Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yunanistan Ekonomisini KurtarmaOperasyonu ve Sonrası
Sonunda beklenen sürpriz gerçekleşti mi?
\nYunanistan hükümeti geçen hafta sonuçlandırılan “borç takası” operasyonuyla, 172 milyar Avro (200 milyar $) tutarındaki borcun yeniden yapılandırıldığını duyurdu. Sözü edilen tutar, Yunanistan borçlarının yüzde 85.8’ini kapsamakta ve “iktisat tarihinin en büyük borç yapılandırma operasyonunu” yansıtmaktaydı.
\nOperasyon küresel piyasa oyuncularınca büyük bir coşkuyla karşılanmasına rağmen, piyasalarda beklenen ivmelenme bir türlü gerçekleştirilemedi. Hatta operasyonun duyurulduğu günün ertesinde Avro yüzde 0.3 oranında bir değer kaybı dahi yaşadı.
\nSorunun özü kuşkusuz, Yunan ekonomisinin ve Avro bölgesinin geleceğine ilişkin kaygıların henüz aşılmamış olmasında yatmaktaydı. Borç takasının nominal büyüklüğüne rağmen borç yükünün Yunanistan milli gelirinin hâlâ yüzde 168’ine ulaştığı ve “her şey yolunda giderse” bu yılın sonunda ancak yüzde 120’ye gerileyeceği tahmin edilmekte. Bu ise Yunanistan üzerinden yüksek rant elde etmeyi planlayan spekülatörler için hâlâ kabul edilemez bir yük olarak algılanmakta.
\nBunun ötesinde bir de yakın iktisat tarihinin anımsanmaya değer deneyimleri söz konusu. Bundan tam 30 sene önce, Meksika hükümeti de “borçlarını ödeyemeyeceği” duyurusunu yapmış ve Latin Amerika’nın borçlu ekonomilerinden başlayarak tüm küresel ekonomiye yayılan “borç krizi”nin ilk dalgalarını harekete geçirmiş idi. Borç krizini izleyen yıllar, küresel finans sermayesinin Meksika ve diğer gelişmekte olan ülkelerin piyasalarında uğramış olduğu kayıpları bir daha asla yaşamamak için alınması gereken istikrar tedbirleri kümesinin “yapısal uyum”, “yönetişim” ve benzeri sözcük oyunlarıyla ve “başka alternatif yok” sloganları altında dikte ettirilmesiyle geçti. IMF ve Dünya Bankası ikizleri ile Amerikan Hazine Dairesi (Maliye Bakanlığı) öncülüğünde sürdürülen Vaşington Uzlaşması politikaları, bir reform çılgınlığına dönüştürülürken 1990’lı yıllar gelişmekte olan ülkeler için kayıp on yıl olarak anılageldi. 20. yüzyılın son iki on yılı, bütün küresel ekonomide büyüme oranlarının gerilediği, gelir dağılımının hızla bozulmaya itildiği ve yoksulluğun derinleştiği yıllar olarak tarih sahnesine geçti.
\n***
\nŞimdi Yunanistan ekonomisi üzerinden tezgâhlanan “reform ve istikrar çılgınlığı”, bütün Avrupa ve giderek tüm küresel ekonomide durgunluğun ve yoksullaşmanın habercisi olarak karşımızda durmaktadır. Finans sermayesinin baş düşman olarak gördüğü enflasyon tehdidi bir “fobi” haline dönüştürülmüş ve “her ne pahasına olursa olsun istikrar” yaklaşımı Avrupa’nın seçilmemiş yeni teknokrat idarecileri tarafından tüm Avrupa’nın biricik sosyal sorunu olarak yansıtılmıştır.
\nAvrupa’nın körüklenen “borç krizi”, giderek 1990’lar Latin Amerika’sının kayıp on yılını aratır bir sosyal krize dönüşmek üzeredir.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı