantinde döviz kurunun fiyat enflasyonundan arındırılmış reel değeri aşağıda gösterilmektedir. Şekilde görüldüğü üzere, Arjantinde döviz kurunun reel değeri özellikle 2006dan başlayarak daha hızla aşındırılmış ve rekabetçi bir patikada tutulmuştur.

\n

Kaynak: Arjantin Merkez Bankası 2012 Haziran Para Politikası Raporu

\n

\n

İstikrarlı ve rekabetçi kur rejimi Arjantinin cari işlemler dengesini milli gelire oranla yüzde 3.5-4 aralığında tutmayı hedeflemekteydi. Söz konusu rejimin büyüme üzerine etkileri son derece olumlu olmuş ve Arjantin 2002-2011 arasında ulaştığı yüzde 8.5lik büyüme hızıyla tarihindeki en güçlü büyüme dönemlerinden birisini yaşamış idi.

\n

Aynı grafiği Türkiye ekonomisinin verileri ile karşılaştırırsak, Türkiyede reel döviz kurunun nasıl ayrışmakta olduğu açıkça görülmektedir. Söz konusu dönemde Türk Lirası, Amerikan Doları karşısında reel olarak sürekli aşırı değerlenme içine girmiştir. Reel olarak aşırı değerlenmiş kur, Türkiye için bir yandan ucuz ara malı ithalatını özendirerek ulusal sanayinin yatay ve dikey bağlantılarının tahribatına neden olmuş; bir yandan da cari işlemler açığını körükleyerek dış kırılganlığın ve finansal istikrarsızlığın temellerini oluşturmuştur.

\n

***

\n

2008 öncesinin klişeleştirilmiş dogmatik inançlarından birisi de para politikasının sadece tek bir hedefe odaklanması gerektiği ve bunun da fiyat istikrarı olması gerektiği düşüncesiydi. Enflasyon hedeflemesi rejimi diye adlandırılan bu düşünceye göre merkez bankaları reel ekonomiye müdahale etmek yerine kendilerini sadece enflasyon öngörülerini kamuoyu ile şeffaf olarak paylaşmak hedefi ile sınırlamalıydı. Döviz kurları ve diğer tüm finansal varlıkların fiyatları ise piyasanın görünmez eline teslim edilerek yüzmeye terk edilmeliydi...

\n

Alternatif görüşe göre ise göre merkez bankaları sadece fiyat istikrarını değil, döviz fiyatının reel değerini de gözetmelidir. Reel kur hedeflemesinin, bir yandan (ülkemizin de en önemli sorunu haline dönüşmüş olan) cari işlemler açığının oluşmasına engel olurken, diğer yandan da emek yoğun ihracatı özendirerek işsizliğin azaltılmasına yardımcı olacağı düşünülmektedir.

\n

Dolayısıyla, Arjantin deneyimi merkez bankalarının döviz piyasasında rekabetçi bir reel kuru hedefleyerek ekonominin acil sorunlarının çözümüne daha aktif olarak katkıda bulunabileceğini vurgulamaktadır. Bu hedefe ulaşmak için merkez bankaları ekonominin diğer birimleri ile koordineli olarak çalışmalı ve gereğinde sermaye hareketlerini daha aktif olarak yönlendirmeli, spekülatif ve borçlanmayı özendirici unsurlarından arındırmaya çalışmalıdır.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları