İnsan Hakları İhlallerine Medyada Yer Yok

07 Mayıs 2018 Pazartesi

CHP Ankara Milletvekili Sayın Şenal Sarıhan her hafta ülkemizdeki insan hakları ihlallerini derler, medyaya iletir. Her açıdan övgüye değer bu çalışmanın kimi medya kuruluşlarının canını sıktığı kesindir. Ana muhalefetin Cumhurbaşkanı adayının sözlerini, toplantılarını görmezden gelen medya kuruluşlarının insan hakları ihlallerine yer vermeyeceğini, duyurmayacağını hepimiz biliyoruz. Öyle de oluyor zaten. Nisan ayının son haftasındaki insan hakları ihlallerini Sayın Sarıhan derledi ve iletti. Ama ben de burada bu köşede bu uzun ihlaller listesinin tamamına yer veremeyeceğim. Kuşkusuz yandaş medyanın sansürcü tutumuna katkıda bulunmak için değil, insan hakları ihlallerinin bir haftalık dökümünün bile bir tam gazete sayfasına sığmayacak kadar çok olmasından. Neyse ki Cumhuriyet bu hak ihlallerini günü gününe duyuruyor.
Sarıhan’ın listesinde 30 Nisan’a kadar olan ihlaller yer alıyor. Mayısın ilk haftasında da ihlaller durmadı hatta hız kazandı, Örneğin Ankara’da aylardır süren “işimi geri istiyorum” eylemine destek veren emekli Sayıştay hâkimi 75 yaşındaki Perihan Hanım darp edildi.
Sayın Sarıhan’a çok değerli çabası için teşekkür ediyorum. Uzun listenin özeti şöyledir:
- Cumhuriyet gazetesinin yayın politikasının yargılandığı davada gazetecilere ceza yağdı. Heyet, 541 gündür tutuklu bulunan Akın Atalay’ın tahliyesine karar verdi. İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 8. duruşmada Dosyayı karara bağlayan mahkeme, gazetecilere 2 yıl 6 ay ile 7 yıl 9 ay arasında hapis cezaları verdi. Mahkûm edilen tüm gazeteci, yazar ve yöneticilerin yurtdışına çıkışlarının da yasaklanmasına karar verildi.
-Bu hafta hapis cezası alan bir diğer gazeteci de İsmail Küçükkaya oldu. Küçükkaya ve avukat Fidel Okan’a, 1 yıl 4 ay hapis cezası verildi.
-Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan 11 medya kuruluşunun devlet tarafından el konulan mal varlıklarını satışa çıkardı.
-Türkiye’nin köklü üniversiteleri bölünerek 15 yeni üniversite açılması kararına tepkiler sürüyor. Pek çok üniversitede öğrenciler ve akademisyenler eylem yaparken çok sayıda öğrenci gözaltına alındı.
-İstanbul’da 2013’teki Nevruz kutlamasında yaptıkları konuşma nedeniyle eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile HDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in örgüt propagandası suçlamasıyla yargılandığı davada, Demirtaş ve Önder hakkında 5’er yıla kadar hapis cezası istendi. -Diyarbakır Nevruz’unun kutlandığı alana girmek isterken üzeri yarı çıplak olmasına rağmen “canlı bomba şüphesi” iddiasıyla polisin açtığı ateşle vurularak öldürülen Kemal Kurkut davasında Kurkut’u vuran ve müebbet hapis cezası ile yargılanan polis Y.Ş’nin tutuklanma istemi yine reddedildi.
- Mardin’in Kızıltepe ilçesinde 1992-1996 yılları arasında 22 kişinin öldürülmesine ilişkin Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya devam edildi. 9 sanığın yargılandığı davada tek bir sanık bile duruşmaya katılmadı. -Diyarbakır’da 2006 yılında çıkan olaylarda 8 yaşındaki Enes Ata ve 14 yaşındaki Mahsum Mızrak’ın ölümüyle ilgili açılan davada, olası kast sonucu ölüme neden olmak” suçundan ömür boyu hapis istemiyle yargılanan 3 sanık polis sabit delil bulunmadığı gerekçesiyle beraat etti. -Mersin’de Tarsus 3 No’lu Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan sistemik lupus eritematozus hastası Halime Gülsu’nun ilaçlarının verilmemesi nedeniyle yaşamını yitirdiği belirtildi. -İHD’nin verilerine göre, cezaevlerinde 1154 hasta tutukludan 402’sinin durumu her geçen gün ağırlaşıyor. Bunlardan biri de 78 yaşındaki hasta tutuklu Sisê Bingöl için yapılan denetimli serbestlik başvurusu geçtiğimiz günlerde reddedildi. -İstanbul Zeytinburnu’nda bulunan Merkezefendi Karakolu’nda gözaltında tutulan Ceyda isimli trans kadının tarım ilacı içerek intihar girişiminde bulunduğu ileri sürüldü. İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği, trans kadınların kendisini polis olarak tanıtan bir kişi tarafından tehdit edildiğini ve ardından gözaltına alındığını açıkladı. -CHP Milletvekili Mahmut Tanal’ın, Twitter hesabı üzerinden paylaştığı videoda Şanlıurfa’nın Harran ilçesine bağlı Aydınlar Mahallesi’nde arazi anlaşmazlığı sonucu çıkan kavgada gözaltına alındığı öğrenilen kişilerin, elleri kelepçeli şekilde jandarma ekiplerince tekme-tokat ve coplarla darp edildiği görüldü. -1 hafta içerisinde meydana gelen iş cinayetlerinde 13 işçi yaşamını yitirirken, 8 işçi de yaralandı. -Tıp fakültelerinden mezun oldukları halde güvenlik soruşturması nedeniyle atamaları yapılmayarak devlet hizmeti yükümlülüğünden muaf tutulan hekimlere özel sektörde çalışmalarının yolu da kapatıldı.

Ekonomi sayfanızı zenginleştirin
Cumhuriyet gazetesi okuruyum. Gazetenin tüm içerik ve yazarlarını zevkle takip etmekteyim. Ancak, EKONOMİ sayfası haber, röportaj ve yazar eksiği olduğunu düşünüyorum. Bir işadamı olarak, sadece siyasi ve kültürel konularda değil, iş hayatı, ülke ve dünya ekonomisi içeriklerinin zenginleştirilmesinin gazeteye olan talep ve tirajı kesinlikle artıracağını daha farklı kesimlerden okuyucu kazanacağını düşünüyorum. Yaşasın Cumhuriyet!.. Taner Özgül

KISA KISA
Spor yazarlarınız tarafsız olamaz mı!
Gazetenizin çok eski okuru olarak bir yorum yapmak isterim. Demokrasiyi, insan haklarını sonuna kadar savunmak ve bu konuda taraf olmak zorundasınız. Ama spor sayfanızda tarafsız olmalısınız. Fanatik Besiktaşlı yazarınız tek yanlı yorumlarıyla bazı okurlarınızı üzüyor. e-mail adresi de olmadığı için kendisine iletemiyoruz. Vedat Sertoglu

Yanlışlara dikkat çekmek görevimiz
İyi günler. Cumhuriyet gazetesini severek takip ediyorum ama son zamanlarda haber içeriklerinde çok fazla yazım yanlışı, yanlış kelime kullanımı ve harf eksiklerine denk geliyorum. Eminim siz de görüyorsunuzdur fakat bunu bildirmiş olmak, gazeteye destek olmak okur olarak benim borcumdur. Hataların düzeltilmesi umuduyla iyi günler diliyorum. Furkan Özcan

‘Sayın’ demek zorunda mısınız?
Siz de çok iyi bilirsiniz ki ‘sayın’ sözcüğü ‘saygı duyulan’, ‘saygıdeğer’ kimselere yöneltilen bir hitap sözüdür. Bu bilgi doğrultusunda, yazarlarınızdan Özgür Mumcu’nun bütün yazılarında defalarca ‘sayın Erdoğan’ kalıbını kullanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu zat, kendisinin de aralarında bulunduğu basın mensuplarının, hatta bütün toplumun ifade özgürlüğünü yok etmek için elinden geleni yaparken bir mensubunuzun böyle davranmasını Cumhuriyet gazetesinin sorumlularından biri olarak nasıl açıklayabilirsiniz? Saygılarımla... Şahin Tekgündüz

Okur Temsilcisi’nin notu: Eleştirinizden yararlanarak bir konuyu tekrar açıklığa kavuşturma fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim. Birincisi: Ben gazetenin Ombudsmanı, Okur Temsilcisiyim, yani gazetenin yönetimi ile bir ilgim yok. Görevim, gazetede gördüğüm hataları yanlışları ilgililere iletmek, okurlardan gelen eleştirileri bu köşede ya da doğrudan yazıişleri sorumlularına duyurmak. İkincisi köşe yazarlarını okur temsilcisi olarak eleştirme hakkına sahip değilim, zaten bunu doğru da bulmuyorum. Yazarlarımızın genel yayın politikası, kısaca “laik demokratik cumhuriyet”i savunmak diye özetlenebilir ama yazılarını tam bir özgürlük içinde yazmaları gazetenin temel ilkelerindendir. Kuşkusuz okurlar ya da farklı düşünenler yazabilir, eleştirilerini yazarlara iletebilirler. Yazarların e-posta adresleri yoksa okurlar gazete yazıişleri aracılığı ile yazarlara ulaşmayı deneyebilirler.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları